Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Pazar, Aralık 7, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Ertuğrul ERDOĞAN

Mor Gözdeki Hüzün

Ertuğrul ERDOĞAN Yazar Ertuğrul ERDOĞAN
30 Temmuz 2011
Ertuğrul ERDOĞAN
0
400
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Kamyon, motorun zorlamaları arasında şehre girdiğinde hava karanlık ve şehrin sokakları boştu. Bekir, kitlenmiş ayakları ve korku dolu vücudunu arabadan dışarıya saldığında, uyuşan bacaklarıyla olduğu yerde belli süre öylece kala kaldı. Şoföre el salladığında kamyon çoktan uzaklaşmıştı. Yaşadıklarına anlam vermeye çalışıyordu. Evini özlediği gülümsemesinden belliydi. Üşümüşlük arasında zorda olsa kapıyı sessizce açtı. İçerinin havasızlığı rahatsız ettiğinde doğruca pencereye yöneldi. Sabahın temiz havasını içeri davet edip, çocuğunun ısrarına dayanamayıp evine geri dönen karısının yattığı odaya yöneldi. Kapıda öylece durup, bir süre karısını seyretti. İçinden “Ne kadar da masum uyuyor, hiçbir şeyden haberi yok” düşüncesiyle üstünü çıkartıp Rezzan’ın tenine yaklaştırdığında her tarafı buz kesmişti. Karısına iyice sokulup, soğuk ayaklarını sıcak ayaklarına değdirdi. Karısı istemeyerek de olsa uzaklaştı. Yorgun gözler uykuya daldığında, güneşin ışıkları da perdenin arasından süzülmeye başlıyordu…

Karısı yine her sabah olduğu gibi gergin uyandı. Yanında yatana baktığında göz çapakları görmesini engelledi. Yarım yamalak kocasına bakıp, ağzını kokladığında, “Hayret içki kokmuyor “ diye sevindi. Açık olan eşinin üstünü örtüp, mutfağa geçti. Çaydanlığın altına suyu koyup, ocağın başında bir süre gerildi. Birkaç jimnastik hareketle miskinliğini attığında kemiklerini biraz olsun rahatlattı. ‘Servisi kaçırmayayım’ diye hızlandı. Çocuğunu da okula hazırlayıp, her zamanki gibi otobüsteki yerini aldı.

Bekir, öğlen ezanı okunurken gözünü açtığında evde kimse yoktu. Mutfağa gitti. “ Allah Allah! Hiç başım dönmezdi, neler oluyor bana?” tedirginliği ile buzdolabını açtı. Dolapta her zaman gördüğü içkisini bu kez göremedi. İçmekle içmemek ikilemi arasında kaldı. Uzun süre bekledi. ‘Sinirlerimi yatıştırmam lazım’ diyerek dışarı çıktı. Büfeden aldığı rakısıyla salona yürüdü. Henüz içmeden tekrar sendelemesine yine aldırış etmedi. Onca olayların ardından yaşadıklarım kolay değil, belki de tansiyondandır’ diyerek karnını doyurmak istedi. Ekmek sepetinden aldığı kuru ekmeğine zeytini katık etti. Koltuğa geçip, kırdığı kumandayla televizyonu açtı. Ekranda beliren ‘kadın programları’na kızdı. Tekrar tuşlara dokunduğunda, şarkıların namesinde öylece kaldı. Bardağına boşalttığı rakıyı susuz kafasına dikti. Bir şey hissetmedi. İkinci bardağı içtiğinde, içinin ısındığını ancak anladı. Zeynep’i düşündü. Beyni deprem gecesinin felaketi gibi darmadağındı. Şişe boşaldığında Bekir’in gözleri kızılca, vücudu ise alev alevdi.

Rezzan, eve döndüğünde yorgundu. Kocasını her zamanki koltuğunda uyuşuk gördü. Yüzünü buruşturup;

“Uzun zamandır nerdeydin? Aklına şimdi mi geldik?”

“Sana hesap mı vereceğim?” Rezzan, korkuyu bir kenara bırakıp, “Zıkkımı yine mi başladın? Hani bıraktığını söylemiştin!” dediğinde içinin titrediğini hissetti. İçinden “Büyükler hiç de iyilik yapmadı. “Neden barıştım ki? Değişen ne oldu ki?” sorularını geçirdiğinde kocasının “Bana hala kızgın mısın?” sözüne yanıt vermedi. Rezzan için kocası, artık yüreğinden uçmuştu. Hiç oralı olmadan üstünü değiştirip, mutfakta yemeğini hazırladı. Bekir, sertleşen çatal sesiyle,

“ Rezzan ya bugün hep başım döndü!” Karısı,

“ Dönmese şaşardım zaten!”

