Yazımızdaki SUSUZ TAVUK başlığına bakıp herhalde yemek tarifi yapacağım sanılabilir. Yemek pişirmeyi severim. Ama yemeğin gerçek besin değerini kaybetmeden pişirilmesine de özen gösteririm. Susuz tavuk başlığım, tavuğun susuz nasıl pişirileceğini çağrıştırsa da bunun tarifini aşçılık, yemekçilik ile ilgili yazarlara bırakıyorum. Çünkü kısık ateşte tavuğu susuz olarak pişirilmesinin tarifi onların işi olduğu için konuyu ehline bırakıyorum.
Geçtiğimiz hafta başka şehirde yaşayan kızkardeşim ziyaretimize gelmişti. Adana içli köftesi yapmaya karar vermiş ama onu hazırlamak önümüzdeki öğüne yetişmeyeceğini bildiğinden marketten tüm bir tavuk aldırdı. Bu arada Adana ve Kayseri içli köftesinin Güneydoğu içli köftesinden farkı kızartılmadan haşlanarak yapıldığını yani diğerine nazaran light bir yemek olduğunu belirtmeliyim.
Kızkardeşim tavuğu parçalayıp tencereye koyup ocağın altını kısık bir şekilde açtı. Tencereye su koymadığını farkedince hani serde yemek pişirme hünerim de var ya hemen su koymadığını hatırlatınca susuz tavuk yapacağını söyleyince ilgimi çekip bir müddet sonra tencerenin kapağını açıp tencerenin dibine baktığımda bir tavuktan beş-altı santim yüksekliğinde su oluştuğunu gördüm.
Bu yazıyı kaleme aldığım gün by pass ameliyetını bir kaç ay geride bırakmış olan bir arkadaşımı ziyarete gitmiştim. Söz gıdadan ,gerçek besin değerlerinden ,organik tarımdan açıldı. Tüketicilerin aldatılmasından sözler devam ederken arkadaşım bir tavuk markasını bize tavsiye etti. ‘’Susuz tavuk’’ satıyorlar sözü ilgimi çekip o nasıl oluyor sorusunu sorduğumda tavsiye ettiği markanın tavuğu tencerede parçalanıp ısıtıldığında hemen hemen hiç su bırakmıyor diğerleri çok su bırakıyor, tavuk yerine su satın almış oluyoruz sözleri ağzından dökülüverdi.
Ziyaret bitince söylediği markadan bir tane tavuk aldım. Evde parçalayıp tencereye doldurup kısık ateşe koydum. Sık sık tencerenin kapağını açıp ne kadar su biriktiğine baktıysamda ,daha önce evimde pişirilen tavuğun suyu ile kıyaslanamayacak kadar su azdı.! Göz kararı gibi tahminler yerine o sulu tavuk markasını da üşenmeden gidip satın aldım. Hani kızkardeşimin pişirdiği markayı.! Onuda parçalayıp tencereye doldurup suyunu tamamen bıraktığını anladığım anda tavuk parçalarını tencereden tek tek alıp dipte kalan suyunu ölçek cam ölçek kabına koydum. O da ne ! 210 cc su! Yani hemen hemen 210 gr su!
Bazı tavuk eti üreticilerimiz tavuğu su ile yıkadıktan sonra içinde tavuğun içinde kalan suyu boşaltmadan dondurdukları için her tavukta tüketici 200-210 gr suya boşuna para veriyor. Bu para tüketicilerimizin cebinden çıkıyor. Tavuk kesimhanelerinin tavuğun yıkanmasındaki içinde kalan suyun boşaltılmasına teknolojilerimi yetersiz yoksa suyu tüketiciye tavuk fiyatına satmak işlerine mi geliyor. Tavuğun dondurulması ile kilo kaybını bu şekilde mi telafi ediyorlar. Tavuk dondurulma ile % 1-2 kilo kaybediyorsa bu 210 gram su % 15 e tekabül ediyor. Kaybedilen %1-2 lik kaybı bu şekilde kazanca dönüştürmek tüketiciyi aldatmaktır.
Tüketici neyi,nasıl ,kaç liraya aldığını ,sulu tavukmu susuz tavuk mu satın aldığını bilmek zorundadır. Şayet tavuktaki bu suyu boşaltmalarına teknolojileri yetersiz ise Ulusal Gıda Kodeks Yönetmeliğinin Gıda maddelerinin ambalajlarının üzerinde belirtilmesinde zorunlu olan ‘’İçindekiler’’ kısmında bu su oranını belirtmek zorundadırlar. Bu yazıyı maalesef herhangi bir tavuk ambalajında göremedik!
Tüketicilerin aldatılmasının önüne geçilmelidir. Tüketici sulu tavuk mu ,susuz tavuk mu satın aldığını bilmek ister. Bu bir haktır. Bu hakkın tüketicilere verilmesi için tavuk üreticilerinden tavuk ambalajlarının üzerine içinde ne kadar su olduğunu yazmalarını bekliyoruz