Yazar Portal
Çarşamba, Nisan 21, 2021
  • Giriş Yap
  • Kayıt ol
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
İletişim
Yazar Portal
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Tamer AVCI

Tek Tanrılı Kürt Siyasetinin Kıblegahı İmralı Cezaevi

Tamer AVCI Yazar Tamer AVCI
07 Mayıs 2010
Tamer AVCI
15
400
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Sizi bilmiyorum ama ben bundan sonra Kürtlerle ilgili hiçbir konuda taraf olmayacağım.

Kürt olanların da kendileri üzerinden adına siyaset dedikleri hergeleliği yapanlarla benimle aynı tarafta olması ihtimaline inanmayacağım.

Kürtlerin ne düşündüğünü, neye kızıp neye sevindiklerini anlamaya çalışmayacağım.

Diyarbekir cezaevinde dışkı yemelerinden, işkencelere maruz bırakılmalarından dolayı yaşadığım empatiyi yeniden gözden geçireceğim.

Ölülerine saygı duymayıp onların acısının sürmesini engellemenin en basit mantığını bile hayata geçiremeyenlerin ikiyüzlülüklerini, konuştuğum her mekanda her ortamda her zamanda haykırabildiğim kadar haykırmayı sürdüreceğim.

14 santimetrelik bir alan daraltılmasını, yirmi milyonun yaşadıkları topraklardaki kanlı ve pusulu alanların ortadan kalkmasından daha önemli görerek, sokakları kana ve kine bulayanlara Kürt bile demeyeceğim.

Kürtler bundan sonra yaşadıkları acıları artık kendilerine bile anlatamayacaklar.

Kafatasçı Türklerle aynı potaya giren siyasetçilerinin ne yaptıklarını nasıl böyle bir cinayete ortak olduklarını izah edemeyecekler.

Neden bahsettiğimi biliyorsunuz.

Kürt siyasilerin parti kapatılmasını engelleyecek anayasa maddesinde ortaya koyamadıkları iradeden bahsediyorum.

“Ergenekon Ergenekon…” diye diyerek bölgelerinde siyaset devşirirken, Ankara’da Ergenekon’un değirmenine su taşıyan politik liderlerinden bahsediyorum.

Bir şiirimde bahsettiğim gibi ben kandan bahsediyorum.

Onların bu tavırlarıyla öptükleri yılandan bahsediyorum.

Bu korkak ve kıblesi belli tapınmanın daha çok terör olacağını hesaplayacak ufak bir zihin kırıntısından dahi haberdar olmadıklarından bahsediyorum.

Siyasetin bir diyalog ve konuşma zemininde yapılması gereğinden yola çıkarak ,aldıkları talimatı bir vahiy edasıyla dini bir ritüel haline getiren kanlı teröristin müritlerinden bahsediyorum.

Onları geçtim de eğer büyük bir şantaj ihtimali ile karşı karşıya değilsen ,bir gün evvel söylediğinin bile arkasında duramayarak, oy verme zamanında ortadan kaybolan Ufuk Uras, senden bahsediyorum.
Ve diyorum ki…

Bir tarikat şuuru ile yaşayıp, İmralıyı kıblegah Apo’yu tanrı gören bir Kürt siyaseti 8.maddenin düşmesi ile yıkılıp düşerek ayağını sakatlayan yaralı bir ata dönmüştür.

O yaralı ata El Fatiha diyerek, müritlerinin tanrılarına huşu içindeki bağlılıklarına amenna ediyorum.

Paylaş
Etiketler: ergenekomkürtparti kapatılmasısiyasileri
Önceki Yazı

Babalara Doğum İzni

Sonraki Yazı

Hangi Annenin Günü?

Tamer AVCI

Tamer AVCI

yazarportal-com-bilgiagi-net-tasviriefkar-com

İlişkili Yazılar

Tamer AVCI

Aşkın Toprağına Karıştım

03 Aralık 2012
5k
Tamer AVCI

İtibarlı Dış Politika

12 Ocak 2011
5k
Tamer AVCI

CHP’li Minyeli Abdullah

12 Eylül 2010
5k
Tamer AVCI

Üç Gandi

21 Temmuz 2010
5k
Sonraki Yazı

Hangi Annenin Günü?

