Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cumartesi, Aralık 6, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Ekonomi

Büyük Türkiye

Emin ORHAN Yazar Emin ORHAN
10 Kasım 2025
Ekonomi, Emin ORHAN, Gündem, Siyaset & Politika
0
Büyük Türkiye
400
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

BÜYÜK TÜRKİYE: Geleceğimizi Korumak, Yozlaşmayı Durdurmak ve Demokrasiye Sahip Çıkmak

1. Giriş: Kritik Eşik ve Tarihsel Dersler

Türkiye, tarihinin en kritik dönemlerinden birini yaşıyor. Ekonomik kırılganlık, demokratik gerileme ve hukuki belirsizlikler, toplumun tüm katmanlarını etkiliyor. Tarih, uzun süre iktidarda kalan liderlerin denetimsiz güçle birleştiğinde ülkelerini yozlaştırdığını defalarca göstermiştir. Roma İmparatorluğu’nun son dönemlerinde, Osmanlı’nın çöküş sürecinde ve yirminci yüzyıl Latin Amerika diktatörlüklerinde gözlenen tablo, net bir uyarıdır: denetimsiz güç, yozlaşma ile ekonomik ve toplumsal çöküşü getirir.

Bugün Türkiye’de yaşanan durum bir siyasi tartışmanın ötesindedir. Milletvekilleri ve kamu bürokrasisi, anayasal ve etik sorumluluklarını unutarak başkalarının çıkarlarını yerine getirmeye zorlanıyor; kamu kaynakları şeffaf olmayan bir şekilde harcanıyor; gençlerin geleceği borçlandırılarak çalınıyor; demokratik denetim mekanizmaları işlevsiz hâle geliyor. Türkiye’yi bu karanlık tünelden çıkarma çağrımız, geleceğimize ait bir çağrıdır.

Denetimsizlik, ister bir liderde ister kurumlarda olsun, hem kişiyi hem de sistemi yozlaştırır. Denetim ve hesap sorma mekanizmalarını açık, şeffaf ve etkili hâle getirmek, ülkenin felakete sürüklenmesini engellemek için hayati önemdedir. Demokratik sistemin temelini hatırlatmak emelindeyiz. Güç denetlenmezse, sistem ve toplum zarar görür. Erdoğan örneğinde olduğu gibi, denetimsiz güç ekonomik, hukuki ve toplumsal çöküşle birleşebilir.

Vatandaşın, bürokrasinin ve milletvekillerinin sorumluluklarını vurgulamak gerekir. Denetimin ve şeffaflığın gerekliliğini unutan liderin siyasete demokratik yollarla veda etmesi; etik, ahlaki ve hukuki temeller ışığında, arkasında vatandaşların, bürokrasinin ve siyasilerin durmaması elzemdir. Artık geleceğe ve gerçeğe yatırım yapma zamanı geldi; Erdoğan’sız yeni bir döneme başlama zamanı.

Erdoğan’ın kendi geleceği adına söz söyleme ve eylemde bulunma sanatı bize, Türk toplumuna, Türkiye’ye kötülük ise buna toplumun başta kamu görevlileri, milletvekilleri, siyasiler, muhalifler, halkın tüm katmanları demokrasi ve hukuk çerçevesinde ‘’DUR!’’ deme hakları hem insani, hem vicdani hem de anayasal bir sorumluluktur.

Türkiye’nin güçlü ve müreffeh, adil ve refah dolu geleceği Erdoğan’sız devam edecek akli ve idari mekanizmalara sahiptir. Kuram, kural ve kurul ile değişim, dönüşüm ve gelişim yolunda bir Türkiye, tek bir adama teslim edilemez. Gelecek bizimdir. İrademizi göstereceğiz.

Biz, bilime, akla, vicdana, tarihi bilince sadakatle; gelecek adına stratejik uyarıcı ve motivasyon verici olma dışında hiçbir gayeye taraf değiliz. Büyük Türkiye için. İyi yarınlar için. Huzur ve güven için.

2. Hukuki Temeller ve Anayasal Sorumluluk

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, milletvekilleri ve cumhurbaşkanına net sorumluluklar yükler: Madde 6: Egemenlik kayıtsız şartsız millete aittir. Milletin iradesi, hiçbir kişi veya kurum tarafından gasp edilemez. Madde 14: Temel hak ve hürriyetler, Anayasa’ya aykırı olarak ihlal edilemez; kamu görevlileri, bu hakları korumakla yükümlüdür. Madde 81: Cumhurbaşkanı, Türkiye Cumhuriyeti’ni ve milleti temsil eder; Anayasa ve yasalar çerçevesinde hareket etmek zorundadır. Madde 138: Yargı bağımsızdır; hiçbir merci veya kişi tarafından etkilenemez.

