Ülkemizde bir insan ölünce minarede o kişinin ölümünü duyuran duanın minarede okunmasına sela denilir. Sela okunduktan sonra hemen ölen kişinin ismi söylenir.
29.06.2010 tarihli Resmi Gazete’ de 100.000 tonluk canlı hayvan ithalat kararının yayınlanması ile hayvancılığımızın SELA’ sı okundu. Ve ismi söylendi: Hayvancılık Öldü! Arkasından Sela’ yı okuyan müezzin veya imam el-fatiha der. Biz selayı duyduk, dinledik ama el fatiha demeye dilimiz varmıyor, çünkü ölen biziz. Ölen 800 bin kişi! Ve bu sayının dört ile çarpımını oluşturan aile fertleridir. Öldüğümüze inanamadığımızdan dilimiz fatihaya gitmiyor ve şaşkınlıktan dilimiz tutuluyor!
Nisanda alınan et ithalat kararında etler, canlı hayvanlar gelmeden et fiyatları düşüyor denilip sevinilmeye başlanınca ekonomik besi ağırlığına gelmemiş hayvanların kesime getirildiği EBK Genel Müdür’ ü tarafından itiraf edilmişti.
28 Haziran tarihli ‘’ Önümüzdeki Haftalar da Buzağılar da Kesilecek!’’ başlıklı yazımızda da olabilecek ithalat kararında da artık buzağılarında önümüzdeki haftalarda kesime gönderileceğini yazmıştık.
‘’ Süt İnekçiliğini kim yapıyor’’ başlıklı yazımızı yayına tam koymak üzere iken içimdeki bir hisle Resmi Gazete’ ye baktığımda;
GTİP ( Gümrük tarife istatistik pozisyonu)’ nun 01.02.90 numarası, Diğerleri faslından 100.000 ton Et Balık Kurumu’ na ithal yetkisi vermişti. O yazımı yayınlamak yerine bu haberi değerlendirmek durumunda kaldım!
Ne demekti bu diğerleri faslı: Kesilmiş et ve dondurulmuş et haricindeki canlı hayvanlar! Yani EBK önceki yapmış olduğu ithalatlardakinin benzeri aldığı yetki ile kasaplık canlı hayvan ve dişi düve sığır getirebilecek.
Nisan ayında alınan yetki de yukarıdaki faslın aynısı ve ilaveten kesilmiş ve dondurulmuş et miktarı 7500 ton yetkisini kamuoyunun ithal kesilmiş ve dondurulmuş et için oluşacak tüketici tepkisinden kullanmadı. 7500 ton kesilmiş et ve dondurulmuş et ithal etmeyip 01.02.90 faslından canlı kasaplık hayvan ithal etmeye başlamıştı, arkasından besi hayvanı ithal ihalesi yapmıştı.
100.000 tonluk aldığı yeni yetki kasaplık canlı hayvanı ( 300 kğ ve üzeri) , besiye çekilebilecek canlı ağırlıkta (80-160kğ), dişi düve ( doğurmamış düve) ithalat yetkisini almış durumdadır.
Yaklaşan Ramazan ayı anonsları ve referandum nedeniyle hayvancılığın selası okundu.
Peki EBK dişi düve mi getirecek yoksa kasaplık canlı hayvan mı getirecek. Yaklaşan Ramazan ve seçim nedeniyle kasaplık canlı hayvan ihalelerini yapacak.
100.000 tonun tamamının ihalesini yapmayıp, peyderpey yapacak. Piyasanın ateşine bakacaklar. Ama yanılacaklar! Nasıl mı ?
Nisan’ da 14 TL’ye gelen karkas et fiyatları et ithal kararını takiben 12,5 TL’ ye düşüp geçtiğimiz hafta tekrar 14 TL bandına tekrar gelmişti. İşte bu yüzden 16000 ton canlı hayvan ithalatının et fiyatlarındaki ateşin düşmediğini gören iktidar şimdi aynı hatayı daha büyük bir şekilde 100.000 ton olarak uygulamayı 29.06.2010 tarihindeki resmi gazetede başlattı. Kararın uygulanma süresi 30.12.2010 da bitecek!Bunu hatırlattıktan sonra olacakları sıralıyoruz: 100.000 tonluk paritler halinde ihalaeleri başlayınca iç piyasada karkas et fiyatları geri 12,5 TL’ ye, hatta ihaleler 20’ şer binlik partiler halinde yapıldığı takdirde 11 TL’ ye inebilecektir.
Tüketicilerimiz geçici olarak sevindirileceklerdir. Ya sonrası? İtahalattaki tonaj bitince büyük bir şahlanışla tekrar karkas et fiyatı yükselecek. 100 bin tonun kaç günlük tüketimi karşılayacağı gibi olabilecek yorumlar önemli değil. Hayvancılık sektörümüzdeki oluşacak paniğin yaratacağı erken kesimler ve bu işle işle uğraşanları terk ettireceği çok önemlidir.
Besicler ellerindekini çıkarınca tekrar besi hayvanı toplamaya cesaret edmeyecek: istikrarsız bir canlı hayvan fiyatında kim cesaret eder de eline ateşi alır, kim riske girer, kimse girmez.
Yıllarca Sınır Komşularımızdan kaçak getirilen canlı hayvanlar iç piyasamızdaki canlı hayvanların ve etlerin fiyatlarını baskı altında tuttu. Bu sınır komşularımızda canlı hayvan azalınca kaçak et girişi durdu! Şimdi resmi kanallardan canlı hayvan ithalatına başladık.
Şimdi bizim ülkemizin resmen canlı hayvan ithal ettiği ülkelerdeki hayvan sayısı sınırsız olmadığının farkına varılmalıdır. Sadece bizim ülkemiz değil daha düne kadar bizden et ithal eden ülkelerde, bize kaçak canlı hayvan gönderen sınır ülkelerimiz de şimdi bizim canlı hayvan ithali yaptığımız ülkelerden ithalat yapmakta ve sonuç olarak beş yıl-on yıl sonra tüm Dünya’ da et ve canlı hayvan fiyatları yükselecektir. Beş yıl sonra veya on yıl sonra ülkemizin başında olacak iktidar veya iktidarlar ‘’ ne yapalım et ve canlı hayvan fiyatları tüm Dünya’ da artı’’ gerekçesine sığınacaklardır. Veya << Hayvancılıkta Enkaz devraldık >> diyebilecekleri çare de olmayacaktır.
100.000 tonluk et ithalat kararı ile ekonomik besi ağırlığına gelmemiş hayvanların hatta 6-7 aylık buzağıların da kesime gönderilmesi paniğini yaşayacağız. Besiye çekilecek canlı hayvan kalmayacak!
Hayvancılığımız tarihin karanlığına gömülecek.
Bu ne paniktir ki 100.000 tonluk canlı hayvan ithalatına karar veriliyor.
İthalatla tüketiclere bugün için ucuz et yedirebilirisiniz. Ya bu 100.000 ton bitince ne yapacaksınız. Maalesef biz söyleyelim. Ortada hayvancılık kalmayacağı için ithalata devam edilecek. Canlı hayvan ithalatı artık ülkemiz için kaçınılmaz kader olacak!
Bu ithalat durmalı, Hayvancılıkta Acil Eylem Planı hazırlanarak kamuoyuna açıklanmalıdır.
http://groups.google.com.tr/group/cigsutureticileri
Yerli besi et satan kasaplar oluşsun ve kapılarına bu dükkanda yerli besi hayvanların eti satılıyor diye tabelalar asılsın . BİZler de terc
ihimizi ona göre yapalım ithal et almayalım ve aldırmayalım alan yerlerde yemek yemiyelim .
Çapar bey,
hayvanların cenaze namazı nerde hangi namazdan sonra, kaç hayvan öldü?
🙂 katılmaya çalışırız. Allah rahmet eylesin çok iyi hayvandılar. süt alırdık,severdik,ot verirdik, etini yerdik,derisinden kemer yapardık…valla bizden çok işe yarıyordular… Allah gani gani rahmet eylesin… ben hakkımı helal ediyorum da acaba onlar bana hakkını helal edecek mi?
🙂
selamlar,
ahmet uzun