Susan Kürtlerin Sessiz Çığlığını Bastıran, Küfreden Kürtlerin Sesli Çığlığı
Baydemir PKK ‘nin şehir yapılanması olarak adlandırılan KCK operasyonları sonrası siyaset erbabından çok alışık olmadığımız bir çıkışla karşımıza çıktı.
Son operasyonla Aralarında iki il belediye başkanının da bulunduğu çok sayıda kişi gözaltına alındı.
Bunun üzerine Baydemir öfke patlamaları arasında küfürler etti.
Bundan öncede eşkıya başının cezaevi koşullarını anlatırken benzer bir yöntem kullanmış,toplumun hassas damarlarını tahriş etmek suretiyle sonuç almayı denemişti.
Kürtlerin büyük bir kısmı bu siyasi tavrın dışında ve oylarıyla bu siyasi harekete destek vermiyorlar.
DTP ve kapatıldıktan sonra şimdi BDP siyasette çözüm olabilecek çıkışlardan daha çok terörü adres gösteren ,terörü destekleyen bir yolu denediler.
Kürtler bu ülkede son yüzyılda büyük yıkımlar büyük acılar yaşadılar.
Resmi ideolojinin dayatmacı ,kuşatmacı ve dışlayıcı bir çok hamlesine muhatap oldular.
En önemlisi muhatap bulamadılar.
Türkiye’nin sahibi olduğunu iddia eden zevahir burada çok büyük kıyımlara ,çok anlamsız kaoslara eşine az rastlanır acılara sürükledi onları.
Onlara siz bu ülkede bizim istediğimiz şekilde yaşamalısınız dediler.
Ana dillerini konuşmalarını istemediler.
Terör ve güvenlik bahanesiyle bir çok insanını faili meçhullerle ortadan kaldırdılar.
Dışlayıcı ve tahrik edici bir resmi yöntem denediler.
Köylerini yaktılar.
Evlerini bastılar.
Cezaevlerinde işkencelerden geçirdiler.
Dışkı yedirdiler.
Maktalarına jop giydirdiler.
Sen bizim biz senin gibi olamayız dediler.
Bir asıra yakın süren bunca şeyi değiştirip ,muhatap alma ,acıları dindirme ve bütün halleriyle bağrına basma konusundaki somut adımların ortaya çıktığı son birkaç yıldır Kürtlerin bu kucaklayıcı tavır karşısında çözümü hızlandıracak onların ifadesiyle barışı getirecek hamlelere karşı cevapları koskocaman adamların çok konuşarak ,kötü konuşarak ,ağır ve tahrik edici konuşarak,çocuklarının ölümünde sorumluluk sahibi olan bir caninin ağzıyla konuşarak,onun koğuşunda ki bir karışlık küçülmeyi yirmi milyon bireyin yaşam koşullarından önemli görerek ,onların geleceğini bir caninin geleceğine bağlayarak işi zorlaştırmanın ötesine gitmedi.
Evet Kürt yöneticiler çok konuşuyorlar.
Emine Ayna gibi konuşanlar tahrik ve provakasyondan başka anlamı olmayan bir üsluba tenezzül etmiyorlar.
Çabuk öfkeleniyorlar.
Şehitleri anlamak için onların ailelerinin acılarına ortak olduklarını söylemek için ufak bir empati çabaları yok.
Siyasette bir çözüm olacağını sanarak şimdide küfürler etmeğe başladılar.
Tehditle şantajla ,yıkmak yakmakla kanla dolu şantajlarla beslenen küfürler.
Kürtlerin dili ,Kürt siyasetinin dili Kürt elitinin dili bu asla olamaz.
Kürtçe konuşsan da ,Türkçe konuşsan da ne konuştuğun önemli çünkü.
Yirmi milyon Kürtlerin içinde terörist olmayanlar,terörü desteklemeyenler,bölücü başını onaylamayanlar büyük çoğunlukta.
Kendilerini temsil etmeyi başaramayanlara dur demeleri,onları engellemeleri,onlara sus demeleri gerekiyor.
Açılımın başarıya ulaşması Kürtlerin Etiler diye gördüğü en elit kentlerinin belediye başkanın dilini elitize etmesiyle çok ilişkili çünkü.
Kürt elitleri de konuşmalı.
Kürtlerin Kandilden ,İmralıdan ibaret olmadığını anlatmalılar.
Küfür etmeden konuşulabileceğini ,öfkelenmeden siyaset yapılması gerektiğini göstermeliler.
Demokrasi ve barışı ağızlara sakız edip öte yandan küfür ,tehdit ,şantaj ve meydan okumayla bir mesafe alınamayacağını bilmeliler.
Acilen bunu yapıp çok ve boş konuşan ırkdaşlarını ‘normalleşme’ ve itidal ile tanıştırmalılar.