“ Öyle içkiden değil, bu farklı bir dönmeydi.” Rezzan, mutfaktan elinde kızartma maşasıyla birlikte salona geldi,

“ Baksana şişenin dibini bulmuşsun, tabiî ki başın dönecek!”

“ İnan ki öylesi dönme değil, eve geldiğimde sarhoş değildim. Yataktan kalktım, birkaç kez başım döndü. Sendeleyip düşecektim” Rezzan ‘Keşke düşüp de geberseydin!’ mırıldanmasıyla mutfağa geçtiğinde, oğlu da kapıda ayakkabılarını çıkartıyordu. Annesine;

“ Babam yine mi içti?”

“ Maalesef oğlum, bu gece bize yine rahat yok”

“ Bıktım artık babamın içkisinden! Derslerime kendimi veremiyorum! Bu gidişle sınıfta kalacağım!”

“ Sen kafana takma kuzum. Hadi geç odana da üstünü değiştir. Sana sevdiğin köfteyi kızartıyorum.”

“ Allah yaşadık! Çoktandır yemiyordum, nasılda özledim!”

Bekir, yerinden doğrulup oğlunun odasına yöneldiğinde, yine sendeledi. Can’ın odasının kapısında el yardımıyla ayakta zor duruyordu.

“ Baba ne zaman bırakacaksın bu içkiyi” Bekir, öfkeyle,

“ Benim içkime bakacağına otur da derslerine bak zibidi!” diye bağırdı. Oğlu ise cevap vermeden başı önünde dersleriyle ilgileniyordu.

Gece lambasının loş ışığı odayı belli belirsiz aydınlatıyordu. İçkinin kokusu odayı sarmıştı. Rezzan kocasına nefretle bakıp, uykuya daldığında saatte gecenin üçüydü. Bekir, her sabahki gibi yine yalnızdı. Yatağından doğrulduğunda gözlerinin önünde bir şeylerin uçuştuğuna aldırış etmedi. Kafasının balon gibi şiştiğini hissedip, ağrısını gidermek için bir kadeh içmek için mutfağa gittiğinde, sendelemesi farklıydı. İçinden “Allah Allah sarhoşluğum bu saatlerde geçerdi. Hayırdır!” demeden kendini alamadı. Duvara tutunarak güçlükle mutfağa geçti. Şişeyi kavramak istediğinde beceremedi. “Yoksa bana bir şeyler mi oluyor ?” sorusu kafasına dank etti. “Şimdi şuracıkta bayılsam, beni kim kurtarır?” korkusu içini büsbütün sardı. Eline aldığı şişeyi tekrar yerine koyup, banyoya geçmek istedi. Yürüyüşündeki yalpalamayı bir kez kafasına taktı. “ Ama sarhoş değilim ki” sorgulamasıyla çişini yapıp tekrar salona sallanarak geçti. Koltuğa oturduğunda başının dönmesi gittikçe artıyordu. Aldırış etmemeye çalışsa da, içine giren korkuya bir kez yenikti. Koltukta oturamayacağını anladığında yer değiştirip kanepeye geçti. Baş dönmesinin geçmesini gözlerini kapatarak gidermeye çalıştı. Bir an olsun rahatlamıştı ki telefonun sesiyle irkildi…

devamını kitabım çıktığında okunması dileği ile…

Paylaş
Etiketler: Mor Gözdeki Hüzün
Önceki Yazı

Kıdem Tazminatı Fonunda İşçiler 10 Yılı İstemiyor

Sonraki Yazı

Uyanan Mağdurun Sitesi

Ertuğrul ERDOĞAN

Ertuğrul ERDOĞAN

İlişkili Yazılar

Edebiyat

Miğfere Küçük Yumruk

14 Nisan 2022
5k
Ertuğrul ERDOĞAN

Nare

16 Şubat 2022
5k
Ertuğrul ERDOĞAN

Âdem İle Havva’nın Kemikleri Sızlamaz mı?

01 Şubat 2022
5k
Edebiyat

Âdem İli Havva’nın Kemikleri Sızlamaz mı?

20 Ocak 2022
5k
Sonraki Yazı

Uyanan Mağdurun Sitesi

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Biz Ne Güne Duruyoruz Burada

Angarya Değil Bu İş

07 Aralık 2025
Göz Gördü Gönül Katlanmadı

Eller Taşın Altında

07 Aralık 2025
Bebeğim

Bebeğim

06 Aralık 2025
Güvenlik Görevlisi

Güvenlik Görevlisi

06 Aralık 2025
Aklımda Bir Ses Var

Aklımda Bir Ses Var

06 Aralık 2025
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap