İlkin hemen demir parmaklıkları akla getirir. Çoğu zaman da normal hayata göre demir parmaklıkların dışından bakarız. Bu aslında bir içgüdürür.
İçeiri düşmeden içeriden bakmak istemez insanlar. Çünkü işlerine gelmez. Yani yaradılışın varsayılan ayarıdır bu durum. Neredeysek ona göre düşünürüz. Yani egosantrik (benmerkezci) düşünce olağan, etnosantrik (diğerkamlık) ya da empati alağandışı bir gayeti gerektirmekte.
Demirparmaklıklar içinde olmak veya dışında olmak çok ama çok büyük bir şeydir. Bu özgürlüğün elinde olup olmaması halidir. Öyle de, özgürlük nedir, sınırları nedir. Burada etimolojisinden siyaset sosyolojisine özgürlüğü tanımlayacak değilim elbet. Özgürlük dünyevi ihtiyaçlardan öteye gidemeyen bir olgudur. İşte fay hattı buradadır.
Ne kadar dünyevi isek, şu hayatta, o kadar özgürlük bizim için kaçınılmazdır.
Ne kadar maddi alandan uzaklaştırabiliyorsak kendimizi özrgürlük o kadar anlamsızlaşmaya başlar.
Özgürlüğü anlamsızlaştırmak ya da tutsaklığı anlamsızlaştırmak özgürlüğün veya tutsaklığın zihnimizdeki çapını, bir başka bakışla, kapsamını ortaya koyar.
Altın kafeste bulunan kuşun kafesi açıldığında kuş hemen oradan çıkacak ve 1-2 dakika uçtuktan sonra bir dikenin üzerine konacaktır.
Asıl mesele, dünyevi birşeyi yapmak değil yapabilmek kudretini elinde tutmaktır diye bilirsiniz, özgürlüğün dayanılmaz tadını ortaya koymak için.
Şunu da sormayın bana.
– Ne yani özgürlük hiç mi birşey ifade etmiyor, hiç mi anlamı yok?
Pek tabi ki hayır!
Bizzatihi ben bile özgürlüğümün üzerinde titrerim.
Özgürlük cismanileştikçe daralan ruhanileştikçe genişleyen bir olgu değil midir hayatta. Özgürlük ruhanileştikçe yani anlamsızlaştıkça daha da bir anlam kazanan olgudur şüphesiz. İşte özgürlüğün anlamsızlaştırılması tutsaklığın son demidir oysa ki.
Bu durumda; şu rikkatengîz sözcükler dökülür bilvesile dilimden.
Öz-gür-lük ve Tut-sak-lık, İçimizdeki Genleşmenin Nirengi Noktası
Demir parmaklıklar değildir artık bizi sınırlayan,
Beynin katmanları ile evrenin hudutsuzlukları arasında…
Bir el tutar bizi, omzumuza dokunamasa da çakılır kalırız,
Belki bir gün, belki bir yıl, belki onyıllarca…
Bir pranga vurulur sözde, kolumuza veya bacağımıza,
Güya acıtmaz olmuş zincirler yer etmiştir zahirde,
Oysa tutsaklığı tutsak etmiş derûni tufanlar,
Özgürlüğü anlamsızlaştırıp boşa koymuş
Mütevekkil duyguların olanca hışmıyla…
Daraldıkça hücreler, karardıkça zindan,
Sanki yedi koldan zifir kusmakta.
Herşeysizliğin iz ettiği cismani yürek,
Esir edilemezliğin boğucu aydınlığıyla
Evrenin sonsuz buudlarında fersah fersah yol açmakta…
İ.Ü. Siyasal Bilgiler Fakültesi Kamu Yönetimi Bölümünde lisansını (1993) tamamladı. İ.Ü. Sosyal Bilimler Enstitüsü İşletme Fakültesi’nde Personel Yönetimi / İnsan Kaynakları Yönetimi Anabilim Dalı’nda yüksek lisansını tamamladı. (1996) Doktorasını M.Ü. Sosyal Bilimler Enstitüsü, Mahalli İdareler ve Yerinden Yönetim bilim dalında, Büyükşehirlerde Kentiçi Ulaşım Hizmetlerinin Entegrasyonu ve Yönetimi, İstanbul Metropoliten Alanı İçin Bir Model Önerisi adlı teziyle tamamladı. (2004).
Halen Ordu Üniversitesi’nde (Deniz Bilimleri Fakültesi, Deniz Ulaştırma İşletme Mühendisliği bölümünde öğretim üyesi.
ICAM Network ve ICAM Publishing Genel Yayın Koordinatörlüğünü, OJOP Çevrimiçi Bilimsel Dergi Yayıncıları ve Editörleri Platformu Dönem Başkanlığını, KADOÇED Genel Başkanlığını, TİGAD (Türkiye İnternet Gazeteciliği Derneği) Ordu Temsilciliğini, KAŞYAD Başkanlığını, KARAV Müt. Heyeti Başkanlığnı yürütmektedir.
Eserleri:
Kent, Ulaşım, Yerel Yönetim, Bilişim Teknolojileri, Estetik, Kent Kültürü, Çevre, Kurumsal Etik, Bireysel İletişim ve Kurumsal İletişim Sistemleri, Siyaset, Yönetim Bilimleri, Mizah, Şiir ve Edebiyat, Kişisel Gelişim, Hukuk-Siyaset-Eğitim Felsefeleri alanlarında 10’dan fazla kitap, yüzlerce makale, bildiri, 1000’den fazla köşe yazısının müellifidir.
Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.
Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.
Yayın Kurulu
Kent Akademisi Dergisi
Ayın Kitabı
Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,
Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.