Türk Ceza Kanunu, vatana ihanet, kamu görevlilerini baskı altına alma ve kamu kaynaklarını kötüye kullanma gibi fiilleri suç olarak tanımlar. Milletvekilleri, bu çerçevede anayasal ve etik sorumluluklarını milletin refahı aleyhine yerine getirmeye zorlanıyorlarsa, bu durum hem suç hem de milli iradeye karşı işlenmiş bir ihlaldir.

Türkiye’nin üniter yapısını ve resmi dil bütünlüğünü bozacak girişimler, Anayasa’nın açık hükümlerine aykırıdır ve devletin temel yapı taşlarını hedef alır. Bu, sadece hukuki bir ihlal değil, aynı zamanda toplumsal bir tehdittir. PKK terör örgütü ile kapalı kapılar ardında çıkara dayalı görüşmeler yapmak, ihanet, ülkenin birlik ve bütünlüğüne tehdittir.

Kamu kaynakları, vatan toprakları, mineraller, madenler ve nadir elementler, kamu refahı ve ülkenin geleceği için kullanılmalıdır. Türkiye’nin milli menfaatleri, açık, denetlenebilir ve hesap verebilen bir kurumsal yapı üzerinden halka karşı sorumluluk anlamı taşır.

3. Ekonomik Kriz ve Gelecek Tehditleri

Türkiye’nin kötü ekonomik durumu, doğrudan gelecek kuşakların refahını ve yaşam standardını tehdit etmektedir. Eğer bugün alınacak yanlış kararlar devam ederse, yarının Türkiye’si borç batağına saplanmış, üretimden uzak, gençlerinin umutlarını kaybetmiş bir ülke hâline gelebilir.

Bütçe açıkları yılda 50 milyar dolara ulaşmakta ve devlet sürekli borçlanmaya zorlanmaktadır. Harcamalar artık plan ve denetimden uzak, sadece kısa vadeli çıkarları güçlendiren bir masraf kapısı haline gelmiştir. Kamu kaynakları şeffaf olmayan bir şekilde harcanmakta, yandaş ilişkiler güçlendirilmekte ve toplumsal eşitlik ciddi biçimde zarar görmektedir.

Gençlerin geleceği, üretim ekonomisinden uzaklaştırılarak borçlandırılmakta, yetenek ve potansiyel üretkenliğin önü kesilmektedir. Bu durum yalnızca ekonomik bir kayıp değil, aynı zamanda toplumsal güvenin sarsılması, demokrasinin zedelenmesi ve devletin uluslararası prestijinin yok olması anlamına gelir. Tarih, ekonomik krizlerin uzun süreli iktidarların yozlaşmasıyla birleştiğinde, ülkeleri geri dönülmez bir kaosa sürüklediğini defalarca göstermiştir.

Ancak Türkiye, potansiyeli, genç nüfusu, üretim kapasitesi ve kültürel birikimiyle bu karanlıktan çıkabilecek güçtedir. Bugün doğru adımlar atılırsa, şeffaf ve denetlenebilir mali yönetim mekanizmaları oluşturulursa; üretim, eğitim ve teknoloji alanlarına stratejik yatırımlar yapılırsa, ülke yeniden ekonomik istikrara kavuşabilir. Gelecek, sorumluluk almayı bilen vatandaşların, etik ve liyakatle hareket eden bürokratların ve hesap soran siyasetçilerin elindedir. Türkiye, yarının refah ve güç dolu ülkesini bugün inşa edebilir; doğru yönetimle, karanlıktan aydınlığa geçiş mümkündür.

4. Demokratik Tehditler: Uyanış Zamanı

Türkiye’de demokratik mekanizmalar, tarihinin en ciddi sınavlarından birini vermektedir ve bu sınav, her vatandaşın, her kurumun ve her siyasetçinin sorumluluk almasını zorunlu kılmaktadır. Ülkenin geleceğini, şeffaf olmayan yönetim ve hesap vermeyen liderliğin gölgesinde bırakmak, sadece bugünü değil, yarınları da tehlikeye atmaktadır.

Muhaliflerin baskı altında tutulması, gazetecilerin ve akademisyenlerin hedef alınması, sermaye sahiplerine ve mülkiyet haklarına yönelik tehditler, düşünce ve ifade özgürlüğünün kısıtlanması, demokrasiye yönelik sinsi bir saldırıdır. Yargı bağımsızlığının zedelenmesi ve denetim mekanizmalarının devre dışı bırakılması, sadece hukukun değil, toplumun güveninin de yok edilmesine neden olur. Bu durum, devletin temel işleyişini tehdit eden bir çöküş sinyali taşır.

Dahası, terörle pazarlık iddiaları ve milli iradeye aykırı uygulamalar, halkın temsil hakkına doğrudan müdahaledir ve Türkiye’nin üniter yapısı ile toplumsal bütünlüğünü tehlikeye atar. Demokrasi yalnızca seçim günü sandık başında kullanılan oylarla varlığını sürdürmez; sürekli denetim, aktif katılım, hesap sorma ve sorumluluk alma kültürü ile yaşar.

Halkın ilgisizliği, vatandaşlık bilincinin zayıflığı, yozlaşmış liderlerin güçlerini pekiştirmesine fırsat verir; bu fırsat, ekonomik çöküşün, hukuksuzluğun ve toplumsal parçalanmanın temelini hazırlar. Bugün harekete geçmek, Türkiye’nin geleceğini kurtarmak için bir zorunluluktur. Her vatandaş, her bürokrat ve her milletvekili, demokratik hak ve görevlerini hatırlamalı; şeffaflık, hesap verebilirlik ve etik ilkeler doğrultusunda ülkenin felakete sürüklenmesini engellemek için aktif bir rol üstlenmelidir.

Demokrasi, pasif bir beklenti değil, sürekli canlı tutulan bir süreçtir. Türkiye’nin yarını, bugünün uyanık, sorumlu ve bilinçli vatandaşlarının, etik ve hukuka bağlı liderlerinin ve hesap soran bürokrasisinin ellerindedir. Gelecek, demokratik iradeye sahip çıkanların ve doğru denetim mekanizmalarını güçlendirenlerin eseri olacaktır. Şimdi harekete geçme zamanı, Türkiye’yi karanlıktan aydınlığa taşıma zamanı gelmiştir.

5. Tarihsel ve Bölgesel Örneklerden Öğrenilecek Dersler

Tarih, denetimsiz ve uzun süreli iktidarların yol açtığı felaketleri açıkça ortaya koyuyor:

Roma İmparatorluğu: Merkeziyetçi güç ve denetimsizlik, mali ve idari çöküşe yol açtı; toplumsal güven ve kurumlar çöktü.

Osmanlı’nın Son Dönemi: Yetkisiz padişah kararları ve bürokraside yozlaşma, ekonomik ve siyasi çöküşü hızlandırdı.

Latin Amerika Diktatörlükleri: Uzun süreli iktidarlar, toplumsal baskı, yolsuzluk ve ekonomik çöküşle sonuçlandı; halkın sesi kısıldı.

Orta Doğu Örnekleri: Saddam Hüseyin, Muammer Kaddafi, Beşar Esad: Denetimsiz güç ve hesap vermeyen liderlik, ülkeleri ekonomik çöküş, insani kriz ve uluslararası izolasyonla karşı karşıya bıraktı; halk ağır bedeller ödedi.

Bu örnekler, Türkiye’deki mevcut tablo için ciddi bir uyarı niteliğindedir. Tarih ve bölgesel dersler, yalnızca bir uyarı değil, aynı zamanda gelecek kuşaklar için sorumluluk çağrısıdır. Denetimsizlik, ekonomik yozlaşma ve demokratik boşluk birleştiğinde, toplum geri dönülmez felaketlere sürüklenebilir.

6. Vatandaşın Sorumlulukları

Demokrasi, sadece sandık günü oy kullanmak değildir. Her vatandaşın sorumluluğu vardır:

Bilgiye Dayalı Karar Vermek: Siyasi aktörlerin geçmiş icraatlarını, ekonomik politikalarını ve hukuki davranışlarını takip etmek.

Denetim ve Soru Sorma: Yerel ve ulusal düzeyde temsilcilerini sorgulamak, TBMM kararlarını takip etmek ve hesap sorulmasını talep etmek.

Katılımcı Olmak: Toplumsal tartışmalara katılmak, demokratik haklarını kullanmak ve ifade özgürlüğünü savunmak.

Etik ve Hukuka Saygı: Kendi hayatında etik, hukuki ve toplumsal sorumlulukları yerine getirmek; kamu kaynaklarının ve demokratik değerlerin korunmasına katkı sağlamak.

Halkın ilgisizliği, yozlaşmış liderlerin güçlerini pekiştirmesine zemin hazırlar; aksine bilinçli katılım, ülkeyi felaketten kurtarabilir.

7. Bürokrasi ve Kamu Görevlilerinin Sorumlulukları

Bürokrasi ve kamu görevlileri devletin işleyişinde köprü vazifesi görür. Yetkilerini kötüye kullanan veya siyasi baskılara boyun eğen bürokratlar, ülkenin hem ekonomik hem hukuki yapısını zedeler:

Kanun ve Anayasaya Bağlılık: Hiçbir siyasi baskıya veya kişisel menfaate göre hareket etmeden, yalnızca Anayasa ve yasalar çerçevesinde karar almak.

Kamu Kaynaklarını Koruma: Devletin kaynaklarını verimli, şeffaf ve hesap verebilir biçimde kullanmak.

Halkın Menfaatini Önceliklendirme: Kamu yararını her türlü siyasi veya kişisel çıkarın üstünde tutmak.

Şeffaflık ve Hesap Verebilirlik: Tüm işlemleri denetim mekanizmalarına açık ve izlenebilir şekilde yürütmek.

Bu sorumluluklar yerine getirilmediğinde, yalnızca idari bir ihlal değil, vatana ve devlete karşı işlenen ciddi bir suç söz konusudur.

8. Uyarılar ve Gelecek Senaryoları

Tarihsel örnekler, uzun süre iktidarda kalan liderlerin ülkelerini nasıl harap ettiğini gösteriyor. Türkiye’nin kaybedeceği fırsatlar, özgürlükler ve ekonomik refah göz önüne alındığında, eylemsizlik bir lüks değildir; bir felakettir.

Özgürlükler kısıtlanır, medya ve ifade baskı altında kalır.

Ekonomik kriz derinleşir, gençlerin geleceği borçlanmayla ipotek altına alınır.

Toplumsal güven ve birlik zedelenir, üniter yapı tehdit altına girer.

9. Eylem Planı ve Yol Haritası

Türkiye’yi kötü yönetişimden kurtarmak için somut adımlar:

Demokratik Denetimin Güçlendirilmesi: TBMM’nin bütçe ve harcama denetim yetkileri, Sayıştay ve bağımsız denetim mekanizmaları güçlendirilmelidir.

Şeffaflık ve Hesap Verebilirlik: Kamu kaynakları, ihaleler ve devlet harcamaları vatandaşların erişimine açık olmalıdır.

Hukukun Üstünlüğü: Anayasa ve yasalar korunmalı, ihlallerde hukuki süreç işletilmelidir.

Eğitim ve Bilinçlendirme: Vatandaşlara demokratik haklar, etik sorumluluklar ve devlet işleyişi öğretilmelidir.

Bürokratik Bağımsızlık: Bürokrasi, siyasi baskılardan bağımsız çalışmalı ve halkın çıkarını öncelikli tutmalıdır.

Toplumsal Katılım: Sivil toplum, medya ve akademi ile birlikte sürekli denetim ve farkındalık mekanizmaları kurulmalıdır.

Ekonomik Bilinç ve Üretim Odaklılık: Borçlanma ve kamu harcamaları üretim ekonomisini desteklemeli, gençlerin geleceğini güvence altına almalıdır.

10. Sonuç ve Çağrı

Türkiye, kritik bir eşikte duruyor. Yalnızca uyarı değil, eylem çağrısıdır.

Vatandaşlara: Bilinçli olun, hesap sorun, demokratik haklarınızı kullanın.

Bürokrasiyi yönetenlere: Kanuna, Anayasa’ya ve kamu yararına sadık kalın.

Siyasetçilere: Halkın iradesini çiğnemeyin, kaynakları çarçur etmeyin, gençlerin geleceğini çalmayın.

Türkiye’nin kurtuluşu, yalnızca bir kişinin değil, her birimizin sorumluluk almasıyla mümkündür. Tarih unutulmayacak dersler sunuyor: denetimsiz güç yozlaşır, ilgisiz halk felaket getirir.

Şimdi harekete geçme zamanı. Gelecek kuşaklar için, özgürlük, refah ve demokrasi için. Türkiye’nin sesi olun; hesap sorun, şeffaflık talep edin ve bu ülkeyi karanlıktan çıkarın.

Paylaş
Etiketler: demokrasidemokratik gerilemedenetimsizlikekonomik kırılganlıkerdoğanhukuki belirsizliklertürkiye
Önceki Yazı

Siyah Önlükten Yükselen Hüzün

Sonraki Yazı

Bin Yıl Sonra Bile

Emin ORHAN

Emin ORHAN

İlişkili Yazılar

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş
Ekonomi

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
5k
Dünya Engelliler Günü
Aynur Zeren TAN

Dünya Engelliler Günü

03 Aralık 2025
5k
Anma

Iskaladığımız Günler, Iskalanan Hayatlar

03 Aralık 2025
5k
Borsa
Edebiyat

Borsa

02 Aralık 2025
5k
Sonraki Yazı
Bin Yıl Sonra Bile

Bin Yıl Sonra Bile

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Bebeğim

Bebeğim

06 Aralık 2025
Güvenlik Görevlisi

Güvenlik Görevlisi

06 Aralık 2025
Aklımda Bir Ses Var

Aklımda Bir Ses Var

06 Aralık 2025
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap