Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cumartesi, Aralık 6, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Nevin KILIÇ

18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehitler Günü

Nevin KILIÇ Yazar Nevin KILIÇ
18 Mart 2011
Nevin KILIÇ
1
401
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Din, vatan, millet uğruna canını veren Müslüman kişiye şehit denir. İslam dininde peygamberlikten sonra gelen en yüce mertebelerden biri de şehitliktir. Şehitlik mertebesine ulaşmak, vatanı ve milleti için canını vermek şereflerin en büyüğüdür. Her insan bu mertebeye ulaşmak ister.

Bu toprakları Müslüman toprağı yapmak, İslam dinini yaymak için Atalarımız yüzyıllarca uğraşmış, pek çok savaşa, kahramanlığa sahne olmuş, tarihe imza atmıştır. Her kazandığı topraklara o zamanki medeniyeti temsil eden medrese, cami, köprü, gibi eserler yaparak kendinden bir iz bırakmıştır. Binlerce yıl bizim himayemizde olan, kanımızla suladığımız, yaptığımız eserlerle adeta tapuladığımız topraklarımıza göz diken düşmanlarımız her tarihte olmuştur. Dünde vardı bugünde var ve gelecekte de olacaktır.
Anadolu, parçalanan Osmanlı Devleti’nin elinde kalan son değerli topraktır. Burasını da elimizden alarak, adeta yüzyılların intikamını almak isteyen düşmanlarımız yurdumuzu Dört bir yandan kuşatmış, dönemin en ölümcül savaş teknikleriyle üzerimize saldırmışlardır. Yıllarca savaşarak yorgun düşen milletimiz, ilk başlarda kaybeder gibi görünse de sonra iman gücüyle, vatan, millet namus aşkıyla, cesur askerleriyle, bağrından çıkan Mustafa Kemal gibi dehalarıyla yurdumuzu düşmandan temizlemişlerdir. Göğüslerini siper ederek cennet vatanımızı korumasını bildiler.

Genci yaşlısı, kadını erkeği hiçbir ayrım gözetmeden cephede sırt sırta savaşmış, canını vermekten çekinmemiştir. Türk milleti için vatan ve millet sevgisinin ne kadar yüce bir değer olduğunu bütün dünyaya göstermişlerdir.

Çanakkale Savaşı tarihin tarih yazdığı, destanlaştığı, Yalnız bizim tarihimizin değil yakın dünya tarihinin en önemli savaşlarından biridir. 1914 yılında I. Dünya Savaşı’nın başlaması ile İtilaf devletleri bu isteklerini gerçekleştirme fırsatının doğduğunu düşünen Avrupa devletleri Çanakkale Boğazı’nı savaş gemileriyle zorlayarak aşabileceklerini, böylece İstanbul’a kavuşma isteklerinin gerçekleşeceğine inandılar. Bu inançla İngiltere ve Fransa işbirliği yaparak 3 Kasım 1914 günü alacakaranlıkta Bozcaada’dan Boğaz’ın ağzına doğru yaklaştılar. Buradan istihkâmlarımıza doğru ateş açtılar, İngilizler Seddülbahir ve Ertuğrul tabyalarını, Fransızlar ise Anadolu yakasında Kumkale ve Orhaniye tabyalarına havan topu ile saldırmaları sonucu Cephaneliğimize isabet eden top mermisiyle on bir ton barut havaya uçmuş, subay ve erlerimiz şehit düşmüştür. İngiliz Donanma Komutanı Amiral Carden Çanakkale önlerinde gösteriler yapmış, düşman denizaltıları da boğazı geçmeye çalışmıştır.

24 Kasım 1914 günü bir Fransız denizaltısının Boğaz sularında görülmesi üzerine topçularımız düşman üstüne ateş açtılar. 2 Aralık günü İngiliz denizaltısı Derinden engelleri aşarak Boğaz’a girmiş, Yedi yüz elli metre ilerde bulunan Mesudiye zırhlısına torpil atarak bu gemimizi batırmıştır. Zırhlımızda bulunan on subay ve erlerden yirmi dördü şehit düşmüştür.

19 Şubat 1915 günü düşman savaş gemileri öğleye kadar bombardımana devam ettiler. Boğaz’a iyice sokuldular. Tabyalarımız akşama doğru düşman savaş gemilerine karşılık verdi. Ertuğrul ve Orhaniye tabyalarından atılan ateş karşısında düşman ağır darbeler aldı.

İtilaf devletlerinin gemileri diledikleri gibi ilerleyemiyor, amaçlarına da ulaşamıyordu. Aldıkları yenilgiyi Lodos fırtınasına bağlıyorlardı. Havalar düzelince yeni saldırılar düzenlense de istedikleri sonucu alamadılar. Düşman gemilerine komuta eden Amiral Carden görevden alındı. Yerine 17 Mart 1915 günü Robeck atandı. Yeni komutan 18 Mart 1915 günü donanmayla Boğaz’a saldıracağını, yakında İstanbul’da olacağını Londra’ya bildirdi.

Bu arada Çanakkale Müstahkem Mevki Komutanı Albay Cevat Çobanlı 17/18 Mart gecesi Boğaz’a mayın hattı döşenmesi emrini verdi. Aldığı emir gereği Binbaşı Nazmi Bey Nusret Mayın gemisi ile o gece yirmi altı mayın, Boğaz’a on birinci hat olarak döşendi. Boğaz’daki mayın sayısı on bir hat olarak 400′ü aşmıştı.
18 Mart 1915 te İngiliz ve Fransız savaş gemilerinden oluşan, o dönemin en büyük deniz gücü, üç filo olarak sabahın erken saatlerinde Çanakkale Boğazı’na girdi.

Bu donanmanın ilk grubunu oluşturan filoda, İngilizlerin Queen Elizabeth zırhlısı ile İnflexible, Lord Nelson ve Agamemnon savaş gemileri bulunuyordu.

İkinci grupta İngiliz Kalyon Kaptanı komutasında Ocean, İrresistible, Wengeance Majestic gibi savaş gemileri yer almıştı. Üçüncü filo ise Prince, Bouvet, Suffren gibi Fransız savaş gemilerinden oluşuyordu.

İngilizler ve Fransızlar zayıf Türk savunmasını kolayca susturarak Boğaz’ı kolayca geçebileceklerini umuyorlardı. 18 Mart 1915 günü düşman savaş gemileri ateşe başladılar. Rumeli Mecidiyesiyle merkez bataryaları ardı arkası kesilmeyen ateşe tutuldu. Boğazdaki düşman gemilerinin Hamidiye istihkâmlarına saldırısını gören Dardanos bataryaları ateşi üzerlerine çekmeye çalışarak diğer gemilerin Dardanos’a saldırmalarını sağladı. Dardanos tabyamız saldırılara karşı koyarken Mesudiye tabyası da ateşe başlamıştı. Mesudiye üzerine ateş açılınca Hamidiye onun yardımına koştu. Bu arada kıyı bataryalarımız düşman üstüne ateş yağdırmaya başladılar. Ateş arasında kalan düşman kaçmak isterken topçu atışlarıyla karşılaşıyordu. Düşman gemilerine göz açtırılmıyordu. Karşılıklı bu korkunç bombardıman bir saat kadar sürdü.

Bombardıman sırasında Türk tabya ve bataryaları büyük zarar görmüştü. Amiral Robeck Fransız gemilerini geri çekerek İngiliz savaş gemilerini ileri sürdü. Tam bu sırada müthiş patlamalar oldu. Bouvet ve Suffren savaş gemileri mayına çarparak sarsıldılar, manevra kabiliyetini kaybettiler. Bir gece önce Nusret mayın gemisinin döşediği mayınlar görevlerini yapmışlardı. Boğazın berrak sulan üzerinde bir dev gibi yatan Bouvet ve Suffren’e tarihi Hamidiye bataryamızın keskin nişancıları ateş açtılar

Türk tabyaları, Boğaz’ı geçmeye çalışan düşman gemilerine durmadan ateş ettiler. Bu arada düşman Boğazdaki mayınları temizlemek için mayın tarayıcılarını boğaza soktu. Tabyalarımız mayın tarayıcılarına ateş açtılar. Açılan ateş yağmur gibi yağmaya başlayınca düşmanlar panik içinde kaçtılar. Bu arada düşman savaş gemilerinden İnflexible, İrressitible büyük hasar gördü. Batanlar oldu. Daha sonra Queen Elisabeth ve Agamemnon yaralandı. İtilaf devletleri Çanakkale Boğazı’nı denizden aşamadılar. Büyük kayıplar vererek: Çanakkale Boğazı’nın geçilemeyeceğini öğrendiler.

İtilaf devletleri Çanakkale Boğazı’nın savaş gemileri ile aşamayınca bu kez çıkarma yapmayı planladılar. Artık Çanakkale kara savaşları başlıyordu. Kara savaşında düşmanın nereden çıkarma yapabileceği tartışıldı. Mustafa Kemal Kabatepe ve Seddülbahir’den, Alman komutan Von Sanders ise Bolayır ve Anadolu yakasından çıkarma yapılabileceği görüşündeydi. Alman komutanı Von Sanders’in görüşü ağır bastı ve askerler o yöreye yerleştirildi.

Düşman güçleri 25 Nisan 1918 sabahı Mustafa Kemal’in düşündüğü noktadan saldırdı. 19. Tümen Komutanı Mustafa Kemal Kocaçimen’de Conkbayır’da savaştı. Cephanesi biten askerlere :

— Süngü tak! Emrini verdi. Daha sonra ;

— Ben size taarruz emretmiyorum. Ölmeyi emrediyorum. Biz ölünceye kadar geçecek zaman içinde yerimize başka kuvvetler ve başka komutanlar geçebilir, dedi.

Tarihin bu en büyük siper savaşı başlamıştı. Siperler arası uzaklık sekiz on metre kadardı. Türk siperlerinden hiçbir asker ayrılmıyordu. Şehit düşenlerin yeri hemen dolduruluyordu. Her adım başına bir mermi düşüyor; toprak adeta tüterek kaynıyordu. Düşman dalgalar halinde Conkbayır’a doğru ilerliyordu. Bu arada Mustafa Kemal, Anafartalar Grup Komutanlığına atandı. Anafartalar Savaşı’nda düşmanın attığı şarapnel misketi Mustafa Kemal’in göğsüne isabet etti. Ancak cebindeki saate çarptığından bir şey olmadı. Türk ordusu her yerde büyük başarılar kazandı. Düşman şaşkınazevirmiş, bozguna uğratmıştır..

Çanakkale kara savaşlarının en önemli cepheleri; Kumkale, Beşike, Bolayır, Seddülbahir, Arıbumu, Kabatepe, Conkbayırı ve Anafartalar’dır. 19 – 20 Aralıkta Anafartalar ve Arıburnu cephesi, 8-9 Ocak’ta Seddülbahir düşmanlar tarafından boşaltıldı. Böylece 1915 baharında parlak umutlarla karaya ayak basan birleşik düşman ordusu 1916 kışında bozguna uğrayarak çekip gitti.

