Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Prof.Dr. Ahmet Rasim KÜÇÜKUSTA

100 Milyar Hücrenin İçinden Kanserli Olanı3 Saniyede Yakalayan Çip

Prof.Dr. A. Rasim KÜÇÜKUSTA Yazar Prof.Dr. A. Rasim KÜÇÜKUSTA
31 Mayıs 2021
Prof.Dr. Ahmet Rasim KÜÇÜKUSTA, Sağlık & Beslenme
0
100 Milyar Hücrenin İçinden Kanserli Olanı3 Saniyede Yakalayan Çip
401
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

İndependent Türkçe’ deki yazım:

Uzun süredir sesi soluğu çıkmayan Aziz Sancar Hoca durdu durdu, şu tweeti attı:

Harvard Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Toner, 3 saniye içinde 100 milyar hücre içinden kanserli hücreyi bulan bir teknik geliştirdi. Tıpta çığır açan bu çalışmasıyla kanser hastalarına umut oldu. Medyanın ilgi duymadığı habere biz ilgi duyalım

Aziz Hoca yanılıyor; bu aslında yeni bir buluş değil.

Bundan beş sene evvel Mesude Erşan, bu gelişmeyi Hürriyet gazetesinde “Kanseri 2 saniyede yakalayan çip” başlığıyla haberleştirmişti. 1

O haberde, Johnson and Johnson‘ın hem araştırmayı fonladığını hem de patent hakkını aldığını anlatan Prof. Dr. Toner, şu bilgileri veriyordu:

Biz laboratuvarda mikroçipi geliştirdik. CD teknolojisinde çok iyi olan Sony ürün haline getiriyor. Başta sadece kanserli olduğunu bildiğimiz hastanın kanından izole ettiğimiz kanser hücrelerinin çeşidini anlayabiliyorduk.

Şimdi sağlıklı insanların da kanlarına bakarak varsa kanser hücrelerini yakalayabiliyoruz. Aslında kanserli hücrelerin kanda olduğunu 1860’lı yıllardan beri biliyoruz. Milyarlarca kan hücresinin içinde belki bir tane var.

Şimdi bunu yakalamak mümkün. Bu teknoloji kanseri diyabet gibi kronik hastalığa dönüştürebilecek. Kanser

şimdiye kadar hep öndeydi. Buluşumuz kanser hücresini bulmakla kalmayacak. Tarama ve erken tanıya imkân verebilecek.

Beş sene sonra, teşhis süresi bir saniye uzarken hücre sayısının 6 milyardan 100 milyara çıkmış olması dikkat çekiyor.

Peki, bu buluş hakikaten önemli mi, Aziz Sancar’ın dediği gibi kanser hastaları için umut mu, gelin bunlara bakalım.

Her bilimsel buluş insanlığın yararına olmayabilir

“100 milyar hücre içinde kanserli olanı 3 saniyede yakalayabilen mikroçip” keşfi bilimsel açıdan elbette önemlidir ve tebrike de değer.

Bununla beraber bu buluşun da birçok başka icat ve keşif gibi insanlığın yararına olduğunu söylemek pek mümkün değil.

Atom bombası ve nükleer silahların keşfi de hiç şüphesiz ki çok mühim buluşlardır; ama bunların bırakın insanlığa bir faydası olmasını tam aksine büyük felâketlere yol açtığı apaçık ortadadır.

Bu çip de kaş yapayım derken göz çıkarabilir, benden söylemesi.

Erken teşhis her zaman hayat kurtarmaz

Kanser için çok sık dile getirilen “erken teşhis hayat kurtarır” sözünü doğrulayan örnekler elbette vardır ama bu her zaman geçerli değildir.

Erken teşhis için yapılan tarama ve kontrollerin tiroit, prostat ve meme kanseri teşhislerini artırdığı ama kanserden ölümleri (mortalite) azaltmadığı birçok araştırma ile gösterilmiştir.

Mesela, son 10 senede ABD’de tiroit kanserleri ensidansı her sene yüzde 4,5 oranında artarken ölüm oranlarında herhangi bir değişiklik olmaması aşırı teşhisle (overdiagnosis) açıklanıyor.

Aşırı teşhis, kişiye yaşadığı sürece ölüm riskini artırmadığı gibi hiçbir şikâyete de sebep olmayacak bir hastalığın teşhisi demek.

Bir kanserin hastanın hiçbir şikâyeti yokken erken dönemde teşhis edilmesi mantıken çok iyi bir şeymiş sanılabilir; lâkin durum gerçek hayatta hiç de öyle olmayabilir.

Kanser teşhis edilen bir hasta “öylece bırakılamaz”, mutlaka tedaviye alınır.

Hasta, kendine hiçbir zarar vermeyebilecek bir kanser için yapılan ameliyat, kemoterapi ve radyoterapi gibi tedavilerden ciddi zararlar görebilir, bunlar hayatına bile mâl olabilir.

Aşırı teşhisin bu tehlikeleri sebebiyle, risk grubunda yer almayan erkekler için prostat kanseri taramaları artık tavsiye edilmiyor.

Kadınlarda meme kanseri taramalarına başlama yaşı ve uygulama sıklığı da değiştirildi. Hatta Swiss Medical Board gibi yeni meme kanseri taramalarının başlatılmamasını, hâlen yürütülmekte olanların bir an evvel sonlandırılmasını tavsiye eden bilimsel kuruluşlar bile var. 2

Marifet, kanserin erken teşhisi değil “kanserin önlenmesi” dir.

Her insanın vücudunda sürekli olarak kansere dönüşebilen hücre değişiklikleri oluşur; ama bağışıklık sistemi bunların “kanser hastalığına dönüşmesini” engeller.

Hatta bağışık sisteminin, teşhis edilebilen bir kitleye dönüşen kanserin ilerlemesini durdurması ve tamamen yok etmesi de mümkündür.

Böyle bir mikroçiple kanser teşhis edilmeyecek bir Allah’ın kulu kalmaz.

Önemli olan, her kanseri değil erken teşhis ve/veya tedavinin ölümleri azalttığı kanserleri yakalayabilmektir.

Aşırı teşhisin sonu aşırı tedavidir

Bu çip ile kanında kanser hücresi tespit edilen biri bundan sonra modern tıbbın ileri teknolojisiyle “ileri tetkiklere” (tomografi, PET, endoskopi, biyopsi vb)  ve “aşırı veya gereksiz tedavilere” (overtreatment) mahkûm olacaktır.

Kanda kanser hücresinin bulunmasının “bonusu” da beyninize kanser teşhisin zerk edilmesinin yaratacağı stres ve anksiyetedir; ama çok şükür ki bunların da ilaçları var.

Zaten Prof. Dr. Mehmet Toner’in şu sözleri keşfin arkasındaki “acı gerçeği” gözler önüne seriyor:

Bu teknoloji kanseri diyabet gibi kronik hastalığa dönüştürebilecek!

Dikkat edin, bu teknolojinin kanseri önlemesi veya gelişen bir hastalığı tamamen yok etmesi değil, kanseri tıpkı tip 2 diyabet gibi geçmeyen kronik bir hastalığa dönüştüreceği bildiriliyor.

Oysa modern tıbbın tedavi edilemez bir hastalık haline dönüştürdüğü ve ölene kadar ilaç kullanmayı şart koştuğu tip 2 diyabet aslında “adam gibi beslenme” ve “yeterince hareketlilikle” tamamen önlenebilen ve erken dönemde ilaçsız da tedavi edilebilen bir hastalıktır.

Bu yeni teknoloji sayesinde nur topu gibi “tip 2 kanserimiz” olacaktır.

Modern tıp ticaretin esiri olmuştur

Tıbbın asıl vazifesi kanseri önlemektir ama hiçbir ticari getirisi olmayan böyle bir şey “ticari tıp biliminin” kapsama alanı dışında kalır.

Big pharma’nın hemen bu buluşun üzerine atlaması bu işte ne kadar büyük bir rant olduğunun en kuvvetli delilidir.

Kanserin önlenmesi “Teşhis et, tedavi et, kasaları doldur” prensibini şiar edinen Johnson & Johnson‘ın da Sony‘nin de işine gelmez.

Prof. Dr. Toner, “Milyonlarca dolar yatırıp, 10 yıl kadar bekleyecek yatırımcılara ihtiyaç var” diyor. Yani “yaptığımız bilimin hedefi paradır” demeye getiriyor.

“Milyonlarca dolar ve 10 yıl bekleyecek yatırımcı” arayan tıp biliminden insanlığa fayda çıkmaz.

Aklımızı başınıza almanız için daha ne desin adamcağız bilemiyorum.

Gelelim neticeye

Sağlıklı yaşamanın, hastalıklardan korunmanın yolunun sağlıklı hayat tarzından geçtiğine, bunun için tıbba da teknolojisine de çok fazla ihtiyacımız olmadığına inanıyorum.

Nature‘de yayımlanan bir araştırmanın da ortaya koyduğu gibi, kanserlerin yüzde 90’a varan kısmı sigara, alkol, beslenme hataları, fazla güneş maruziyeti ve hava kirliliği gibi “çevresel” ve “dış faktörlerden” kaynaklanıyor. 3

İsteyen tabii ki taramalara, checkup’ lara girebilir ama bunların insanın gereksiz yere huzurunu, keyfini kaçıran, cüzdanını boşaltan, hastanelere abone yapan uygulamalar olabileceği de akılda bulunmalıdır.

‘Acaba kanser olacak mıyım’, ‘ne zaman olacağım’, ‘hangi organımda kanser çıkacak’ diye merak edenlere teknolojinin nimetlerinden bol bol faydalanmalarını tavsiye ederim.

Kaynaklar: 

  1. http://www.hurriyet.com.tr/kanseri-2-saniyede-yakalayan-cip-40076293
  2. http://www.medical-board.ch/fileadmin/docs/public/mb/medienmitteilungen/2014-02-02_Medienmitteilung_Bericht_Mammographie-Screening_def.pdf
  3. https://www.nature.com/articles/nature16166

Kaynak: “100 milyar hücrenin içinden kanserli olanı 3 saniyede yakalayan çip” | Independent Türkçe (indyturk.com)

Paylaş
Etiketler: 100 MilyarHücrenin İçinden KanserliOlanı3 SaniyedeYakalayan Çip
Önceki Yazı

Ağlayan İstanbul

Sonraki Yazı

Bir Esenlik Bildirisi

Prof.Dr. A. Rasim KÜÇÜKUSTA

Prof.Dr. A. Rasim KÜÇÜKUSTA

İlişkili Yazılar

Ekonomi

Hayaller Gerçekleşince Başarı Kaçınılmaz Olur!

10 Kasım 2025
5k
Üzüm Papası
Aynur Zeren TAN

Üzüm Papası

15 Ekim 2025
5k
Mendek Böreği
Aynur Zeren TAN

Mendek Böreği

17 Ağustos 2025
5k
Kızılcık Mucizesi
Bilim

Kızılcık Mucizesi

12 Ağustos 2025
5.1k
Sonraki Yazı

Bir Esenlik Bildirisi

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap