Yusuf YILMAZ

Göklerden gelen bir sesle uyandılar Şafak vakti Ergenekon'da Bir kurt bir çocuğu emziriyordu Kaşları yay gözleri Anadoluya bakıyordu Tabiat, Türk...

Onlar iki sevgili gibiydi... Nasırlı elleri toprağın rengini andırıyordu. Bu çorak toprakları helva gibi yapan bu ellerdi... Karıncalarla, solucanlarla arkadaşlık...

Basit bir düşünüş: Bütçe bir kova gibidir. Dibi delik olursa içine koyduğun para su gibi akar gider. Önce bu deliği...

Birkaç gün sonra Türklüğün en büyük bayramlarından biri olan YİRMİ ÜÇ NİSAN ULUSAL EGEMENLİK  ve ÇOCUK BAYRAMI’ nı kutlayacağız. Öğretmenim...

Toplumumuzda marazi bir hastalık var. Kendi düşüncesine uygun bir söz söylemiyorsan: “Dili olan konuşuyor. Nereden biliyorsun? ” Şeklinde hemen karşı...

Nice zorluklar sığdırdım ömrüme, Sarp kayalardan geçtim. Nice düşlerimi sakladım gecelerime, Yeşille mavi arasında gittim geldim. Beni asla yıldırmadı sarp...

Atatürk’e Bozkurt boşuna söylenmemiştir. Bugün bakıyorum da, sembollerin dünya üzerinde ne gibi etkileri var diye araştırdığımda hayretler içinde kalıyorum. Dünyada...

Gördün mü o zalimi? Yaptıklarının karşılığını bir bir nasıl çekti. Ya sinek girdi gözüne Ya bir akrep soktu dilini, Ya...

GEÇİP GİTTİLER Mor dağların ardından geldiler Ufuktan ufuğa konan Kelebek gibiydiler Gökten yıldız gibi indiler Koparıp maviyi özgürlüğün dalından Gönüllere...

Yıl 1954 Osmanlı zihniyetinin kalıntılarının devam ettiği yıllar. Cumhuriyet kurulalı yıllar olmasına rağmen halk dini taassup nedeniyle hala bağnazlığına devam...

Matematik öğretmeni olarak atandığım Nizip Cumhuriyet Ortaokulunda sekizinci sınıf öğrencilerine sordum? Matematiği bir nesneye benzetseniz, bu nesne ne olurdu? Neden?...

Bu kutsal toprakların rengine iyi bak; Annemin gözlerini, Toprak kokan ellerini göreceksin orada; Hele bakışlarında ki o mana var ya...

Göklerden gelen bir sestir Ulu Tanrının nefesidir. Güneş ile eşi ele ele vermiş Yer yüzüne inmiş... Gökten indi Tabiatın Türk...

Siz, zeytin ağacınıSadece sofralarda,Sadece yemeklerde,Lezzetin kıralı mı zannediyorsunuz?Gündüzün kavurucu sıcaklığındaOna doğru koşupGölgesinde otururdum.Hafif meltemi vururken yüzümeSevda hayalleri kurardım.Gece olunca gel...

Bir gün Batum’a vardım,Uzun uzun baktın Kırım’ın dağlarına…Kırım içimde bir yara!Ağlarım sızlarım pare pare Elimden bir şey gelmez ne çare.Uçun...