Anadolu Kültür Sanat ve Mozaik Derneği Yönetimi olarak her yıl olduğu gibi, bu yılda 29 Ekim Cumhuriyetimizin kuruluşunun 95. Yıl dönümünü ulusça kutladık. Bu günde siz değerli dostlarımızla, Serhat Karsımızın Düşman işgalinden kurtuluşunun 98. Yıl dönümünü kutlamak üzere, bir araya gelmiş bulunmaktayız. Bu vesileyle, şahsım ve yönetim kurulu adına hoş geldiniz diyor, sevgiler saygılar sunuyorum.
Değerli dostlar, sizlerle Kars hakkında kısa bir tarihe yolculuk yapmak istiyorum. Kars adının kaynağı Karsaklardan gelmektedir. Kars, “Türkiye’deki en eski Türkçe il adı” olma unvanına sahiptir. Kars M.Ö. 5000 yıllarında HURİLER tarafından kurularak, 4000 yılına kadar bu milletin yönetiminde kalmıştır.
Daha sonra 4000 bin yılında Urartuların istilasına uğramış, MÖ. 665 yılına kadar Urartuların ergenliğinde kalmıştır. MÖ. 665 yılında bu egemenlik son bulunca, İskitler tarafında ele geçirilmiştir. İskitler Kars’ı MÖ. 145 yılına kadar yönetmişlerdir. Kars, MÖ: 145 yılından itibaren, Partlar’ın himayesi altına giriyor. Kars merkezli olarak, KARSAKLI BEYLİĞİ kurulmuş oluyor. Bu Beylik, MÖ. 145 yılından başlayarak M.S. 430. Yüzyılına kadar Kars’ta hüküm sürmüşlerdir. MS. 430 yılında Sasaniler’in istilasına uğrayan Kars, uzun süre Bizans ve Arap istilasına ve savaşlarına maruz kalmışlardır.
Kars, Sasaniler’den sonra 1071 Malazgirt savaşı sonrasında, Anadolu’da kurulan Selçuklu Devletinin egemenliğine girmiş oluyor. Selçuklu devletinin yıkılması sonucunda, 1200 yılında kısa bir süre sonra, 1239 yılında Moğolların istilasıyla, 1406 ya kadar Moğol İmparatorluğu tarafından yönetiliyor.
1406 yılından 1467 yılına kadar Karakoyunlu Devleti, 1467 den 1535’e kadar Akkoyunlu Devleti himayesinde kalıyor. 1535 yılında ise Osmanlı Devletinin genişleme döneminde Osmanlı Devleti topraklarına katılmış oluyor. Bu durum 1878 de sona eren, Osmanlı Devletinin balkanlarda başlatmış olduğu savaşın sonrasına kadar sürüyor. Bu savaşta Rusların balkanlara taraf çıkması sonucunda, yenilen Osmanlı devleti, hazinenin boş olması sonucu, Kars, Ardahan, Artvin ve Batum’u savaş tazminatı olarak veriliyor. Bu durum 1920 yılına kadar devam etmiş oluyor. 1917 de Bolşevik Devrimi sonucunda, Kars üç yıl Rusların konturu dışında kalınca, Ermeni ve Gürcü komitecilerin tehdidi altında kalıyor. Ermenilerin birçok köyü yakıp yıkıyor ve insanları öldürüp toplu mezara gömüyorlar. Hele hele Kars’ın Subatan Köyünde bütün kadın ve çocukları öldürüp topluca gömüyorlar. Bu durum yeni açılan Büyük Millet Meclisi Başkanı Mustafa Kemal’e haber edilmesi üzerine, Türkiye Büyük Millet Meclisinden Kars, Ardahan, Artvin ve Batum’un geri alınması yönünde, Erzurum’da Bulunan üçüncü ordu komutanı Kazım Karabekir’e harekete geçmesi bildiriliyor. Halit paşa Komutanlığında hareket eden ordumuz, 30 Ekim 1920’de Kars’ı ermeni mezaliminden kurtararak, Türk topraklarına katmış oluyor.
Böylece Kars, 42 yıllık esaretten kurtularak, yeni kurulacak olan Türkiye Cumhuriyeti devletinin Misak-ı Milli sınırları içine alınmış oluyor.
Değerli dostlar, birada sizlere Kars Cumhuriyetinin kuruluş çalışmaları hakkında düşüncelerimi arz etmek istiyorum. Ermeni ve Gürcü mezaliminden kurtulmak için, Karslılar önce Milli İslam Şurasını, daha sonra da Cenub-i Garb-i Kafkas hükümetlerini kurmuşlardır.
KARS CUMHURİYETİ Türkiye Cumhuriyeti kurulmadan öncesine rastlamaktadır. Kars Cumhuriyetin asıl adı, Cenubi Garbi Kafkas Hükümet-i Muvakkate-i Milliyesi’ydi. Yani Güneybatı Kafkasya Geçici Hükümeti olarak kurulmuştu. Ama Kars merkezli olduğu için ‘Kars Cumhuriyeti’ olarak anıldı. 1. Dünya Savaşı’nın sonlarına doğru Kafkasya’dan geri çekilme kararı alan Rusya ile 3 Mart 1918’de Brest-Litvosk anlaşması imzalandı. Anlaşmaya göre Rusya, Güneybatı Kafkasya’dan, Anadolu’da işgal etiği Kars, Ardahan, Artvin ve Batum’dan çekildi. Bu bölge de hukuki ve idari olarak boşluk doğmuş oldu. 9. Ordu Komutanı Yakup Şevki Paşa ve Kars Mutasarrıfı Hilmi Uran halkı örgütlemeye başladılar. Bölgesel de olsa yeni bir devlet kurulmalıydı. Ermeni ve Gürcü istilasına karşı vatanı korumak amacındaydılar ÖNCE MİLLİ ŞURA HÜKUMETİNİN kurulması için bir şura toplandı. Kepenekçi Emin Ağa ve Piroğlu Fahrettin Bey başkanlığında Milli İslam Şurası 17- 18 Ocak 1919 kuruldu.
29 Ocak 1919 tarihlerinde ise Dr. Esat Oktay Bey başkanlığında yapılan 2. kongrede Milli Şura Hükümeti de adını CGKHMM (Cenubi Garbi Kafkas Hükümet-i Muvakkate-i Milliyesi) olarak değiştirdi. Cumhurbaşkanlığına Cihangiroğlu İbrahim (Aydın) Bey getirilir. Resmi yayın organının adı Seda-i Millet gazetesiydi. 18 maddelik anayasa yapılarak yürürlüğe koyuldu. Kısa sürede devlet düzeyinde örgütlendiler. Ne var ki bu durum dış mihrakların hoşuna gitmedi. Fransa’nın yapmış olduğu bastırma hareketi sonrasında, üç aylık bir faaliyeti olan Kars Türk Cumhuriyetinin kapısına kilit vurdular, Cumhurbaşkanı ve beraberindeki heyeti bakanları ve heyeti temsilyeyi de tutuklanarak sürgüne gönderilmiş oldu. Böylece Kars Cumhuriyeti faaliyetine son vermiş oldu.
Değerli dostlar, sözlerimi Mustafa Kemal Destanı adlı şiirimle tamamlayarak, saygılarımı sunuyorum.
Mürsel ADIGÜZEL
Eğitimci Yazar- Şair