Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Mehmet Salih ÖZALP

Emperyalizmin Ortadoğu Kumarı

Mehmet Salih Özalp Yazar Mehmet Salih Özalp
22 Ağustos 2013
Mehmet Salih ÖZALP
0
400
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Emperyalizm kavramı içi boş, heryerde kullanılabilen, masalımsı bir kavramdır. Yanı sıra gerçeklik payı yüksek, toplumsal bir olgudur. Türk-SoL’unun ve Kemalizm’in kendince dizayn ettiği Emperyalizm kavramı masalımsıdır. ve toplumsallığı olmayan bir meyandadır. Bunu detaylıca ortaya koymak ve tartışmak için, uzunca bir çalışmaya ve farklı bir başlık altında detaylandırmaya ihtiyaç vardır. Şu bir gerçektir ki, Emperyalizmin kıblesi paradır. Emperyalizmin ahlakı da, dini de, imanı da paradır

Bu nedenle ahlak olarak pragmatizm denen faydacı ahlakı esas alır. Böylece denilebilir ki, her insan emperyalist ahlakın kurbanıdır. Buna Solcular başta olmak üzere; Kültürel Emperyalizm olan Sovyet Sosyalizmi dahildir. Zira Sovyet Sosyalizminin anası da Batı Kapitalizmidir. Bu kavram kargaşasını daha fazla deşmeden; Emperyalizm ve Kapitalizmin temelde toplumsal, kültürel, ahlaki, felsefi birçok temeli olduğunu vurgulayarak, olayın siyasi kısmına değinmek isterim.

Batı Emperyalizmine göre hepimiz alt-kültürü temsil ederiz. Onlar ise üst-kültür olarak tasarlanan “Helen Kültürünün” devamı olan Yüksek Demokrasi ve Liberal Ekonomi standartını yakalayan, yüksek kültürün temsilcileridir. Bu nedenle hepimiz “geri toplum” olarak algılanırız. Hiçbirimiz bu kültürü henüz yaşamaya layık değiliz. Kendilerine alternatif olarak gördükleri Sosyalist Blog en büyük düşmandır… Çünkü kendi içlerinden çıkmış, ekonomik alternatif sunan, doğu kaynaklı bir kuram olmakla birlikte, kültürü Batı tarafından kanalize edilen devlet eksenli bir yapıdır.

Buna rağmen Sosyalizm her zaman tehlikelidir. Çünkü Batı Kültürünün en büyük temeli serbest piyasaya dayanan kapitalizm/liberalizm olan sermaye hakkıdır. Sosyalist Blog 1990’lara doğru çöküşe girdiği zaman, ona ekonomik hiçbir alternatif yoktu… İslam dahil hiçbir ekonomik engel yoktu. Ancak İslam’ın kültürel, hukuki açıklamaları, ideolojik perspektifi ciddi bir engeldir Emperyalizm için. ABD’nin İslamla fikri mücadelesi sürmekle beraber; ideolojik, siyasi, kültürel her yönden saldırısı doğal olarak gelişecekti. Başta “parçala, böl, yönet” taktiğinde gelişen emperyalist kuşatma, daha sonra çıkmaza girecekti. Nitekim temelleri medeniyetler çatışması olan bu proje başarılı olmuyordu. Irak, Afganistan örneğinde ABD büyük yenilgi yaşayarak umutsuzca çekilmiştir.

Yanı sıra ABD’ Parlementosunun “kısa vadeli mücadele” olarak ifade ettiği bu mücadelenin, “uzun vadeli” süreci yeni başlayacaktır. Bu nedenle “çatıştır, savaştır, birini destekle ve başar” taktiğinde karar kılacaktır daha sonra. Birçok yanlış analizin bütün darbeleri emperyalist darbe olarak nitelemesi yanlıştır. Örneğin Adnan Menderes darbesi saf Kemalist bir darbedir. Ancak takip eden 12 Eylül Darbesi tümüyle Emperyalizmin Sosyalizm ile açık savaşıdır. Yine takip eden 28-Şubat ve Radikal İslamla mücadele taktiği İslamla mücadelesinin bir ürünüdür. İran’ı merkeze alan Emperyalist mücadele için Türkiye bir engel değildir. Bunu bilmek istemeyenler olabilir tabi. Ancak ABD’nin tüm savaşı İran’a dönük gelişmiştir.

Saddam’ın şahsında İran’a savaş açarak en büyük ayrıştırma, çatıştırma, kapıştırma operasyonu başlamıştır. Esası ise Şii-Sünni kavgası ekseninde İslamcılığı mahküm etmek olmuştur. Nitekim o dönemde Kürdleri İran’a karşı kullanmak isteyen ABD umduğunu bulamamış ve Halepçe’yi kapsayan Enfal denen katliama imza atmış, bizzat Saddam’a kimyasal silah temin ederek Kürdleri sindirmeye çalışmıştır. Yine PKK’yi ha bire İran’a karşı ve bir piyon gibi kullanmak isteyen ABD’nin istekleri başarısız olmuş, Mossad’ın eliyle Apo’yu Türkiye’ye teslim ederek, kendince PKK’yi tarafına çekmeye çalışmış ve başarısız olmuştur. Yanı sıra her zaman Kürd kartını da kayıp etmek istemeyen bir emperyalist irade de vardır. Bunu da bir kenara yazalım.

Kürdleri ne destekle, ne kayıp et; ama her zaman bir şekilde kullanabileyim mantığıyla hareket etmişler ve büyük hayal kırıklıkları yaşamışlardır. Şii-Sünni kavgasının en yoğun şekilde ortaya çıkacağını tahmin edilemeyen “Arap Baharı” muamması ise, kaç yıl geçtikten sonra, Emperyalist kuşatma olduğu iyice ortaya çıkmıştır. Buna kaos teorisi denilebilir. Evet, kaos; Emperyalizm kumar oynuyor!

“Ilımlı İslam” üzerimde konuşacak olursak; her zaman anlaşılmayan, sıkça tekrar edilen bir kavram olmasına rağmen, kimse tarafından doğru-düzgün anlatılmaya ama bir gerçek olan bir projedir. Bu projenin temeli, uysal müslüman üzerine kuruludur. Evinde namazını kıl, kandillerini kutla, demokrasiyi kabul et ama kanunen islamı kabul etme. Herşeye evet ama şeriata hayır. Görünüşte her insanın, daha doğrusu her solcunun, kemalistin, yurtseverin veya laikin karşı çıkmaması gerekn bir şeydir bu. Sonuçta yüzyıldır kemalistler böyle bir müslüman istiyorlardı. Ama gel gör ki, bütün insanlar “ılımlı islam” denince karşı çıkarlar. Konu Ilımlı İslam değildir elbette, konu müslümanın nasıl müslüman olacağı değil; insanlardaki mücadele ve devrim ruhunun bir şekilde kanalize edilmesi, camilere kapatılarak, ortadoğu halklarının umutsuzca Amerika’nın uygulamalarını meşru bilmesi ve çatışma ortamına bilmeden girmesidir.

ABD’nin Ortadoğu’da istemiş olduğu yeni politika, özünde Amerika Demokratlarının bir politikasıdır. Cumhuriyetçilerin savaşçı, vahşi kapitalist saldırıları; ABD’nin dış politikasını uzun vadede zedelediği için; ABD’nin derin eller, Obama’nın şahsında daha farklı bir düzeyde sürdürmek istedi. Turkiye’ ABD’nin her zaman üssüdür. Rusya’ya karşı, Sosyalizme karşı; Kore’de ve 12 Eylül’de en aktif biçimde Türkiye’yi üs olarak kullanbilmiştir. 90’lardan sonra Refah Partisini kullanmak istemiş, lakin Erbakan bu görevi yapamayacağı için, 28 Şubat ile tasfiye edilmiştir.

Aslında Erbakan ABD için tehlikeli değildi. Sadece kullanışlı bir isim değildi. ABD’nin derin politikasının farkında olan -zamanın İstabbul Belediye Başakanı Tayyip Erdoğan, kendisini -adeta ABD’ye sunmuştur. Bütün tavırlarıyla, ABD’nin isteklerini gıdıklayarak Başbakan olana kadar, kendisine müsaade edilmesini sağlamış; ve artık ABD’nin işine yaramayan Kemalist Ordu’nun kuşatılmasını sağlayabilmiştir. Kemalizm ABD için tehlike değildir. Hatta ABD’nin tam da istediği bir modeldir. Ancak, ABD’nin Ortadoğu hayalleri için, Kemalizm nört damardır. O yüzden ABD için Ilımlı İslam projesini, Radikalizme karşı kullanabilecek bir akım lazım olacaktı ki, Erdoğan cambaz tavırlarıyla bu tabeplerini en iyi şekilde karşılamayı garantileyebilmiştir. Gerek Radikalizm ile askeri operasyonlarda, gerekse fikri operasyonlarda; Tayyip ve onun yumuşak kanadı Cemaat en aktif biçimde çalışmışlardır.

Türkiye’nin simasında görülen Osmanlıcılık, ABD için büyük bir fırsattı… Bu fırsatı Mevlanacı, Cemaatçı, Ilıman İslamcı kanat üzerinde yürütmesi muazzam bir başarı olacaktı… Oysa ABD’nin ulusal güvenliğini ön plana çıkarıp, sadece Ulusal davranması; Avrupa Ülkeleri için uzun vadede pek anlam ifade etmemektedir. Örneğin, Avrupa ile ABD Ortadoğu ile mücadele noktasında farklı düşünmekteler. Avrupa için Ilıman İslam ile Radikal İslam arasında büyük farklar yoktur. Ilıman İslamın takkıye ile yaklaştığını, en ufak fırsatında büyük bir sıçramayla Radikalleşebileceğini biliyorlar.

Hatta İsrail bile bu görüştedir… Bu nedenle Avrupa ile İsrail’in Ortadoğu projesi temelde savaşa dayanır… Savaştır, çatıştır ve idare et… Ortadoğu’da ne kadar savaş o kadar para; ne kadar çatışma o kadar güç kaybı formülünde birleşiyorlar. Nitekim Avrupa’nın “Gezi Parkı” veya “Gazi Parkı” örneğinde Erdoğan’a göz dağı vermesi anlaşılırdır. Gezi Parkı’nın insani, sosyolojik ve “iç siyasete” dönük siyasi yönü ayrı bir değerlendirme olmakla birlikte; Avrupa’nın ısrarla arka çıkması, desteklemesi, hatta Türkiye’yi kaosa sürükleyecek düzeye vardırması manidardır. Burada Erdoğan’ın boyunu aşan işlere kalkışmaması gerektiğinin anlamını taşıyan bir mesaj gördük… ABD’nin Mısır’da “İhvan-ı Müslim’in”i başa getirmesi de ayrı meseledir. Çünkü Mısır Ordusu zaten ABD Ordusudur. Tüm mali, ekonomik zemini onların elindedir. Orada Mursi’nin başa getirilmesi bir deneme süreciydi.

Hatta o süreçte Erdoğan özenle Mısır’a gidip, onlara “Laiklik kötü birşey değildir” vermişti, Mısırlılar ise şiddetle karşı çıkmışlardı… Türkiye üzerinden hiçbir yere Ilımlı İslam fikriyatını götüremeyeceğini anlayan ABD, Ilımlı İslam projesinden tümüyle vazgeçip, darbeyi bizzat yaparak ve katılarak yönetmiştir. Mısır’da bir darbe olmuşsa, bundan ABD’nin haberinin olmadığını düşünmek saflıktır, çünkü o Ordu ABD’nin ordusudur. Görünüşte Mısır ordusudur, ama esasta bütün komutanları dahil, mali kaynakları ABD tarafından sağlanır.

Şimdiye kadar gelişen süreci kısaca değerlendirdik. Peki, ama bu çok uzun bir konudur. Örneğin Suriye, Tunus, Kibya, Suudi Arabistan, Irak, Kürtler ve Ortadoğu’da süren Emperyalizmi kumarı çok derindir. Aslında sanıldığı kadarı, Emperyalizm yönetmiyor, kumar oynuyor! Kayıp edebilir de… Eğer halklar arasında ciddi bir proje gelişirse, ki emareler öyle görünüyor, Emperyalizm Ortadoğu’yu kayıp eder. Peki, ama Batı Emperyalizm kayıp eder; ama yanı sıra diğer uçta duran farklı bir Emperyalizm vardır. O da Kültürel Emperyalizmin takipçisi olan Rusya-Çin Bloğunun Emperyalizmidir. Bunu da ayrı değerlendirmek, çözümlemek ve tartışmak gerekir.
Zend Mazdek
www.mazdek.com

Paylaş
Etiketler: Emperyalizm kavramıKültürel EmperyalizminRusya-Çintakipçisi olan
Önceki Yazı

İttifaklar dağılırken

Sonraki Yazı

AK Parti ve Yerel Seçimler

Mehmet Salih Özalp

Mehmet Salih Özalp

İlişkili Yazılar

Hristiyanlığın Kurucusu: Saint Paul/Pavlus (Tarsuslu Saul)
Din ve Ahlak

Hristiyanlığın Kurucusu: Saint Paul/Pavlus (Tarsuslu Saul)

30 Aralık 2023
5.1k
Çocuk Gelişimi

Çağdaş Dünyanın “Çocuk Tanımı” ve “Çıkmazları”

21 Temmuz 2022
5k
Edebiyat & Sanat

Temel Alfabeler

21 Haziran 2022
5k
Mehmet Salih ÖZALP

Türk Tarihi Üzerine Notlar

16 Haziran 2022
5k
Sonraki Yazı

AK Parti ve Yerel Seçimler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap