Şüphesiz ki, Cennet vatanın her yanı güzel ve yaşamaya değerdir. Şehit kanlarıyla Anadolu toprağını sulamış olan kahraman Türk Milleti bu yurtta yaşamayı herkesten daha çok hak ediyor!.. Tabiri yerindeyse: biz bu vatanı alın terimizle, göz nurumuzla ve şehit kanlarıyla kazandık. Bu vatanda yaşamak için çok bedel ödedik!.. Türk düşmanı hainler bunu çok iyi bellesinler.
Derdiyle dertlendiğimiz, çilesine talip olduğumuz bu cennet vatanın nimetlerinden yararlanma düşüncesi, Yozgatlının da dileğidir. Bugün geri kalmışlığı savunan ve devlete savaş açan illerden daha geri kalmış durumda bulunan Yozgat’ ta yaşıyor olmak çile ve ıstırap yüklü olmak demektir.
Dünyanın neresine giderseniz gidin mutlaka bir Yozgatlıyla karşılaşırsınız. Bu anlamda düşündüğümüzde göçün ana nedenlerinden birisinin de ilin geri kalmışlığını gösteriyoruz. Ekonomik kaygılar insanımıza acı bir memleket hasreti yaşatıyor. Yozgatlının kaderi göç ve gurbet olmamalıdır diyoruz.
Yozgat: varan toprağının kutlu bir parçası; kahraman ve yiğit insanların yaşadığı memleket; devletine sadık kişilerin barındığı bir vatan toprağıdır Yozgat. İhaneti bilmeyen, sadakati sonsuz olan, bu milletin değerlerine sahip çıkan kahraman insanların yaşadığı yurttur!..
Dünyanın neresine giderseniz gidin her yöresinde gariban bir Yozgatlıyla karşılaşırsınız. Yüreği vatan hasretiyle çarpan bir Yozgatlıyla buluşursunuz. Gurbet bizim kaderimiz olmuştur.
Bu şehrin sıkıntılarını biliyor, acılarıyla dertleniyor çilesine de talip oluyoruz. Bugün itibariyle Yozgat’ta artık günü kurtarmak zor. İnsanlar bedeninden, sağlığından ödün veriyorlar. Çile, sıkıntı, dert ve yoksulluk Yozgatlının kaderi olmamalı. Ekonomik döngü her geçen gün tersine dönmekte ve artık Yozgatlı kaderini ve rızkını başka memlekette aramanın telaş ve çabası içinde göçe zorlanmaktadır. İnsanlarda: “Yozgat’tan göçen kurtulur” anlayışı hakimdir.
İşsizlik oranın arttığı, gençlerinin boş gezdiği, esnafının borç batağına düştüğü, memurunun bankalara bağımlı hale geldiği şehirde, o ilin ekonomisi düzgün gidebilir mi? Siyasetçimiz, devlet adamımız var diye övündüğümüz bir dönemde devlet desteğinden ve yatırımlardan gereğince istifade edebilmenin çabası ve dileği içerisindeyiz! Bundan daha doğal bir dilek olur mu?
Terörle beslenen ve ihanetle bir şeyler koparmaya çalışan hainlere diyeceğimiz çok şey var!.. Evet; ihanetin peşinden koşanlar, bu milletin askerine, polisine vicdansızca kurşun sıkan hainlere destek olup kol kanat gerenler içimizde barınıyorsa, bundan hepimiz rahatsızlık duymalıyız. Terörden nemalananlara fırsat vermemeliyiz.
Siyasi ırkçılığı ve geri kalmışlığı kılıf kabul edip bunu terörle birleştirenler “ Kazandık, kazanacağız” diye seviniyorlar. Böyle bir konumda ne yazık ki: Yozgat’ın gençleri boş ve işsiz geziyor ve şehir boşalıyor. Biz değil Yozgatlı olmayanlar soruyor: “Bu memleketin siyasetçisi bürokratı yok mu? “ diye. Ever, var, var!..
Çilenin, ıstırabın, çaresizliğin ve garibanlığın destanını yazmış olan bu şehirden göçenler “Gurbet hasreti “ ile yanıp tutuşuyor! Çaresizlik ve sahipsizlik Yozgat’ın, Yozgatlının kaderi olmamalı. Diyoruz ki: birilerinin vatanımıza ihanetle kazanmış olduğu hakkı, Yozgatlı şerefiyle haysiyetiyle, şanıyla ve vatana bağlılıklarıyla çoktan hak etmişlerdir!..
Sizce siyaseten de Yozgatlı bu desteği, teşviki ve devlet yatırımını hak etmiyor mu? Cevabınız” evetse” işte biz de o devlet desteğini talep ediyoruz… Yozgat İç Anadolu’n merkezi ve en gözde şehri konumundadır. Şuanki konumu ise maalesef bölgenin en garip, en fakir ve en geri kalmış şehri görünümünde!.. Yozgat ve Yozgatlı bunu hak ediyor mu? Hayır asla !..