Aile, çocuklarına düşkündü. Köy yerinde adları” hayal ailesine” çıkmıştı. Çünkü ana ve baba, çocuklarının her birini farklı ülkelere gönderme hayalini yaşıyordu.
Babanın hayalini, komşuları “korkunç bir yazgı” şeklinde değerlendiriyordu.
Ailenin hikâyesi; eli başına eren çocuk, yabancı ülkeye baş vuracaktı. Babanın şartı, farklı ülkelere gidecek ve sonuçta çocuklar, en rahat çalışılan ülkede toplanacaktı. Yalnız hepsi gittikleri, Ülkenin dilini de öğrenecekti.
Baba 70’li yıllarda Almanya’da çalışmıştı. Almanya’yı ve Almancayı iyi biliyordu. Bu durumda çocuklar, beş ülkeye dağılacaktı. Büyük oğlunu, askerden sonra ABD’ye gönderdi. Oğluna güveniyordu. Çalışkan ve dürüsttü, kimseyle takışmaz işini bilen bir karakterdeydi. İngilizceyi öğrendi. Hayatından memnundu.
Baba ikinci çocuğunu askerden önce İngiltere’ye gönderdi. Çocuk önce lisan okuluna yazıldı. Okulda dile iyi çalıştı. Arkadaşlarının yardımıyla işe girdi. Çok çalıştı ve iş yerinde başarılı da oldu. Elektrikli ev aletlerinin bakımıyla ilgili bir şirkette çalışıyordu.
Hollanda’ya kızını gönderdi. Kızı orada okudu ve çalıştı. Zeki ve çalışkandı. İşinde başarılı oldu. İki ağabeyi ile temas halindeydi. İş yeri şartları rahattı.
Dördüncü çocuğunu Avusturya’ya gönderdi. Çocuk orada inşaat işleriyle uğraştı. İnşaatçılık zevkli fakat zordu. Çok güzel binalar yapılıyordu. Yalnız şehrin doğal görüntüsünü bozmuyorlardı. Babasına rahat olduğunu yazıyordu.
Beşinci çocuğunu da Fransa’ya gönderdi. Fransa dışardan gelene uzaktı, ama şans belki iyi bir işte çalışmış olabilirdi.
Çocuklar Ülke ile ilgili görüşlerini, babalarının şifresine göre yapacaktı. Şifre; çok memnun olan, mektubun sonuna ismimi beş defa yazacaktı. Buna göre, Ülkeler sıralanacak ve sonuçta beş defa kim yazmışsa, o kardeşin olduğu Ülkede toplanacaklardı.
Babanın isteği, toplandığınız Ülkede aynı mevkide ev alacaksınız ve beşli komşular bir arada olacaksınız. İsmini beş defa yazan, Hollanda’ya giden Zeynep oldu. Ve baba, hepsini oraya topladı. Yani on sene içerisinde Hollanda’da babanın bir mahallesi olmuştu.
Hollanda’ya giden Zeynep, oluşan mahallenin adını, babasına bıraktı. Baba beşli evlere; “Zeynep evleri” adını verdi. Çünkü Zeynep, orada okumuş ve yüksek okulu bitirmişti.
Baba,” Zeynep evleri” adına sorumluydu.
Hasan TANRIVERDİ























