Ama atanarak göreve gelmiş bütün yetkililer yüz kızartıcı bir fiil işlemedikleri sürece genellikle görevlerinden edilmeyip en kötü ihtimalle bir şekilde görev yerleri değiştiriliyor.Bundan başka ceza sı olmadığı düşünülen Atanarak üst düzeyde devleti temsil edenler neden ya da kimden çekinirler..!
Şehir mi köy mü sorusunu ve yaşananları, kısaca özetlemek gerekirse ANA-KADI misali erinde ve sonunda kabak, dün olduğu gibi bugünde dönüp dolanıp yine ahır ve kümes pisliğinden, başıboş köpek ve kedilerden, kanalizasyon kokularından ve sebep olduğu çirkin görüntü kirliliğinden muzdarip olan sorumluluk sahibi vatandaşların başına patladı. Böyle giderse yine sade vatandaşların başına patlayacak!
Günümüze kadar yaşanan bu ve benzeri olaylardan çıkan Acı ama gerçek şu ki “Burası Türkiye” diyenler boşuna dememişler. Çünkü yaşanan onlarca olumsuzluklara, vurdumduymazlıklara ve kanunsuzluklara dur demek için gece gündüz demeden çıkarılan onlarca kanun, yine kimler için çıkarılmış ise onların aleyhine değil, lehinde kullanılmıştır ve aksi olmadığı müddetçe kullanılmaya devam edilecektir.
Günümüze kadar ve halen, yaşanan acı gerçeklerden çıkan ortak sonuca göre ” böyle gelmiş, böyle gider ”yanlış anlayışı ağır basıyor olsa da, bunun külliyen yanlış olduğunu bilmek. Ve bu yanlışlığa akıl yoluyla dur demek, yaşamını sorumluluk duygusuyla sürdüren ve sürdürme eğiliminde olan akıl izan sahibi seçilmiş ve atanmışlar ile toplum önderleri başta olmak üzere özellikle günümüz insanlarında bağımlılık yaratarak şehir ve köyün birbirine karışmasına vesile olan toplu iletişim aracı görsel, işitsel ve yazılı medya’ya düşer ve düşmektedir diyor, saygılar sunuyorum.
Ahmet Yenin
Burası Köy mü,Şehir mi?(4)
