Bugün bayram.. Eski tadı kalmasa da, bayram eşi, dostu, akrabayı unutmamanın gerektiği en anlamlı gündür.
Ancak bir de özürlülerimiz var. Her daim hatırlamamız gereken özürlülerimiz. Anamız, babamız, kardeşimiz, yeğenimiz, tanıdığımız ve tanımadığımız özürlüler.Maalesef toplum olarak özürlülerin yaşamını kolaylaştırmak, onları yaşamın ve çalışma hayatının içine çekmekte başarılı değiliz.
Bugün hem özürlüleri hatırlamanızı, hem de özellikle düşük gelirli ailelerde bakım güçlüğü çekilen özürlü ailelerine evde bakım parası alabilmelerini hatırlatmak istedik.
Her ne ad altında olursa olsun her türlü gelirleri toplamı esas alınmak suretiyle; kendilerine ait veya bakmakla yükümlü olduğu birey sayısına göre kendilerine düşen ortalama aylık gelir tutarı bir aylık net asgari ücret tutarının (544,44 TL) üçte ikisinden (362.96 TL) daha az olan bakıma muhtaç özürlülere, resmi veya özel bakım merkezlerinde ya da ikametgâhlarında bakım hizmeti verilmesi devletçe sağlanmaktadır. Evde bakım ücretlerinden 262 bin 257 özürlü yararlanıyor. Bir çok özürlü bu hakkını bilemediğinden yararlanamıyor.
Bakıma muhtaç özürlü olma koşulunun iki temel şartı özürlüye ait “ağır özürlü” sağlık kurulu raporu ve “gelir durumu”dur.
Evde bakım parası alabilmek için engelli kişinin ikametgahının bulunduğu yerdeki Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü’ne, Sosyal Hizmetler İlçe Müdürlüklerine, Kaymakamlıklara ve Muhtarlıklara başvurulması gerekiyor. Bakım hizmetinden yararlanmak üzere başvuruda bulunan özürlünün “bakıma muhtaç özürlü” olma koşullarını taşımaması halinde, talebi reddedilmekte ve itiraz hakkının da bulunduğunu belirtir yazı ile müracaatçı bilgilendirilmektedir. Özürlünün durum değişikliği (sağlık durumu, gelir hesaplaması) halinde ise yeniden başvurarak bakım hizmetinden yararlanma hakkı doğmaktadır.
Bakım hizmetlerinden yararlanmak üzere yapılan başvurularda, bakmakla yükümlü olunan birey sayısına göre kişi başına düşecek aylık ortalama gelirin hesaplanmasında, döner sermaye ikramiye vb. dahil her türlü gelir toplamının göz önünde bulundurulması ve aylık ortalamasının baz alınması gereklidir.
Bakıma muhtaç özürlü tespiti yapılırken özürlü ile aynı evde yaşayan kişiler olarak “bakmakla yükümlü bireyler” de tanımlanmıştır. Bakmakla yükümlü bireyler tanımı, üveyler de dahil olmak üzere bakıma muhtaç özürlünün kendisi ve kendisi ile birlikte aynı evde yaşayan; eşi, çocukları ile ana ve babası, çocuklarının eşleri, evli olmayan torunları, ana ve babasının ana ve babası, evli olmayan kardeşleri, eşinin ana ve babası, eşinin evli olmayan kardeşleri; başka bir adreste bulunsa dahi evli olmayan ve eğitimini devam ettiren 25 yaşını tamamlamamış çocukları ile aynı durumdaki kardeşleri ve eşinin kardeşleri ile aynı evde yaşamakta iken er veya erbaş olarak askere gitmiş olan babası, çocuğu ve kardeşi; ayrı adreslerde ikamet etse dahi özürlü üzerinde velayeti devam eden anne ve babayı kapsamaktadır.
Mevsimlik işçi olarak il dışında çalışanlar da geliri bu hesaplamaya gelirleriyle birlikte dahil edilecektir. Bu tanım içerisinde yer alan evli olmayan kardeşlerin askerde bulunması halinde, fiilen özürlü ile aynı evde yaşamadığı durumundan hareketle gelir hesaplamasına dahil edilmemesi gerekmektedir.
Kişinin “bakmakla yükümlü bireyler” tanımı içerisinde yer almaması halinde, vasi olsa dahi gelir hesaplamasına dahil edilmemesi gerekmektedir. Evde bakım hizmeti kapsamında ödeme yapılacak kişinin 18 yaşını doldurması gerekmektedir. Ancak 18 yaşını doldurmamış kişilerin evde bakım hizmeti sunmasına yönelik mahkemeden alınacak kazi rüşt kararı doğrultusunda bakım hizmeti vermesi mümkündür.
Bir akrabanın bakmakla yükümlü olunan bireyler tanımındaki aynı evde yaşayan bakıma muhtaç iki özürlüye bakım hizmeti vermesi durumunda, akrabaya bakımını üstlendiği her bir bakıma muhtaç özürlü için ayrı ayrı bir asgari ücret tutarı ödeme yapılır.
Herkesin Ramazan Bayramı’nı kutlarım.
