Yazar Portal
Perşembe, Nisan 15, 2021
  • Giriş Yap
  • Kayıt ol
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
İletişim
Yazar Portal
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Ali TARAKÇI

Savaş ve Kardeşlik Martavalları

Ali TARAKÇI Yazar Ali TARAKÇI
01 Ekim 2010
Ali TARAKÇI
0
400
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Savaş Dilinin Egemen Olduğu Koşullarda, Kardeşlik Martavallarının Anlamı yok

Nurten, Servet Yıldırım’ın yazısına bir bakmamı istemiş. Uzun süredir yazmak istediğim bir yazının farklı bir boyutunu yazmıştı, Servet. Yazı ırkçılık kokuyordu. Ancak yazılanı ve yaşanılana bakınca anlattığı olaya farklı bir bakış açısıyla bakmanın anlamlı olduğunu düşünüyorum.

30 yıldır süren savaş bu topraklarda derinden derine büyük bir düşmanlığı besledi. Bakmayın siz kardeşlik martavallarına. Kimsenin kimseyi kardeş diye gördüğü yok. Söylenen tüm sözler sadece dostlar alış-verişte görsün mahallinde söylenmiş sözler.

Kürtlerin son 30 yılda yaklaşık 40 bin insanını yitirmesini, Türklerin 10 bine yakın insanını yitirmesinin anlamı şu. Yaklaşık 50 bin Türkiye Cumhuriyeti yurttaşını terör saldırılarında kaybettik.

Yaklaşık 400 milyar dolarlık bir kaynağımızı savaşta kullandık. Bu kaynak ekonomide kullanılsaydı ne anlama geleceğini anlamak için Türkiye’nin toplam borcunu göz önünüze getirin.

Savaşa ayırdığımız kaynakla, bugün borçsuz bir ülke ve bütçe fazlası veren bir ülke olurduk. İşsizlikten sağlığa, yoksunluktan eğitime, sosyal güvenliğe kadar tüm kara delikleri kapatmış olur, bugün karşımızda başka bir Türkiye gerçeği ile karşı karşıya kalırdık.

Savaş, karşılıklı olarak milliyetçiliği büyüttü
   
Kürtlere yönelik, Türkiye’nin aşağı yukarı Güneydoğu dışında büyük bir düşmanlık büyümüş durumda. Irkçılık hat safhada. Ve doğal olarak bu duygu karşı duyguyu büyütüyor. Sonra karşılıklı olarak her iki karşıt-düşmanlık-nefret duygusu birbirini büyütüyor. Sonra hangisinin hangisini büyüttüğünü sormanın bir anlamı kalmıyor.

30 yıllık savaş ve Türk’e Türk propagandası milliyetçilik duygularımızı öne çıkardı. Aynı karşıt duygular ise Kürt milliyetçiliğini büyüttü.

Milliyetçiliğin en sonunda varacağı durak, faşizm. Dünyanın her yerinde böyle, bizde de farklı değil. Ve tüm ülkelerde olduğu gibi, milliyetçilik yeryüzünde ilk çıktığı günden itibaren hakların yedi belası. Her kötülüğün anası.

Milliyetçilik sanki insanlığın oluşumundan itibaren var sanılıyor. Milliyetçilik, burjuvazisin kapitalist üretim biçimin sonucu olarak ortaya çıktı.

Anlayacağınız 300-400 yıllık bir bela. Ve geleceğin dünyasında kaybolup gidecek. Gelirken belalar getiren milliyetçi ideoloji, giderken de yeryüzüne eski yarattığı belaları yeniden ortaya çıkararak gidiyor.  

30 yılda faşizm sokağa nüfus etti

Son otuz yılda devlete egemen olan faşizm, sokaklara nüfus etti. O nüfus bugün Silivri’de, başka bir yerde, Karadeniz’de, Orta Anadolu’da, Ege’de, Akdeniz’de, Trakya’da Türk milliyetçiliği olarak ortaya çıkıyor. Kürtlerin yaşadığı bölgelerde de, Kürt milliyetçi duyguları büyüyor.

Faşizm bugün her iki halkın en önemli zihniyeti. Bakmayın siz kardeşlik nakaratlarına, en ufak bir olayda faşizmin dilini her iki tarafta görmek mümkün. Herkes birbirini öldürmeye ve yok etmeye hazır. Her iki tarafın eğitimlileri ve işsizleri lümpen duygularla şiddeti tırmandırmaya hazırlar.

Türklerin polisi, askeri, yargısı, medyası, bürokrasisi, aydınları, cumhuriyetin vazgeçilmez ilkeleri ve dili var.

Kürtlerin ise devletin şiddetine karşı 30 yıldır şiddet uygulayan gerillaları var. 

Türkler polisine, askerine ve bulundukları yerlerde kalabalıklarına güveniyor. Kürtler ise dağdaki silahlı gücüne. Şehirlerde ise kendi kalabalıklarına. Birbirlerine benziyorlar. 

Yaşanılan her şey son 30 yılın travmasının sonucu

Geçtiğimiz günlerde benimde başıma Silivri’de yaşanan olayın farklı bir biçimi geldi.

Telefonda bir Kürt genç, bizi dağa kaldırmaktan, kendisinin Kürt olduğunu, gelip mekanımızı basmaktan söz ederken de ağza alınmayacak bir yığın küfürü de sıraladı.

Aynı küfürleri bizden yedikten sonra, adresimi, adımı ve soyadımı vererek kendisini beklediğimizi söyledik. En sonunda bizden özür dileyerek telefonunu kapattı.

Tanımadığı birine Kürt olduğundan dolayı, dağa kaldırmaktan söz eden, onu tehdit edebilecek hakkı kendinde gören karşıt bir milliyetçilik bu topraklarda büyüyor.

Bunu görmemek için kör olmak gerekiyor. Ancak bunun yaşanılan horlanmaya, ezilmeye, köylerinin yakılmasına, boşaltılmasına, yargısız infazlara, işkencelere, dilini özgürce konuşamaması, yok sayılmasına bir tepki olduğunu biliyorum.

Bunu bildiğim için yaşanılanları anlayabiliyorum. Yaşanılanları anlamak sorunu çözmüyor. Yaşadığımız son otuz yıllık tramvayı ortadan kaldırmıyor.
 

Ya hep beraber barışın dilini yada şiddetin dilini büyüteceğiz

 Sonuç olarak Kürt sorunu barışçı bir şekilde çözülemediğinde bugünkü derinden derine yaşanan ayrışma ve şiddetin dilinin öne çıkması gelecekte büyük bir felaketi getirecek. Bu felaket yaşadığımız 30 yıllık felakete benzemeyecek. Onun içindir ki, şiddetin dilini kullananlar, onun tırmandıranlar bir kez daha düşünmek zorunda. 

Şiddetin dilini büyüten koşulları ya barışın dilini büyüten koşullara dönüştüreceğiz yada hep beraber büyük bir şiddet sarmalına kapılacağız. Başka bir çözüm yok

Etiketler: 30 yıllık savaşkapitalist üretimKürtlermilliyetçiliktürkiye
Önceki Yazı

Sağlık Sigortası Ertelenmezse Ceza Gelecek

Sonraki Yazı

Ordu’dan da Bir Avcı Çıkar mı?

Ali TARAKÇI

Ali TARAKÇI

İlişkili Yazılar

Ali TARAKÇI

Twitter Vekillik Düşürdü!

28 Mart 2021
5k
Ali TARAKÇI

Şimdi Ayrılık Vakti… Yeni Bir Başlangıca Merhaba Diyebilmek İçin…

23 Şubat 2021
5k
Ali TARAKÇI

“Dünyanın en Devrimci ülkelerinden Birisi Olan Türkiye” En Devrimci Evladını mı Yedi?

09 Aralık 2020
5k
Ali TARAKÇI

Devletten Birazcık Akıl ve İzan Beklemek Nafile Bir Çaba mı?

02 Kasım 2020
5k
Sonraki Yazı

Ordu’dan da Bir Avcı Çıkar mı?

Bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Köşe Yazarları

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son

Zevzeklik

11 Nisan 2021

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

03 Nisan 2021

Kötülük Neden Unutulmaz?

02 Nisan 2021
Kuru İftira  ”Çamur At İzi Kalsın”

Kuru İftira ”Çamur At İzi Kalsın”

30 Mart 2021
En Şanssız

En Şanssız

11 Nisan 2021

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39

Cumhuriyet Halk Partisini Kapatabilirler mi?

15 Nisan 2021

Üslûb-u Beyân Aynıyla İnsan

15 Nisan 2021

Orucun Faydası ve Hikmetleri?

15 Nisan 2021

Halilülasyon Günlükleri 4 – Dengeler Dengesizdir

15 Nisan 2021

Evlere Hapsedilen Hayvanlar

15 Nisan 2021
Düşük Yağlı Diyet Testosteronu Azaltıyor

Düşük Yağlı Diyet Testosteronu Azaltıyor

15 Nisan 2021

Hoş Geldin Ramazan

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi

Ayın Kitabı

Ayın kitabı bölümünde yazarlarımızın kitaplarının yayınlanması için, her ay en az üç yazı yayınlamış ve yazılarının her birinin en az 50 tekil tıklama sayısına ulaşmış veya her bir yazısına en az 5 er portal üzerinde yorum almış olması gerekmektedir.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

YAZAR PORTAL

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Şiir

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Spor

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU | INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun? Kayıt ol

Yeni hesap oluştur!

Kayıt için aşağıdaki formları doldurun

Tum alanlar zorunludur Giriş yap

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap