Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cumartesi, Aralık 6, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Mehmet Salih ÖZALP

Üç Tanrıyı Birleştirme Çabaları

Mehmet Salih Özalp Yazar Mehmet Salih Özalp
05 Aralık 2010
Mehmet Salih ÖZALP
0
401
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Dinlerin oluştuğu ortamları bilmeden, onların asıl kökenlerini de çözemeyiz. Söz konusu Hıristiyanlık da bu dinlerden biridir. Hıristiyan kavramı bizzat İsa’nın sözlerin de yoktur. Antakyalı Saul’dan sonra bu kavram Hıristiyan literatüründe yer alır. Mısır, Roma, Yunan, Hint ve benzeri yörelerde antik çağlarda üç tanrı inançları vardı. Örneğin Hindularda “Brahma-Şiva-Vişnu” inancı vardır, hala sürüyor. Yine Mısır’da “Hermes-Horus-Orus” vardı. Üçlü tanrı inancı Sümerlerde de görülür. Yine Sümerlerden Arabistan’a geçen üç tanrı “Lat-Uzza-Menat” inancı İslamiyet’in geldiği döneme kadar mevcuttu.  Hıristiyanlığın geliştiği ve çıktığı dönem bu dönem olduğu için, doğal olarak üç tanrı “Baba-Kutsal Ruh-İsa Mesih” şekline evirilmiştir. Yoksa indi İsa gökten inip ben sizlere yeni taslak getirdim hadi uygulayın demedi.

Gerçi Kilise daha önceki üç tanrı inançlarını şeytanın imtihan amaçlı icat ettiğini söylerler, ancak bu iddia bilimsel açıdan mümkün değildir. Üç Tanrı inancı Hıristiyanlar tarafından tevil edilmiyor da değildir. Özelikle Mezopotamya dinlerinden Zerdüştçülükteki “Ahura Mazda” tek tanrıcı inancın yönlendirici ve kıskandırıcı gücü ile olmalı ki; Yahudiliğin kabile tanrısı ile Hıristiyanlığın üç ayrı tanrı parçası birleşip bir oluyor. İslam’ın kelam tartışmaları, İslam’ın ateşli monoteist kimliğinin de Hıristiyanlığın aşırı tevile kaçmasına neden olmuştur.

Sizlere şimdi desem ki; 1+1+1= kaç eder? Muhtemelen bu soruya “3” sayısı dışında verilebilecek başka cevap yoktur. Farklı cevap veren olsa da belki şaka amaçlı der. Oysa kilise yüzyıllardan beri bu şakayı sürdürüyor. Yani 1+1+1= yine “1” Doğrusu tıpkı Nurcular gibi Hıristiyanlar da yeni Hıristiyan adaylara bazı teşbihler/kıyaslar yaparlar. Örneğin Güneş-Parıltı-Aydınlık üç ayrı şeydir ancak öz birdir.   Müsaade ederseniz bu konuyu mantık açısından değerlendireyim.

Rasyonalite-Mantık açısından üç ayrı şeyin bir olması mümkün değildir. Bunu salt dışımızdaki doğadan değil aklımızda şekillenen geometrik, sayısal işaretlerden de anlayabiliriz. Hiç parçaları ve evreni düşünmeyin ve gözünüzü kapatın: “1” sayısını düşünün! Beyninizde/aklınızda bir şey demektir. İki; iki ayrı şey demektir. Bu iki şey birbirine karışabilir veya ayrılabilir ama madden olarak ayrıdır. Tıpkı hidrojen ile oksijenin ayrı elementler olduğu gibi. Bunlar birleşip su olabilirler ama özde yine ayrı elementlerdir. Biri kalkıp 1 hidrojen, 1 oksijen, 1 helyum = 1 oksijen açmazı gibi; üç tanrıyı bir potada birleştirmekte imkânsızdır. Çünkü teolojiye göre tanrı başsız ve sonsuzdur. Tanrı güneş gibi uzakta ise burada ne vardır? İşte o yüzden güneş veya boyut gibi benzetmeler teslisi kurtaramaz. Eğer üç diyorsanız bu “üç” ayrı şey demektir. Varsayalım bunlar boyut olsun. Yine üç tane boyut sonsuzdan beri vardır ki buda imkânsızdır.

Özetle üç şeyin bir olması veya iki şeyin bir şeyin yansıması yoktur. Eğer iki bağımsız şey ise, o iki bağımsız başka bir şeyin yansıması da olamaz sadece birleşim ve karşım olabilir. Aslında teslis tıpkı üç tanrıyı birbirine yamalayıp birleştirme gibi bir şeydir.

Sizin arkadaşınızın karnına biri bıçak saplamışsa, siz, o bıçağı boynunuza asar mısınız? Sizin babanızı bıçakla öldüren birinin, bıçağını, babanızın anısını yaşatmak için taşımanız sizlere nasıl bir duygu verir? Gelgelelim İsa’nın çarmıhına… Eğer İsa çarmıha gerilmişse, bugün haçın, Hıristiyanlığın simgesi olması ve her Hıristiyan’ın boynuna taktığı haç neyi simgeliyor? Acaba İsa’nın ölümüne neden olan bir şeyi ve düşmanın silahını, kendi simgeleri yapmaları ne kadar mantıklı, bunu varsın Hıristiyan inanırlar düşünsün. 

İncil metinlerine göre günah âdem ile dünyaya bulaşmış ve âdemin yükünü bütün insanlık çekiyor! Tevrat’ta da bu vardır. Hıristiyanlık inancına göre biri dünyaya gelince günahkârdır. Onun vaftiz olması gerekir ve günahı itiraf edip tanrının krallığına öyle girmesi gerekir.

Küçücük bir çocuğun ne günahı olabilir? Mantık ve bilimi bir yana bırakalım; doğal bir gözle bakalım “masumiyet nedir?” bana masum denilince çocuklar anımsanır. Peki, nasıl hiç adam öldürmemiş, günah işlememiş, faiz yememiş ve insanlara zülüm etmemiş bir çocuk günahkâr olabilir? Bir haydut dünyanın pisliğini işleyip bir tövbede her şeyi siliniyor, ancak çocuk dünyaya gelirken bile günahkâr! Maniheist iken Hıristiyan olan Saunt Augustinus, İtiraflarında, çocukların günahları zorluğunu kurtarmaya çalışırken şöyle bir örnek verir: “ben küçükken annemin memelerine ağzımı götürüyordum bu ayıptır”. Akıl, fikir ve hiçbir şeyden habersiz tamamıyla iç gücüsel yaşamla hayata bakan bir çocuk günahkâr ise, o zaman yeryüzünde ne kadar hayvan-canlı var ise hepsi günahkârdır. Hıristiyanlığın başka bir katı kuralı ise “kadın-erkek” evlenmesini kutsal saymasıdır.

Bir kadın kendini bir erkeğe, bir erkek de kendini bir kadına hayatı boyunca teslim etmek zorunda mıdır? Sonsuz aşk güzeldir, ancak, hayatın gerçekleri vardır. İnsan eğer başka birine âşık olursa, evlendikten sonra eşiyle cehennem hayatı yaşıyorsa bunların boşanması günah mıdır?

Hıristiyanlığın “Tanrı Sevgidir” sözüne aldanıp Hıristiyanlığı özel sayanlara şunu sormak gerekir; “sevgili tanrınız niye insanı böyle bir dünyaya attı? Ve niye âdemin o yasak ağaçtan yemesini sağladı? Hayatı boyunca işkence ve zulümle geçiren biri, tanrıya inanmaz ise, onu direk sonsuz cehenneme gönderen bir tanrı nasıl sevgi tanrısı olabilir?”  Üstelik sevgi nedir? Sevgi diyorsanız, Sümer’de aşk tanrıları bile vardı. Şimdi şu sevgi sözcüğüyle övünmeye niye bu kadar böbürlenmeye de gerek yoktur. Biri kalkıp ben politeistim, Afrodit aşk tanrımdır, adalet, su ve bir sürü tanrım vardır, derse ne diyeceksiniz?  Sizi haklı çıkaran ve tanrınızın sevgi sıfatını diğer tanrılardan ayıran özeliği ne olacaktır? Üstelik madem tanrı yücedir ve üstündür onun insan seviyesine inip onu sevmesi duygusal bir canlı ilişkisi yaşaması mantıklımıdır? İslam’ın tanrısı insanlara yüce bir yerden seslenerek “rahmet”liyim diyor. Sizce sevgi ile rahmet, hangisi tanrı için daha yakışırdır?

İsa Mesih’e kral diyorsunuz, gerektiği yerde de mangalda kül bırakmadan, Hz. Muhammed’in kılıç ile İslam’ı yaydığını düşünüyorsunuz. Kral kavramı sizin için neyi ifade ediyor? Hz. Muhammed “Ben Tanrının hükmü için kılıç kaldırıyorum” İsa ise Yahudi mabetlerini yıkarken “ben tanrının krallığı için yapıyorum” diyordu. Ben burada eleştiriden çok birilerini eleştirirken kendinizi unuttuğunuzu zan ediyorum. Gece gündüz dinleri “hoşgörüsüzlük, kılıç, kin, sömürü” ile suçlayan Ateistlerimiz; tek bir eleştiri kaldıramıyorlar

 Eleştiriyi kaldıran düşünce değil insan olur. Bir dini yerden yere vururken bile gelen eleştirileri bir çırpıda sansürleyen, kin kusan ve dinlere kin besleyen bir militan ateist ile aranızda ki fark nedir? Militan Ateistlerin görüşünde ve çıkışında hoşgörü vardır. Ancak hayatın gerçekleri karşısında nasıllar, birde ona bakmak gerekir. Ahlak evrenseldir. Kimse kimseyi kayırmasın. Eğer İsa roma imparatorluğuna sahip olsaydı, onun da Hz. Muhammed gibi kılıçları olsaydı o zaman belli olacaktı. Üstelik daha kılıçları olmadan “ben sizlere barışı değil, kılıcı getiriyorum”( Matta 10/34–35) diyordu.     

Saygılarımla…

Paylaş
Etiketler: Afrodit aşk tanrımdırbilimHıristiyanlıkİsa Mesih’e kralKüçücük bir çocuğun ne günahı olabilirMantıkMilitan AteistlerTanrı Sevgisi
Önceki Yazı

Köyü Olanlar ve Olmayanlar

Sonraki Yazı

Başkent Fahişeleri!

Mehmet Salih Özalp

Mehmet Salih Özalp

İlişkili Yazılar

Hristiyanlığın Kurucusu: Saint Paul/Pavlus (Tarsuslu Saul)
Din ve Ahlak

Hristiyanlığın Kurucusu: Saint Paul/Pavlus (Tarsuslu Saul)

30 Aralık 2023
5.1k
Çocuk Gelişimi

Çağdaş Dünyanın “Çocuk Tanımı” ve “Çıkmazları”

21 Temmuz 2022
5k
Edebiyat & Sanat

Temel Alfabeler

21 Haziran 2022
5k
Mehmet Salih ÖZALP

Türk Tarihi Üzerine Notlar

16 Haziran 2022
5k
Sonraki Yazı

Başkent Fahişeleri!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Bebeğim

Bebeğim

06 Aralık 2025
Güvenlik Görevlisi

Güvenlik Görevlisi

06 Aralık 2025
Aklımda Bir Ses Var

Aklımda Bir Ses Var

06 Aralık 2025
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap