Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Çarşamba, Aralık 17, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Ertuğrul ERDOĞAN

Haklarımızı Biliyor muyuz?

Ertuğrul ERDOĞAN Yazar Ertuğrul ERDOĞAN
08 Aralık 2011
Ertuğrul ERDOĞAN
0
400
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Dünya’da ve Türkiye’de şu satırları okumaya başladığınız saniyelerde bile, kim bilir ne ilginç olaylar, kavgalar ve en kötüsü de ölümler meydana geliyordur.

Belki de sinsi bir köşede canlı bir bombanın bedeniyle birlikte parçalanması sırasında meydana gelecek onlarca masum,  çocuklu ve ihtiyar bedenlerin parçalanmasını televizyonlardan ürkerek izleyeceğiz.

Her yıl 10 Aralık’ta hep birlikte “ İnsan Hakları” gününü kutluyoruz. Sabahın erken saatlerinden itibaren medya’dan,  günün önemine ait bir sürü süslü sözcükleri algıladığınızda, ardından gelecek insan ihlallerini de yine üzüntüyle izliyoruz.

Hakların nasıl çıktığını ve hangi mücadelelerle kazanıldığını tarih sayfalarından çoğunuz okumuşunuzdur. Erkekler günü olmadığına göre, isterseniz önce kadınlar gününden başlayalım; Her yıl 8 Mart geldiğinde tüm kadınlara   “gününüz kutlu olsun” derken, duyarlı erkekler ise, kırmızı karanfilin barışını sevdiklerine sunmanın mutluluğunu yaşarlar.  8 Mart 1857’ de Amerika’nın New York şehrinde, tekstilde çalışan kadınlar, düşük ücrete, çalışma saatlerine ve insanlık dışı çalışma koşullarını protesto ederek, “ Kadınlar Günü”nün dünyada yayılmasını sağlamışlardır.  Peki, 21. yüzyıla girdiğimiz dünyamızda.  Kadınlar için kullandığımız  “Cennet Anaların Ayakları Altındadır”  deyimini söylerken, onların çantalarını kapıp,  üç kuruş para için yerlerde sürüklenmelerine, töre cinayetlerine kurban etmeye, okullara göndermemekle cahil bırakmaya, içki, hovardalık ve kumar yüzünden çocukları ile birlikte ekonominin kıskacına atmaya, istemedikleri evlilikleri yaşatma hakkını nereden alıyoruz dersiniz? Onların “ Kadınlar Günü” nü kutlarken, biz erkekler niçin duyarsız oluruz. Bunu hep düşünmüşümdür.

Türkiye’de halen on tane kadın sığınma evi ile birlikte on bir adet yardım merkezi sizce yukarıda bahsettiğim olaylarla karşı karşıya kalan kadınlarımıza yeter mi dersiniz?  AB’nin ilerleme raporundaki kıstasa göre;  her 7500 kadın ve kız çocuğu için bir sığınma evinin açılmasının gerektiği belirtilirken, bu rakamın ülkemizdeki azlığına dikkat çekiliyor.

Gerek ekonomik çöküntüler, gerekse şehirleşmenin getirdiği zorluklar veya diğer etkenlerle kadınların %30’unun kocası, % 10’u babası, %3,4’ü de kocaları tarafından para karşılığı ilişkiye girdikleri ve her 350 kadından birisinin de fuhuş batağına doğru kaydığı, en kötüsü de, bu kadınların % 63,4’ünün resmi nikâhlı, % 12,2’sinin imam nikâhlı oldukları, bu sektörde dönen para miktarının da 3–4 milyar dolar arasında olduğu araştırılmış.

Haklar demiştim. Biz insanlar öylesine hak çeşitleri yaratmışız ki, bundan hayvanlar bile nasibini almıştır. İnsan,  Kadın, Çocuk, Hasta, Hekim, Tüketici, Üretici, İşçi, Memur, İşveren ve daha nice sayamadığımız haklar.  Peki, bunların çoğalmasındaki en önemli etken nedir dersiniz?  Sanırım öncelikli olarak, insanların egoistliği, ‘kefenin cebi yok’  denmesine rağmen, doymak bilmez mal varlığı edinme hırsı,  paylaşamama özelliği, kıskançlık,  birbirleri üzerinden para ve mevkii kazanma hırsı, insanlar arasındaki hak dengesini de alt üst etmeye yetmiştir.  Dürüst olmayan esnaflar tarafından kandırılan tüketiciler hemen bir araya gelerek derneklerini kurup, kanunları kendi lehine çevirmesini bilmişler.  İşçiler, emeklerini çaldırmamak, çalışma koşullarını düzeltmek ve ücretlerinin adil olması için kurmuşlar sendikalarını   (aralarında parçalansalar bile)   işverenlerinin karşısına daha güçlü çıkmak istemişler.  İşverenler?  Onlarda aşağı mı kalır? Hemen kurmuşlar derneklerini ve geçirmişler Meclisten lokavt kanunu dengelemişler hak terazisini.

Çocuklarımız?  Hangi çocuğumuzun haklarından haberi vardır ki?  Çocuğu ağladı diye duvara çarpan ve cesedi ortadan kaldırmak için ormanlık arazi de kurtlara bırakan cani babanın ve onun işbirlikçisi annenin,   daha cinselliği bilmeyen on yedi aylık bebeğe tecavüz eden vahşi yaratıkların yaptığı bu pisliklere hangi hak yasaları dur diyecek?  Bu da meçhul bir soru olsa gerek.  Çocuk haklarını bizler yasa olarak çocuklarımıza sunmadık mı?  Öyleyse onların savaşta bombalardan ve mayınlardan parçalanmalarına,  tinere alışmalarına,  cadde ortalarında üç kuruş için canlarını hızlı giden arabaların önüne atmalarına,  dilendirilmelerine ve tecavüzlerine neden engel olamıyoruz?

Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 58. maddesi içinde,  en önemli madde  “İnsanın  Yaşama Hakkı” dır. Fakat yakın zamanda dinlediğim bir haberde BM’nin raporuna göre savaşta ölen sivillerin sayısı 4000’i aşmış.  Sizlere ülkemizde meydana gelen suç oranları hakkında birkaç istatistik vermek istiyorum.

  • 1990 yıllarında normal seyreden suç oranları 1993 yılında ikiye katlanmış,
  • Mala karşı işlenen suçlar %48,  cinayetler %25, asayiş % 38 ve bir yılda sabıkalıların sayısı 500 bine ulaşmış. Bu suçların % 50’si 25 yaşın altında ve % 90’ı erkek ve çocuk suçluları arasında da artış meydana geldiği tespit edilmiştir.

Toplumun bireyleri olarak, suç oranlarının artması karşısında bizler neler yapıyoruz? Sanırım hep birlikte gün geçtikçe artan suçluların yaptıklarını medyada izliyor ve duyarsızca “ Ahh! Vahhh! Yazık oldu!”  gibi sözcüklerle kendimizi kandırmaktan başka ne yapıyoruz ki?

Haydi, hep birlikte sivrisineği yok etmek için bataklığı hep birlikte kurutmanın mücadelesini vermeye ve  “ Bana dokunmayan yılan bin yaşasın” sözcüğünü sözlüklerden silmeye var mısınız? Öyleyse hep birlikte kışa girmeden kış uykusuna yatmayalım.

Sağlıcakla kalınız…

Paylaş
Etiketler: çocukinsankadınkadın sığınma eviMeclisten lokavt kanunu
Önceki Yazı

Stratejik Yalanlar

Sonraki Yazı

ROJ TV, Gören Gözlere Kel’i Gösteremiyor

Ertuğrul ERDOĞAN

Ertuğrul ERDOĞAN

İlişkili Yazılar

Edebiyat

Miğfere Küçük Yumruk

14 Nisan 2022
5k
Ertuğrul ERDOĞAN

Nare

16 Şubat 2022
5k
Ertuğrul ERDOĞAN

Âdem İle Havva’nın Kemikleri Sızlamaz mı?

01 Şubat 2022
5k
Edebiyat

Âdem İli Havva’nın Kemikleri Sızlamaz mı?

20 Ocak 2022
5k
Sonraki Yazı

ROJ TV, Gören Gözlere Kel’i Gösteremiyor

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Yıllardır Süren Arazi Davası

Yıllardır Süren Arazi Davası

17 Aralık 2025
Karagöl

Karagöl

17 Aralık 2025
Bugünün Sorunları Geleceğin Ülküleri

Türkiye ve Doğu Sorunu

17 Aralık 2025
“Karşılaştırılabilirlik Yeknesaklık Değildir” Finansal Raporlamada Kavramsal Bir İnceleme

Hukuki Uyuşmazlıklarda Algı Yönetimi ve Somut Delil Yükümlülüğü Arasındaki Kavramsal Çatışma

16 Aralık 2025
Göz Gördü Gönül Katlanmadı

Sitenin Efendisi

16 Aralık 2025
Kokusuz Güzlerin de Tadı Yok

Kokusuz Güzlerin de Tadı Yok

16 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarımız, Sedayi ALTUN’dan,

“Bir Eğitim Yolcusu” adlı güzel bir eser. Yazarımızın eseri, yine bir yazarımız ve Karadeniz Şairler ve Yazarlar Derneği yönetim kurulu üyemizin sahibi olduğu Ateş Yayınlarından çıkmıştır. Kendilerini kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap