“İsrail Türkiye’de olduğu kadar İsrail’de güçlü değil”
(Yalçın KÜÇÜK-ERGENEKONCU-AKADEMİSYEN-AYDIN!)
Hakan FİDAN MİT Müsteşarı olduğu haftalardı; İsrail bizim derin mihraklarımızla birleşip Hakan Bey hakkında olmadık bir karalama
kampanyaları başlatmıştı. Yok, Hakan Fidan İslamcıymış, yok, İran’a yakınmış, yok, Efkan Âlâ ile yakınmış, yok, F. Gülen’in adamıymış ve kardeşi onun himayesindeymiş…
Neyse,
İsrail İsrailliğini yapıyor dedik, önemsemedik. Gerçi o günlerde “MOSSAD Aranan Suçluyu Buldu” başlıklı bir yazı kaleme almış ve izahatta bulunmuştum. Ama bizim yargıya ne oluyor anlayamadım!? Anlayamadım dediysem de siz anladığımı anlayın. Neden anlamadığımı açılarken de nasıl anladığımı anlarsınız.
Bu ülkenin MİT’i bugüne kadar her türlü yasa dışı, hukuk dışı iş ve oynaşta birinci sırada yer alıyordu. Nereden bildiğimi soranlara bazı örnekler vereceğim, acele edilmesin.
“MİT bizatihi örgüt kurup, her türlü cinayete sebebiyet veriyordu”
“MİT katilleri saklıyor, koruyordu”
“MİT adam kaçırır, fidye alır, sonra teslim ediyordu”
“MİT kadın ticareti yapıyor ve uyuşturucusunu da bunlar üzerinden sevk ediyordu…” Bunlar yıllardır basının yazdıkları ve kitaplara konu olan fiilleri MİT’in.
Ama,
Bir Allah’ın savcı/yargıç kulu çıkıp da ne oluyoruz deme yiğitliğini göstermedi… Hani, bir olsa, iki olsa neyse ama yıllarca gırtlağını değil, boyunu bin metre geçen pisliklerin dibinde debelenen MİT’i sorgulama gereği duyma, ama MİT’i vatandaşını gammazlayan bir kurum olmaktan çıkaran Müsteşarı –sadece kan dursun diye başlattığı girişimlerden dolayı- Hakan FİDAN’ı yanına diğer iki eski MİT’çiyi de katarak ifadeye çağır sonra buna da hukuk de…
Adama sorarlar;
“Devleti rutin dışına çıkaran”lar rutin dışı hangi eylemler ve icraatlarda bulundular?
Hukuk adamı olan önce “devlet rutin dışına çıkar” sözünü söyleyenden hesap sorar;
Ne demek devlet rutin dışına çıkar?
Devletin rutin dışı eylemleri hangileridir?
Bu eylemlerle kaç ocak yıkılmıştır, diye hesap sorması gerekirdi hukukun. Ancak gelin görün ki bugüne kadar bir tek tane sorgulama yapılmamıştır.
MİT’in kan damarlarını kesen müsteşarına gelince pek çok teamülü yerle bir et…
Bir de bu tür durumlarda Başsavcı haberdar edilir, bu her zaman böyleydi. Ayrıca başbakan izin vermeden muhakemat-i memurin yasası gereğince Hakan FİDAN’ın ifadeye çağrılması mümkün değildi. Demek ki başbakan müsteşarına güveniyor ve yargıya sorun çıkarmayı düşünmemiştir.
Ancak, bütün bunlara rağmen sayın başbakanın Hakan Beye güvendiğini söylemesinin bir payı olduğunu düşünüyorum. Eğer “karşı darbe” olduğu kesinleşirse bu direkt sayın ERDOĞAN’ın şahsıyla alakalı olur.
Anlayacağınız konunun MİT’in eski görevlileri ile ilgili olması kuvvetle muhtemel diyenleri ciddiye almamak gerek.
Her ne olursa olsun;
Yargının bütün bu fırtınadan kamuoyunun beklentilerini karşılayacak bir sonuca varması mümkün görünmemektedir ve bu haliyle yargı ciddi itibar kaybına uğrayacak.
İnanıyorum ki,
Son durum aydınlık yarınlara aralanan kapıyı biraz daha açacaktır.
Ya savcı haddini aşmışsa o da onu bu yola sevk edenler de bedelini ödeyecek.
Twitter: @AhmetAY_