Yorumlar 15

  1. Ahmet AY says:
    11 sene önce

    Sayın AVCI,
    Diyarbakır’da yaşayan bir kürt olarak sizi çok iyi anlıyorum. Son davranışları burada da -her ne kadar biz biliyor idiysek de- onlara oy verenlerin bir kısmını büyük bir hayal kırıklığı yarattı.
    Ancak sizin yukarıda ki siteminizi çok duygusal buldum. Empatiyi bırakırsanız hayat yaşanmaz hale gelir. İlle de kardeşlik, illede beraberce huzur ve mutlu yarınlar…

  2. tamer says:
    11 sene önce

    Bolca yapılan uzlaşma eleştirileri peki?

    Hangi uzlaşma? Eğer bununla, açıkça vesayet sistemini savunanlarla bir uzlaşma kastediliyorsa, bunu dikkate almamak lazım. Bu uzlaşma çağrıları sorunu, siyasal alanın dışına taşıma ve orada kurumlararası mutabakatla çözme. Türkiye’deki en tehlikeli, demokratikleşme açısından en tehlikeli formül kurumlararası mutabakattır. Hayır. Kurumlararası mutabakat, mevcut sistemin küçük rötuşlarla devam etmesini sağlamaktan başka hiçbir sonuç vermez. O nedenle buralarda bir uzlaşma arayışı doğru değildir. Kesin olarak dönüşüme karşı çıkanlarla uzlaşma arayışı, sadece reformları sulandırır, demokratikleşmeyi yavaşlatır ve topallaştırır. Demokratikleşmeyi taşıyabilecek aktörlerle işbirliği arayışı, bu kadar açık kutuplaşmış bir ortamda çok daha doğru bir yoldur.

    O aktörler kimlerdir?

    Bana göre bugün bunların başında Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) geliyor, Kürtler geli-yor. O nedenle en başta Kürtlerin siyasal temsilcilerinin, çok daha açık bir biçimde BDP ile daha fazla işbirliği yapma yolunu araması gerekiyor. Referanduma gidilirse gene aynı ihtiyaç doğacaktır. Kürt kesiminden yeterli destek bulmayan bir paketin, referandumdan çıkma ihtimali de tartışılabilir.

    Halk arasında da BDP’nin algısı çok farklı. Bunlara takılıp kalmamak gerekiyor. Önemli olan burada bu kitlenin istikrarlı bir biçimde kendi temsilcilerini seçmesi ve bu, oy olarak da baktığınızda 2 milyon civarında bir kitleye tekabül etmesidir. Bu önemli bir güçtür, Türkiye’de siyasal dönüşüm açısından hesaba katılması gereken bir güçtür. Kürt sorunu çözülmek istenirse mutlaka dikkate alınması gereken bir faktördür.
    -mithat sancardan bir yorum-

  3. Halil DAĞ says:
    11 sene önce

    Tamer Bey,
    Şikayetinizde haksız yönler de görsem önemli buluyorum.
    Haksız tarafı bana göre şu;
    Bir siyasi partinin üyeleri kritik konularda fikri ayrılıklar yaşayabilir. Hatta siyasi hayatımızda bir çok parti böyle doğmuştur. Ancak haklı olduğunuz tarafı da teslim etmek gerekir, o da; şimdiye kadar şuydu buydu diye sızlanıp da partinin kapatılmasını ebediyyen ortadan kaldırmayacak bir hükme niye destek çıkmazsınız. Demek ki mevcut Kürt siyasetçileri parti kapatmaların halk nezdinde yarattığı algı yanılmasından besleniyorlar. Bu durum özellikle bunu ortaya koyması bakımından çok önemlidir.

    Haksız olduğunuz ikinci önemli husus ise şu diye düşünüyorum:
    Benim bölge siyasetçileri ile baştan beri ısrarla vurguladığım bir konu var. O da bölgedeki feodalite sorunu. Hali hazırdaki Kürt siyasetçilerinin (AKP dekilerle dahil 90 civarında vekil vs…) hemen hepsi daha Osmanlı Sened-i İttifak’ından beri devletin bölgede işbirliği yaptığı yerel güçlerin (kibarcası eşraf, doğrusu feodal ağalar)temsilcileridir.
    Size bir soru sorayım;
    Bölgede dişiyle tırnağıyla bir yerlere gelmiş kaç adama yaşama şansı vermiştir bu işbirlikçi düzen.
    Vermezler, hele de bölgenin sorunlarına çözüm adına kazara azıcık farklı bir şey dile getirsinler. Çarmıh hazırdır. Linç mukadderdir.

    Bunları hesaba katınca BDP’den bu anlamda bir medet ummanız bana hukukta ki “yokluk” hükmünü hatırlatıyor. Konuya vakıf olma hususundaki gayretinizden dolayı ne demek istediğimi çok iyi anlayacağınızı düşünüyorum.

    Bir Kürt olmasam da hatta Türk Milliyetçisi olsam da, son zamanlarda yaşananlar olumsuz düşünceleri artırmışsa da şunu unutmayın ki Kürtler elin ABD’lisinden Avrupa’lısından çok bizimdir.

    Yeter ki Kürtler kendini kendi hainlerine teslim etmesin.

  4. tamer says:
    11 sene önce

    yazdıklarınıza söylediklerimle örtüşüyor.
    kürt siyasetçiler akp ile beraber gol yediler.
    bu aslında tuhaf bir durum ve kesin olarak dtp siyasetinin argümanlarının dayanaksız kalıyor olmasından ileri geliyor.
    başka bir kanaatimi yazmanız vesilesiyle bende belirteyim.
    aşiret konusu oradaki problemin atar damarıdır.
    bu damara girecek cesaret henüz ufukta görülmüyor…

  5. Halil DAĞ says:
    11 sene önce

    sondan başlayayım:
    o zaman çözüm de ufukta görünmüyordur tamer bey…

    kürt sorunu denilerek ayrıştırıcı etkiler yaratan sorunun ana nedeni oradaki sosyolojik/siyasi yapılanmadır. bu konuyu defalarca dile getirmiş olmamıza karşın bir ortak noktaya gelemedik soruna çözüm arayanlarla ve sesimiz cılız kaldı.
    oradaki aşiret yapılanması devre dışı kalsın, o zaman merak etmeyin devleti beraber döveriz, vatandaşına niye adam gibi muamele etmiyorsun diye.
    ama her günahı devlete yıkıp ondan sonra da herşeyi devlet versinci (rusların tembellik hakkı dediği şey) anlayışlar bölgenin feodal baronları şatolarda yaşar gariban kürt de bir poşet makarna kömürler karnını doyurmaya çalışır. doymayınca da “anasını bu düzenin…” der dağa çıkar.

  6. mustafa yolcu says:
    11 sene önce

    Şapka düştü kel göründü.
    Kimlerin statükonun yanında olduğu, ilişki dereceleri ortaya çıktı.
    Bu nasıl bir bağlılık ki partisini kapattıran iradenin talimatına uyuluyor.
    Bu nasıl bir bağlılıkki hiç bir şey olmamış gibi davranılıyor.
    Bu milleti bir şey bilmez sananlar ondan cevabını er geç alacaklar.
    Tamer bey yazınız ve tesbitleriniz yerinde idi. Sizi kutluyorum.

  7. tamer says:
    11 sene önce

    nasıl çözerdiniz..siz ama hiç bir şey demiyorsunuz ki.
    akpyi dövmek için bir mesele olarak kalacak mı sadece.
    bir mesele..
    orada bu damar her partiden aşiret reisi vekillerle çelikleşiyor.
    büyük bir oy kitlesinden bahsediyoruz.20 kişiyi kazanan 5 mılyon oy alıyor..
    demokrasi böyle de garip bir paradoxa açıyor kapısını..
    ben oradamki sıkıntının milli gelirin 20000 lere çıkasıyla aşılacağını düşünüyorum.
    20000lere nasıl gelir milli gelir?
    oda orada ki sıkıntısnın bitmesiyle mümkün…
    bir paradox daha…
    esprisi bile can yakıyor.
    refarandumun kürt siyasetine iyi bir ders vereceğini ama aşirırıetleri daha da güçlendireceğini düşünüp üzülüyorum.bunun da sebebi
    iktidarda hatırı sayılı vekilin olmasıyla açıklanabilir.

  8. Halil DAĞ says:
    11 sene önce

    bunu çözmek iktidarların namuslu hareket etmesiyle mümkün.

    bunu akp ile ilişkilendirip kesip atmak acımasızlık olur. türkiyenin siyasal düşünce sistemi akp ye güzel bir ekmek kapısı sundu o da bunu değerlendiriyor. bu noktada akp yi çok da kusurlu bulmuyorum.
    bütün siyasi partiler orada hep ağaları aday ettiler. geçmişteki örneklerini yazacak olsak okumaya iki gün ayırmanız gerekir. onun için bunu geçiyorum.
    ne yapılabilir,
    kürtlerin hiç mi okumuş, eğitimli, birikimli, entellektüel insanı yok, hiç mi adam gibi aydını yok? ha bu soru size değil, partilere.
    adam gibi hareket edip de bilgiye, erdeme, ahlaka önem verseler, aşiret ağalarının orasını burasını yalamasalar, bölgenin yetişmiş, kalifiye insanlarına kucaklarını açsalar bakın o zaman siz mesele nasıl mekanik bir çözüm sistemine kavuşuyor.

    bu kadar kolay mı? evet kolay. çünkü mevcut eşraf feodal statükosu ancak bu sayede ayakta, niye çözsün niye???
    siz deyin ki çözerler ben de susayım… kolaylığına gelince, statükonun değişmesi insanlarının önünün açılması demektir. siz insanları bir çaresizlik döngüsü içine hapsetmezseniz gerçekten de süreç kendini hızlı bir şekilde iyileştirecektir.

  9. tamer says:
    11 sene önce

    HAKKARİDE bir akp vekil harvard mezunu bir doçent.
    aşireet reisinin oğlu.
    buyur sana.
    okumuş yazmışlık tabanda yer bulacak.zenginlikhalka yayılacak.
    nasıl?
    sevemezsin belki okuma yazma olayını ve ihtiyac sahibine desteği orada cemaatler yapıyor.
    okul açıp dernekle erzak veriyorlar.
    orada devletin derininden başkasıda olması gerektiği kadar yok.

  10. Halil DAĞ says:
    11 sene önce

    tamer bey
    benim zenginoğlu okumuşunu kastetmediğimi anlamış olmanız lazımdı.
    bu memlekette en kalifiye okulları okuyanların çiftlik ağalarının çocukları olduğunu biliyoruz hep ama kasıt bu değil.
    dişiyle tırnağıyla dedim dikkat ederseniz.

  11. tamer says:
    11 sene önce

    aşiretler statükünon arka bahçesi.
    asıl zihniyet duvarını görelim diyorum.
    yoksa hangi dava hangi partiçok önemli değil bundan sonra.

  12. Uğur ÖZALTIN says:
    11 sene önce

    Sayın Tamer Avcı
    Ben de sizi bu yazınızdan dolayı kutluyorum. Akla,mantığa,vicdana,bilime uygun bir yazı olmuş.

    Benim geçmiş makalemde attığım başlığa fikren çok yakın bir yazı.

    AĞALARIN KÖLELERİ DEVLETİN BİREYİ OLAMAYACAKLAR MI ? diye başlık atmıştım.

    Kürtler kendilerini eleştirebilecek olgunlukta değiller işte sorun burada

  13. vedud12 says:
    11 sene önce

    bir yaşam tarzı tuturmuşsunuz gidiyor gel görki hayat felsefeniz insan olma yolundan sizi alıkoyuyorsa insan psikolojisinden dersler giriyor hayatınıza ..
    nelermi ????
    dtp yada bdp yada ahmet mehmet fark etmez birilerini kandırmanın en basit yolu mazlum olma oyunudur .
    bbu konuda bazı çevrelerin kendilierini maşa olarak tutanların mazlum (olmadıkları )halde mazlum olduğunu cahil insanlara ıspat etmeleri için işte hep dep hadep gibi partilerimiz kapatılıyor bizlere baskı uygulanıyor gibi söylemlerin ortadan kalkmaması için parti kapatma ile ilgili 8 madeye gelmediler çünkü mazlum rolu oynamaları için ikide bir partilerinin kapatılması için çabaları boşa gitmesin diye .
    bunları aslı ve maksadı sadece bölgede sömürücülük kandırma kan zulum üzerine diye düşünüyorum bir kürt olarak yaptıklarından utanç duyuyorum …
    ÖZÜNÜZE SADAKATİNİZ YOKSA BARİ İNSANLIĞINIZA SADIK KALIN kul vedud murat

  14. vedud12 says:
    11 sene önce

    sayın ÖZALTIN haklı olan eleştirilere bir kürt olarak birey olarak haklı eleştiriye her zaman açık olduğumuzu belirtmek isterim haksız eleştiriyi bırakın haksız baya karşı durmayı da boynumuza borç biliriz …
    3 5 kendini bilmezin kapalı dar beyinlerini genel olarak bu coğrafyadaki tüm halka indir gemek haksızlık olmaz mı ??.
    eleştiriye değil eleştirene de önem vermek gerekmezmi??
    kanla beslenen eleştirmesin ;
    haksızlıkla hükmeden eleştirmesin;
    hakdan yana haklı eleştiri başımız üstüne : saygılarımla kul vedud murat

  15. vedud12 says:
    11 sene önce

    sayın ÖZALTIN haklı olan eleştirilere bir kürt olarak birey olarak haklı eleştiriye her zaman açık olduğumuzu belirtmek isterim haksız eleştiriyi bırakın haksız babaya karşı durmayı da boynumuza borç biliriz …
    3 5 kendini bilmezin kapalı dar beyinlerini genel olarak bu coğrafyadaki tüm halka indir gemek haksızlık olmaz mı ??.
    eleştiriye değil eleştirene de önem vermek gerekmezmi??
    kanla beslenen eleştirmesin ;
    haksızlıkla hükmeden eleştirmesin;
    hakdan yana haklı eleştiri başımız üstüne : saygılarımla kul vedud murat

Bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Köşe Yazarları

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son

Zevzeklik

11 Nisan 2021

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019

Kalifikasyon

18 Nisan 2021

“İngiliz Efsânesini Bitiriyoruz…” Atatürk Tarafından Verilen 450 Ton Altın

16 Kasım 2018
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

03 Nisan 2021

Şereflikoçhisar’ın Yüzyıllık Lezzeti Tahinli Pide, Nam-ı Diğer Tahanlı Pide

20 Ağustos 2018

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39

Allahın Kulunu Unutması Kulu İçin En Büyük Cehennemdir.

20 Nisan 2021

Halilülasyon Günlükleri 6 – Paralel Evren Halilülasyonları

20 Nisan 2021

Telefon Tacizliği

20 Nisan 2021

Şükran Günay Gönen Köy Enstitüsü’nün İlk Öğretmenlerinden Ali TONGAZ’ı Anlatıyor (2018) (I)

19 Nisan 2021

Gözünü Toprak Doyursun

19 Nisan 2021

Maddi Olmayan Servet

19 Nisan 2021

Hoş Geldin Ramazan

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi

Ayın Kitabı

Ayın kitabı bölümünde yazarlarımızın kitaplarının yayınlanması için, her ay en az üç yazı yayınlamış ve yazılarının her birinin en az 50 tekil tıklama sayısına ulaşmış veya her bir yazısına en az 5 er portal üzerinde yorum almış olması gerekmektedir.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

YAZAR PORTAL

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun? Kayıt ol

Yeni hesap oluştur!

Kayıt için aşağıdaki formları doldurun

Tum alanlar zorunludur Giriş yap

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap