Zamanın bilmem hangi noktasından beridir ,bir başörtü sorunudur gidiyor.Dinimizde başka bir emir olmadığı için! kadınlarımızın başındaki örtüyü kendimize sorun edindik .“ Bir insanın akıllı olmasına birşey dediğimiz yok. Yeter ki; aklını başkalarına kabul ettirmeye çalışmasın. “Eflatun
Bir labirentti düşünün bir noktadan bakıyor, ama bir türlü aynı yere gelemiyorsunuz .Çünkü her yön birbirine bağımlı ve aynı yere çıkıyor.Başörtü sorunu labirent gibi ,politikacılarımıza eğlence oldu çıktı.Meydanlarda bu halkı İslamın örtünme emriyle, kendilerine oy vermeye davet ettiler.Bıkmadılar…Öyle görünüyor ki bıkmayacaklar da.
Sağcısından solcusuna ,inananından inanmayanına;herkesin konuştuğu ve tek konu başörtüsü.
Yıllarca başörtülü kadınları sokaklara döküp, din adına oy toplatarak sömürenler,kadının yerini ve değerini yeni anlamaya başladılar.Bir taraftan “80 anayasası mı desem !Evren paşa anayası mı desem !”kadının özgür iradesini elinden alana ve ilim yolunu kapatan kanunları yüzünden, bu ülke çok çekmedi mi..
Yıllardır sokaklara dökülen bu insanları, gencecik gönülleri mağdur etmediler mi…
Hayatımızda öylesine konular değişmek ve yenilenmek adına bizleri bekliyor ki. Lakin bencil ve
kendinden emin politikacılarımız yüzünden, kimlik kriziyle kıvranıyoruz.
Demokrasi den bahsedip, insanların kimliklerine karışmak ve onlara ilim yolunu kapatmak hangi ülkenin anayasasında var bilmiyorum.Yıllardır burada okuyamayan akıllı ve zeki kızlarımızı ,başka milletlerin üniversitelerine hapsetmek nasıl bir zihniyet.
“İki şeye hakkım olduğuna karar verdim: Özgürlük ve ölüm. Birine sahip olamazsam ötekini isterim çünkü hiç kimse beni canlı tutsak edemez. Harriet Tumban”
İnandığı gibi yaşamak isteyen bir kız çocuğunu sokaklara döküp ,başörtüyü siyasete alet ediyorsunuz demekte, ayrı bir gaflet.
Sağ partilerin hiç çekinmeden , bu kız çocukları kullanarak yaptığı siyaset hala gözümüzün önünde.Sol partiler de kapılarından bile geçirmiyorlardı.
Bakıyorum! CHP çarşaf açılımına Deniz Baykal ‘la start verirken,Kılıçdaroğlu’la da başörtüsü meselesini ele almaya başladı.
Biz gelirsek bu sorun kalmayacak diyen , Kılıçdaroğlun’a kahkalarla gülmek istiyorum.Ama bir taraftan da ,içimdeki gözyaşları dinmiyor.Yazıklar olsun! yetmedi mi bu insanların üzerinden yapılan sömürü.
“Aç Tavuk Düşünde Darı Ambarı Görürmüş” ( Türk AtaSözü
Sizde oturdunuz o koltukta ,sizde yönetimde kaç sene kaldınız.O kızlar sokaklara döküldüklerinde ,tartaklandıklarında,okullardan atıldıklarında,derslere alınmadıklarında kim vardı bu ülkenin başında.
Tiksiniyorum bu siyaset denilen yalan girdabından.Bu sorun bitecekmiş, inanmıyorum.Yeni yasalarla bir kısır döngü yaşamayız ,inşallah! diyorum.Ben başörtü yüzünden okuluna devam edemeyen arkadaşlarımın ,direncini ve gözyaşlarını unutamam.
Babamın, aç Aysun başını dediği o günleri unutamam.Sabaha kadar ağladığım,o karanlık geceyi aydınlığa ,çevirebilir misin? sayın Kılıçdaroğlu.Herkes derse girerken ,bizlere başımızı açmamız için zorla ,imzalatılmaya çalışan o kağıtları şimdi yırt atsana Kılıçdaroğlu..
Adınızı vurgulayarak yazıyorum neden mii.?Yeter diye bağıramıyorum!yazarken bile hala aynı hiddetle yazıyorum çünkü.Yarıda kalan eğitimlerin ,kapılarda polisle karşılanan bu ülkenin incilerinin hesabını nerde vereceksiniz.
Diplomalarımızı almaya gittiğimizde, ktü kapısında koca otobüsten indirilen, iki başörtülü öğrenciydik ,arkadaşımla ben.Evet bende ,o mağdurlardan biriyim ve samimiyetinize inanmıyorum.
“Doğruluk sonsuzluğun güneşidir. Nasıl olsa doğar. “Wendell Phillips
Yazıklar olsun! örtüyü bez parçasıymış gibi lanse edenlere,
Yazıklar olsun !örtüyle siyaset yapanlara,
Yazıklar olsun! ilmin akılda değil de ,örtü altında olduğunu düşünenlere.
“Cehaletle deha arasındaki gerçek fark nedir biliyor musunuz? Dehanın sınırları var cehaletinse hiçbir sınırı yoktur.” Whoopi Goldberg
Din üzerinden siyaset yapmaktan vazgeçin efendiler..Din sömürüsünü ve emperyalizmi ,bırakın artık koltuk paşaları..Kuran sizin değil, bir dünyanın kitabı.Adınız ne olursa olsun ,bu ülkenin insanını kandırmaktan vazgeçin..
Doğuda kızlar okula deyip ,ülkede üniversitelere örtülü kızlar giremez pankartlarını asmak ne büyük cahillik..
Açın !kapılarınızı artık örtülü yıldızlara,
Açın! kapılarınızı ilim irfan sahibi kızlara,
Onların gözyaşları sizi boğmadan ve bedduaları sizi tutmadan ,susun artık .
“Lafın anlayana! Anlatabildiklerim, yaşabildiklerimin sadece çeyreği ;sizin anlayabileceğiniz ,kalbiminizin anlayacağından öteye geçmez “ aysun gül..
Selam ve dua ilee.
Ben neye inandım bu ülke’de biliyor musun Aysun Hanım?
İki türlü insan var.
Bunlardan biri: her şeye alet olan,”bu nedir ?”diye sormadan ve poh pohlayamaya balıklama atyalan zavallılar.
Bunlar kim mi ?
Söyleyim:
-Akılını dumura uğratmış ve hatta öldürmüş aşırı milliyetçiler.
-Akıllarını kalplerindeki vijdanlarına onaylatmayan aşırı dindarlar.
Ülkem deki ikinci insan tipi de:Bunların gereksiz heyecanlarını bilip,bu kişileri maskara maymun gibi kullanan,onları küçük şeylerle sokaklara dökmesini bilen, Ülkemin kaymağını yiyen üst tabaka.
Bak Aysun Hanım,bu ikinci guruptaki üst kaymaklı tabaka ne yarap biliyor musun ?
Diyelim silah kaçakçılığı yapacaklar,yada petrol kaçıracaklar,belki eroin geçirecekler gümrüklerden.
İşte bu kişilerin ellerinde ,bürokratından tutun askerine,polisine,gazetesine hatta milletvekili ve bakanlarına kadar herkes var.
Br bakmışsın,güneşli bir sabah, üniversitenin kapısına iki polis koymuşlar.
Polis :”dur geçemessiniz “diyor baş örtülü kıza.
-“neden” ,”ne oldu” kısa paniğinin ardından o gün kimse derse alınmaz.
Sonra ne mi olur ?
Bir bakmışsın Abdi İpekçi Parkı’nın önünden başlayan öğrenci ayaklanması,taa bakanlıklara kadar uzanmış.
Marşlar.
Bağırmalar.
Nutuklar.
ben önde bağırıyorum korteje:
-Yapmayın adamlar silah kaçırıyorlar,Yada milletin aleyhine bir anlaşma yapılıyor,yada eroin kaçıracaklar.
-Girin dersleirnize başınızı açın.
Ne mi oluyor üç gün sonra?
O bahsettyiğim işler halledildkten üç gün sonra,polisin görevi bitiyor ve öğrenciler yine başörtülü derse giriyorlar.
Zaten bir sorun yoktuki
Nasıl olsa bir daha ki sefere “baş örtüsü ayıp olur artık,yuh artık ,bu kadar da milletin gözünün içine baka baka olmaz artık ,utanırız !”deyip yine söylüyorum,bir dahaki sefere şehit cenazelerini kullanırız diyerek.Ellerini “çakkk”ederek ayrılıyorlar okuldan .
Vesselam