Yaşantımızda önemli yeri olan, nadide güzelliklerden biri de bebektir. Onun ruhunun berraklığı, sevgimizi doruğa yükseltir. Mavi sularda bile ilerleyen, sevginin kontrolü elindedir. Elinde olan, sevgi dümenidir.
Sevginin rotasını anne çizmiştir. Rotası; gözlerdeki gülücükler, sesindeki duygu ve beden dilidir. Onun rotası hiç şaşmaz. Bellidir sever güler, derdini anlatamaz ağlar. Yönü aynıdır, gözler güler, kulaklar duyar ve kalbi hisseder.
Pırıldayan gözleri, hisseden kalbiyle, güzel bebek, sevgi çemberini genişledir.
Bebek için, çember geniş ve yollar engelsizdir. Sevgi tepesi yılın her günü ılık ve serin bir esintiyle selamlar bizleri. Tepelerde sevgi yumağı ve sevgi çiçekleri tomar tomardır. Tepeler neşeli ve gönüllere zenginlik katan, kır çiçekleriyle sarılmıştır.
Bebek duygusu bir anda gelmiş gibi görünse de o bir duygu sağanağıdır. Bu sağanak bulutlardan gelen, sevinç göz yaşlarıdır. Önce gönlümüze sonra çevremize dolmuştur. Gönüller neşe ve sevinçlerin kaynağı olmuştur.
Engin sular köpürmüş ve sevinç dalgaları belirmiştir. Bu dalgalar ailenin sevgi yönünde iletişimini kurmuştur. Bir gülücük ve çığlık, hislerle süzülerek gelir, bebeğin hikâyesinde. Bebeğin hikâyesi böyle başladı ailede. Fakat aynı içtenlikle devam etmedi.
Can suyu verilmeyen fidan gibi önce solmaya, sonra da rengi dönüşmeye başladı. Bakışlar sabitleşti, gülücükler kayboldu. El ve ayak hareketleri isteksiz ve zevksiz hareketler şeklinde kendini gösterdi. Aileyi acının sisi daralttı. Uzmanından çare arandı, gönül yarasına ve kalbinin neşesine.
Sevgi çemberi meşalesiyle geri gelecek sanıldı. Patikanın kara taşları hastanenin yolunu kapattı. Bakışlar değişti, iğne ilaç bulunamadı. Verilen ilaçlar ters tepti. Sevgi yumağının içeriden kesilen sevgi iplikçikleriyle bağ kurulamadı. Sesi ve soluğu yenilensin diye, sevgi köprüleri atılamadı.
Bebeğin hikâyesi, büyük mevkilere taşındı. Sığmadı kalplere ve giremedi gönüllere. Sevgi çemberini tanımadı ve gülemedi acısını dindirmek isteyenlere. Hayallerin gülü olacağı yerde, tomurcuk olarak kaldı.
Bir içimlik ilaç ve kör bir iğne, yaşamını karartmıştı. İlaç değil zehir bu hale sokmuştu, sevgi yumağını. Yumak çekilmişti dünyasından, duygu yüklü ve sevecenliğine rağmen, üzülmüş müydü?
Bilinmez ama çok üzmüştü.
Hasan TANRIVERDİ