Bağımsızlığımızı savunmak, yurt topraklarımızı korumak için yapılan savaşlar kutsaldır. Çanakkale ve Ulusal Kurtuluş Savaşımız da bunun en güzel örneğidir. Çanakkale Savaşında görülen üstün iradeli insan gücünün yüksek teknoloji karşısında kazandığı başarı ile imkânsız görülen büyük olanaksızlıklar ve haksızlıklardan kurtulmak için bir çıkış yolunun her zaman var olduğu ispatlanmış, Çanakkale’nin geçilmez olduğu dünyaya gösterilmiştir. Aynı zamanda Ulusal Kurtuluş ve Bağımsızlık Savaşının kazanılacağının da ilk müjdecisi olmuştur. Bu başarı eşsiz insan Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde özverili, yüksek insanlık değerleriyle donanmış ve Türk yurttaşlığını, kimliğini vatan ve millet sevgisini bütün gücü damarlarındaki asil kandan alan Türk milletinindir. bu savaşın asıl nedeni olan dönemin sömürgen ülkelerinin o zamanki sömürgelerinden getirerek savaştırdığı insan yerinde bile düşünülmeyen Anzak, Hintli ve Yeni Zelandalı`lardır. Kuşkusuz yenilenleri de sömürgen devletlerdir. Çanakkale Savaşı, Türkiye Cumhuriyeti`nin yeni bir ulus-devlet olarak tarih sahnesine çıkışından Rus Çarlığı`nın ve Osmanlı ]mparatorluğu`nun yıkılmasına kadar dünya tarihi üzerinde pek çok olumlu gelişmeye neden olacak çok önemli bir dönüm noktasıdır.
Büyük Türk Milletimizin tarih sahnesine çıkışından bu yana, Tarihe adını altın harflerle yazdırmakla beraber büyük başarılara imza atmıştır.
Dünyanın dengesini ve düzenini kurmuş, vatanlaştırdığı toprakları muhafaza etmek ve kendisinden sonraki nesillerin rahat etmesini sağlamak için ,memleketi, milleti, bayrağı, namusu, vatanın birliği ve beraberliği ve de Allah rızası için ölüme meydan okumuş ve şahadet şerbetini içmekten, canını vermekten sakınmamıştır. Hiçbir zamanda sakınmayacaktır.

Paylaş
Etiketler: 18 Martçanakkale ruhuçanakkale zaferigüncelŞehadetvatan
Önceki Yazı

Milli Eğitim Okullarından Gazetemizin Takibi Hakkında!

Sonraki Yazı

“Kümelenme Modeli” Tire’ye Yatırım Yağdırdı

Nevin KILIÇ

Nevin KILIÇ

İlişkili Yazılar

Kiracı Ev Sahibi Çatışması
Ekonomi

Kiracı Ev Sahibi Çatışması

05 Ekim 2023
5k
Kültür

Sivas Adetlerinde Yengelik Okuyuculuk

27 Ocak 2023
5k
Nevin KILIÇ

Renklerin Gözü

26 Ocak 2021
5k
Nevin KILIÇ

Soytarı-İspiyoncu ve Yalaka

03 Ağustos 2020
5.1k
Sonraki Yazı

“Kümelenme Modeli” Tire’ye Yatırım Yağdırdı

Yorumlar 1

  1. hüseyin sungur TARSUSLU says:
    15 yıl önce

    Nevin HANIM ; yazınız için evvelâ teşekkür etmeliyim.İzninizle “şeytanın” avukatı olarak,size ve siteye hitaben bir anti yorum yazmak isterim…Yakın bir geçmişte,UĞUR DÜNDAR,sürekli üzerine düşerek,KOCA ÇANAKKALE ŞEHİTLİĞİNİN,sarhoş yeri olmasını zar zor önlemişti.Çektiği görüntülere bakılacak olursa,o dönemde ne belediyenin ne de ÇANAKKALE valiliğinin pek de umuru olmamış ÇANAKKALE ŞEHİTLİĞİNİN sarhoşların çöplüğü olması meselesi.

    Şimdi,bugün HANGİ YÜZLE ŞEHİTLERİ anabiliyoruz,bir de böyle bir yazı yazınız lütfen…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Bebeğim

Bebeğim

06 Aralık 2025
Güvenlik Görevlisi

Güvenlik Görevlisi

06 Aralık 2025
Aklımda Bir Ses Var

Aklımda Bir Ses Var

06 Aralık 2025
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap