Ahmet Bey Oğlum, Milliyetçilik Milletini Sevmektir…’ Alpaslan Türkeş, 1994) Bugün Başbuğ’un 14. vefat yıldönümü.
Uzun yıllar yurt dışında çalıştıktan sonra Ülkeme kesin dönüş yapmış ve hemen sonra, 1994 yılında hayatımda yalnız 1 kere görmüş olduğum rahmetli Türkeş Beyefendi’nin dileğiyle 1994 yerel seçimlerinde MHP nin Istanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olmuştum.
Arkadan Türkeş Bey beni Partinin karar organı Merkez Yürütme Kurulu’na almış ve Başdanışmanı olarak atamıştı.
Kısa sürede beni çok sevmiş ve bana çok güvenmişti Tahminim Başbuğ esasında benim şahsımı değil sahsımda taşıdığım sanat, ilim ve bilimi seviyordu. Bana siyasi açılımlar öğretiyordu. Mesela bir öğreti seansında ‘Ahmet bey oğlum, bir siyasi partinin tek ve esas hedefi iktidar olmaktır, bütün çalışmalar bu hedefe kilitlenir’ öğütlemişti bana.
1994 yılında partili kalabalık bir topluluk ile Tarabya Vilayetler Evi’ndeyiz. Yemek yeniyor, sohbet ediliyor. Rahmetlinin hemen yanı başında oturuyorum. Istanbul İl başkanı Sn. Orhan Çetinkol, İl Başkan Yardımcısı Sn. Azmi Ersin, oğulları Sn. Tuğrul Türkeş Bey’i hatırlıyorum.
Milliyetçilik ne demektir ?’’ sorusunu yöneltiyorum. Etraf birdenbire buz kesiyor. Milliyetçi Hareket Partisi’ne katıl, MYK ya gir, Parti’nin Istanbul Büyükşehir Başkan Adayı ol, Başbuğ’un Başdanışmanı sıfatını al ve Başbuğ’a kalabalık bir meclisin ortasında ‘Milliyetçilik ne demektir’ sorusu sor… Cahil cesareti gibi bir şey benimkisi.
Herkes sinmiş Başbuğ’un tepkisini bekliyordu. Benim için dua okuyanlar bile olmuştur o dakikalar içerisinde. Ancak hiç öyle olmadı. Başbuğ bana dönerek sevecen ve babacan bir üslupla, ’Ahmet Bey Oğlum, Milliyetçilik Milletini Sevmektir’ dedi. 3 kelimelik bu kısa ve öz cevap devasa bir siyasi doktrini damardan özetliyordu. Işte Başbuğ’un büyüklüğünü resmeden küçük bir hatıra O’nun anısına. O’nu özlüyorum..,
Nurlar, ışıklar içinde uyusunlar….

















