Siyasette eleştiri ve kendi siyasetlerini anlatmak yerine, hakaret etme, bir alışkanlık haline geldi.
Her şeyden önce eleştirel bir aklın da olduğunu söylemeliyiz.
Eleştiri yeteneği bilgi gerektirdiği gibi, eleştirdiğiniz kişi ve kurumu
da iyi tanımanızı gerektirir.
Anayasa değişikliği için 16 Nisan’da halk oylamasına gideceğiz.
MHP sözcülerinde, AKP yandaşı küçük gazetecilerde, hakaret etme ihtiyacının çok yükseldiğine şahit oluyoruz.
Televizyon koltuklarına oturmuşlar, önüne gelene alçak, hain, terörist, şapşal, pislik, dangalak, haysiyetsiz, kanlı aydınlık gibi hakaret sözcüklerini hiç hicap duymadan ifade ediyorlar.
Erdoğan’ın himmetine sığınmanın dışında, yapacak hiçbir şeyi kalmayan Devlet Bahçeli, şimdi de siyaset yapmanın yolu olarak, Doğu Perinçek’e hakaret etmeyi seçmiş.
Biz, Anaya Değişikliği için halk oylamasına gidiyoruz, seçime gitmiyoruz. Bahçeli kendisi için kurtuluş yolu olarak, Doğu Perinçek’e hakaret etmeyi ana siyaset olarak belirlemiş.
Konumuz; Halk oylaması, sen Anayasa’daki değişiklikleri savunacağına hamaset ve hakaretten başka bir şey yamıyorsun…
Tabanını tutamayan Bahçelinin, hamaset ve hakaretten başka yapabileceği bir şeyin kalmadığı anlaşılıyor.
Hamasetle siyaset; somut çözümler üretemeyenlerin işidir.
Hamaset, hakaret kabiliyetini geliştirir.
21. Yüz yıldayız, hamaset değil aklın ve aklın ürettiği çözümler çağındayız.
Hamasette somut bilgiye ihtiyaç yoktur. Hikâyeler yeterlidir.
Bahçeli’den şimdiye kadar, finans, ekonomi, dolar, dış dünya, yenidünya dengeleri, günlük hayatın içinde cereyan eden hususlar gibi, hiçbir somut ifade, ya da çözüme dair bir şey duymadık. Varsa yoksa hamaset ve hakaret.
Türkiye’yi savunan bir yurt dışı gezisi bile yapmayan muhalefetten hamaset dışında ne beklenir ki…
Bilimsellikten uzak, çözüm içermeyen hamaset dolu hikayeler Türk insanın karnını doyurmuyor.
Bahçeli’nin, somut ve içeriği olan konuşmaları, 16 Nisan’dan sonra öğreneceğine kanaatim tamdır.
Bülent Esinoğlu
bulentesinoglu@gmail.com
İktidar konusu o kadar karmaşık ve geniş bir konudur ki, uğruna üniversiteler ve fakülteler açılmıştır....
Amerika’nın geleceği ile ilgili hem Amerika’da hem de dünya genelinde tahminler yapılıyor. Bu tahminleri iki ana kategoriye...
Her şeyi istila eden medya politikayı da medyatikleştirince, politika artık politika olmaktan çıktı. Her şeyin sanallaştığı, fotokopileştiği...
Siyaset bilimciler, iktidar tanımı üzerinde hiçbir zaman anlaşamadılar. A’nın B’ye yapmak istemediğini yaptırması; bir kimsenin diğeri...
Toplumsal eşitsizliğin ürettiği, bir bedelin olduğunu hepimiz biliriz, ama yok sayarak hayat yaşarız. Oysa eşitsizlik,...