Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cumartesi, Aralık 6, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Dr. Ahmet FİDAN

2050 Yılına Subjektif Bir Mektup

Dr. Ahmet FİDAN Yazar Dr. Ahmet FİDAN
06 Ekim 2007
Dr. Ahmet FİDAN
0
401
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Sevgili oğlum Enesh, Furkhan ve Rose,

Bu mektubu 2007 dünya miladi takviminin Mart ayının onuncu günü İstanbul-Bandırma yolculuğu esnasında feribotta yazıyorum. Şu an inanın çok heyecanlıyım. Çünkü eminim ki bulunduğum ortam ve kullanmakta olduğum teknoloji başta belirttiğim tarihin en ileri imkan ve teknolojileri. Zira uçak konforunda bir yolculuk yaparken, parmaklarım da önümdeki dizüstü bilgisayarının tuşlarına dokunmakta.
Evet ne kadar gülünç değil mi? Bu tarihte yere bağımlı bir yolculuk yapıyoruz ve ben aklımdan geçenleri yazıya dökmek için hala klavye tuşlarını kullanıyorum. Ve bu tarihte sizlere kavuşmanın heyecanını yaşıyorum. Bu heyecan öyle bir heyecan ki sırf sizleri on saniyelik koklamak için bile çok daha uzun ve çok daha meşakkatli bir yolculuğu ömrüm boyunca yapabileceğimi biliyorum.

Sevgili yavrularım;

Kimbilir hanginiz nerede hangi imkan ve ortamlarda bu mektubu okuyor olacaksınız ama inanın bütün samimiyetimle şu an yaşadığınız ne varsa canlandırabiliyorum. Bu da bana bütün duygularımla inandığım yüce Allah tarafından verilmiş bir özellik olsa gerek.
Hatırlarsınız, bu tarihte ben bir akademisyen ve bilim emekçisiydim. Öğrencilerime de hep sizin şu an yaşadığınız zamanları anlatırdım. Keşke öğrencilerim de benim hissettiklerimi hissedebilip şu an sizin yaşadığınızı bu günden görebilselerdi.
Bu zamandan o zamana matematiksel olarak sadece ve sadece kırküç yıl geçmiştir. Bu zaman içinde dünya üzerindeki değişmeler, dünyanın yaradılışından 2007 yılına kadarki değişmelerden çok daha büyük olduğunu görmektesiniz.

Sevgili Enesh,

Ben adını şu an sizin kullandığınız dil yapısıyla yazdım. Bütün saybersapiens (cybersapience) türünün aynı dili konuşuyor olması ne güzel bir şey olsa gerek.(!)Küçüklüğünden beri hep dostluk, yardımseverlik ve efendiliğin ön plandaydı. İçindeki sıcaklık ve insanlık duygusunu devam ettirmekte ne kadar direnç gösterdiğini çok merak ediyorum. Çünkü dünya makrokozmozuna göre senin mikrokozmozun, kulağının arkasında taşıdığın biyonik çip, DNA yapın ile uyumlaştırılmıştır. Yani senin orijinal DNA yapın senin zamanına uyum sağlamakta hayli zorlanmıştır. Diğer kardeşlerinin DNA sının buna o kadar zorlanacağını sanmıyorum. Ama biliyor musun, ben orijinal karakterini özlüyorum, benim Enesimi. Oysa ki sen şu anda yardımlaşma ve insanlık duygularını hissedecek bir formatta değilsin. Küreselleşen dünya insan türü arasında hormonlu saybersapienssin. Allahtan eşyalarınızı ışınlayabiliyorsunuz artık, yoksa birlikte olduğumuz zamanlardaki yardımseverlik duygularınla eşya taşımaktan ne çok hoşlanırdın.

Sen küçükken saçlarını tararken yatırmak ve şekle sokmak için ne kadar uğraşırdık annenle. Şimdi sen o günleri beynindeki çipin G sektöründeki backup dosyaları arasında bulabilirsin. Ama çok üzülüyorum biliyor musun. Bu zamanın dünyası ilkeldi belki ama ne kadar doğal ve nefes alınabilmekteydi. Şimdi sen oksijen takviye kabininden çıktığında olmayan saçlarını ellerini gezdirerek hissedebilirsin. Ama diyemezsin ki keşke saçsız olmasaydım da o ilkel dünyada yaşasaydım. Çünkü beynindeki sürdürülebilir yaşam programı buna izin vermeyecektir. Yine beynindeki çipin G sektöründe kayıtlı olan gün batımıyla kızaran deniz üzerindeki yakamozu seyrettiğin günleri anımsadıkça devrelerinin ısındığını hissediyorum.
Sevgili Enesh, bütün saybersapiens insan ırkı senin yardımsever duygularınla formatlansaydı keşke. Ne güzel bir dünya olurdu kim bililr. Şimdi bile kalbinin güzelliğini görüyorum beyninin G sektöründe.

Sevgili Furkish,

Yaa sonunda sana sıra geldi. Dediğim dedik, astığım astık azman yavrum benim. Biliyor musun şu an yaşadığın zamana en uygun kişiliktin zaten sen. Bu günkü dünya yılında bile sen o zamana hazır gibiydin. Şu anki internet ve sanal alemde neyim varsa sana emanet etmiştim. Sen bu konuda beni haklı çıkardın. Ve şu an başında olduğun bilgi sistemini bütün insanlar kendi retinalarına yansıtarak izliyorlar. Bunda emeğin büyük. Benden aldığın itici güçle bütün insanlığa çığır açtın. Biz bu tarihlerde gözlerimizi kapattığımızda göz kapaklarımızın altında kızıllıklar içinde yüzen tanımsız şekiller görürdük. Sen o şekilleri bir ekrana dönüştürüp bütün dünyanın bu gün için kullandığı interneti sen insanların göz kapaklarının içine soktun. Ama ben sizin zamanınızda yaşasaydım göz kapağımın altındaki ekranı kızıl görmektense yeşil veya mavi görmeyi tercih ederdim. Çünkü iyi ki o zamanları yaşamadım. Bir doğa insanı olarak hayli zorlanırdım doğrusu.
Biz birlikteyken annene Enese kardeşine hatta bana bile emirler yağdırırdın. Umarım şimdi bu konuda bütün egolarını tatmin etmişsindir. Senin kontrolünde onbinlerce saybersapiens görev yapmakta. Onlara sen şimdi yapay da olsa bu günün doğallığıyla davranıyorsundur.
Furkhan, ujuk galaksi yönetimiyle yaptığın bionet sözleşmesine göre bütün galaksi topluluğunun temel etkileşim sisteminde önemli boşluklar bırakmışsın. Oysa ki bu kurduğun sistemin devamlılığında riskler oluşturmaktadır. Buna dikkat etmelisin.

Sevgili Furkan, sana, sözlü emirlerinle her şeyini gerçekleştirebildiğin süper otomasyonik evinde güzel ömürler diliyorum.

Sevgili Rose,

Çılgın, huysuz cinnoş kızım. Ne diyeyim ki sana. Hiç değişmemişsin. Beraberken kimseyle geçinemezdin. Bu bilgi arşivini okurken eminim ki yanında duygusuz bir robot partnerin vardır. Çünkü sana ancak o katlanabilir. Yanındaki robot eğer biyo miroçip taşısaydı onunla da geçinemezdin eminim. Bence sen bioçipindeki A, B, C sektörlerini bir an önce formatlatmalısın. Hatta çipinin yarıdan fazlasını yapaylaştırmalısın. Beni hatırladıkça şimdi eminim devrelerin ısınıyordur. O zamanda bile benimle uğraşıyormuş diye.

Sevgili kızım. Küçükken saçlarını kesip dururdun ya. Şimdi kullanmakta olduğun yapay saçlar da sana yakışıyor. Ama biliyor musun ben küçüklüğündeki kokunu özledim. Senin sorgusuzca kucağıma atlamanı özledim. Bütün hırçınlığına ve huysuzluğuna rağmen ben en çok seni özledim. Furkish buna alınmaz formatı beynine uyum sağlıyor da eminim Enesh in devreleri zorlanıyordur. Bu günün diliyle derin duygularım enesi özlerken, vizyonik duygularım seni düşünüyor. Bu gün itibarıyla hala gelişmedi ama (on sene sonra devreye girecek olan) yapay duygularım da Furkish’i özleyecek.

Rose, ben şu an su üstünde yolculuk yaparken sen kendi kişisel hava ulaşım kabininle Akdeniz’den kuzey kutbuna yolculuk yapıyorsundur. Eminim ki biz uçak hızıyla yolculuk yapmayı hayal ederken siz bu araç neden ışık hızıyla gitmiyor diye çipinizin devreleri ısınıyordur. Küçüklüğünde de hiç sıcağı sevmezdin. Biliyor musun, bizim zamanımızda kuzey kutbunda buzullar vardı. Kimse gitmezdi. Şimdilerde oraların saybersapienslerin tatil alanları olacağını kimse düşünemezdi bile. Doğal oksijen için onca yolu kat etmeye değer mi bilemem tabi.

Sevgili Rose, küçükken hep zamanını, odandaki makyaj malzemeleriyle geçirirdin. Keşke şuan kullanmakta olduğunuz deri altı renklendiricileri bizim zamanımızda olsaydı da makyaj yaparken oranı buranı boyarken kirlettiğin duvarları silmek zorunda kalmasaydık.

Biliyor musun hala gözlük takıyorum. İkide bir sen gözlüğümü camından tutarak bana verdiğin için gözlük camında, bütün parmak izlerini seyrederdim. O minicik ellerini hatırlıyorum da. Şu an muhtemelen titanyumdan, süper elastik, kumandayla renklenen tırnaklar kullanıyorsundur. Küçüklüğünde de çok akıllıydın. Eğer bu kadar akıllı olmasaydın, bu kadar uçuk ve hırçınlığınla sana kimse katlanamazdı. Ve yine, son yirmi yılını çocuk yapıp yapmamaya karar vermeyi düşündüğünü düşündükçe üzülüyorum.

Yavrucuklarım, bizi sorarsanız çok iyiyiz. Annenle senede birkaç defa bir araya gelip hoşça zamanlar geçiriyoruz. Biliyor musunuz anneniz hiç değişmedi. Eminim sizin zamanınızda yaşasaydı beynine yerleştirilen biyoçiple entegre olamayacak tek insan olurdu. Onun saf güçlü ve kararlı davranışlarını gördükçe feyiz alıyorum. Ona imreniyorum. Ama bu duygularım fazla süremiyor her nedense.

Ayrıca, benim bu zamanla da hayli sorunum var. 2030 yılının huysuz ve çılgın ihtiyarı olmak için sabırsızlanıyorum. Hala parayı sevmiyorum. Hala bir birikimim maddi servetim yok. Hala insanlarla bilgi paylaşmak için savaşıyorum.

Maalesef dibimi aydınlatamadım mum ışığı gibi, ama milyonlarca insan bilgi ve fikirlerimden faydalanıyor olması beni ziyadesiyle mutlu etmekte. Sizlerin de bunlardan küçüklüğünüzde faydalanamamanıza çok üzülüyorum. Muhtemelen siz ara ara biyoçipinizin A, B, C, sektörlerinde arama yaparken bilgilerime yer yer atıfta bulunuyorsunuzdur.

2017 yılını çok merak ediyorum. Muhtemelen, dere kenarında, bütün her şeyimi kendimin üreteceği bir barakada olurum. Bu zamanın son güzelliklerini yaşamak için. Duvarlarımın bir cephesi, turkuaz, bir cephesi turuncu, bir cephesi ahşap, bir cephesi de bütünüyle cam olan bir baraka. Suyun ışıkla dansettiği bir göletin içine yaptığım kız kulesi, ve hemen yamaçta her bahar özenle büyüttüğüm kardelenim olacak. Bu çılgın Hercai ihtiyar ona bakıp mutlu olacak.
Çok uzattım gerçekten. Ben bunları yazarken tam iki saatlik su üstü yolculuğunun sonuna geldik.
Yavrucuklarım, biyoçipinizin G sektöründeki bu yazılımı iyi koruyun. Genel çip sistem yazılımcılarını bu konuda uyarın. Beni hatırlayacağınız tek dosya bu dosyadır. Siz hologram görüntülerimizi izledikçe annenizle ben bunu hissediyoruz ve mutlu oluyoruz. Siz bunu anlayamazsınız çünkü mutluluk bizim yaşadığımız zamana özgü bir kavram. Sizi çok seviyoruz. Ve kokluyoruz.

Bütün insanlığa sevgi, mutluluk, özsezi (basiret) ve İNANÇ dileklerimle.
10.03.2007 Miladi Dünya Yılı

Paylaş
Etiketler: 2050 ye mektup2050 yılıfütürolojigeleceğe mektup
Önceki Yazı

Hırsızın Hiç mi Suçu Yok?

Sonraki Yazı

Hey Hayat Seni Seviyorum

Dr. Ahmet FİDAN

Dr. Ahmet FİDAN

İ.Ü. Siyasal Bilgiler Fakültesi Kamu Yönetimi Bölümünde lisansını (1993) tamamladı. İ.Ü. Sosyal Bilimler Enstitüsü İşletme Fakültesi’nde Personel Yönetimi / İnsan Kaynakları Yönetimi Anabilim Dalı’nda yüksek lisansını tamamladı. (1996) Doktorasını M.Ü. Sosyal Bilimler Enstitüsü, Mahalli İdareler ve Yerinden Yönetim bilim dalında, Büyükşehirlerde Kentiçi Ulaşım Hizmetlerinin Entegrasyonu ve Yönetimi, İstanbul Metropoliten Alanı İçin Bir Model Önerisi adlı teziyle tamamladı. (2004). Halen Ordu Üniversitesi’nde (Deniz Bilimleri Fakültesi, Deniz Ulaştırma İşletme Mühendisliği bölümünde öğretim üyesi. ICAM Network ve ICAM Publishing Genel Yayın Koordinatörlüğünü, OJOP Çevrimiçi Bilimsel Dergi Yayıncıları ve Editörleri Platformu Dönem Başkanlığını, KADOÇED Genel Başkanlığını, TİGAD (Türkiye İnternet Gazeteciliği Derneği) Ordu Temsilciliğini, KAŞYAD Başkanlığını, KARAV Müt. Heyeti Başkanlığnı yürütmektedir. Eserleri: Kent, Ulaşım, Yerel Yönetim, Bilişim Teknolojileri, Estetik, Kent Kültürü, Çevre, Kurumsal Etik, Bireysel İletişim ve Kurumsal İletişim Sistemleri, Siyaset, Yönetim Bilimleri, Mizah, Şiir ve Edebiyat, Kişisel Gelişim, Hukuk-Siyaset-Eğitim Felsefeleri alanlarında 10’dan fazla kitap, yüzlerce makale, bildiri, 1000’den fazla köşe yazısının müellifidir.

İlişkili Yazılar

Bilim & Teknoloji

Kültür Araştırma Doğa ve Çevre Dernekleri Federasyonu Kuruluyor

15 Kasım 2024
5k
Dr. Ahmet FİDAN

Kişisel Gelişim ve Öz Motivasyon Teknikleri Açısından Toksik Kişilerden Uzaklaşma Yöntemleri

12 Kasım 2024
5k
Yalansız Yaşama Sanatı | The Art of Living Without Lies
Çocuk Gelişimi

Yalansız Yaşama Sanatı | The Art of Living Without Lies

11 Kasım 2024
5k
Kaçırılan Fırsatlar İçin Bomba Teselliler
Dr. Ahmet FİDAN

Kaçırılan Fırsatlar İçin Bomba Teselliler

06 Ekim 2024
5k
Sonraki Yazı

Hey Hayat Seni Seviyorum

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Bebeğim

Bebeğim

06 Aralık 2025
Güvenlik Görevlisi

Güvenlik Görevlisi

06 Aralık 2025
Aklımda Bir Ses Var

Aklımda Bir Ses Var

06 Aralık 2025
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap