Gün/aydın dostlarım…
Yasamak sevmektir diyorsan… Yaşama sevincini yitirme…
Kollarını aç… ________________ Benim adım SABAH… Sevgiye başlangıcım ben…
G ♥ Ü ♥ N ♥ A ♥ Y ♥ D ♥ I ♥ N
ŞİKAYETİM VAR
Dostlarıma, dost gibi sarılıp, dost gibi kokanlara merhaba yeni haftanın taze gününden…
Günaydın, varlığıyla hayatımı yaşamaya değer kılan dostlarım… Bir günaydınla aydınlansın gününüzde, gülüşleriniz çoğalsın, mutluluk gözlerinize takılı dursun…
Bugün yaşamın nefis tadını hissettiğiniz, umuda hoş geldin diyen dudaklarınız da tebessüm, ruhunuzda barış, sevgi şarkıları takılı olduğu bir gün olsun…
Aşk, sevgi, mutluluk, huzur, sağlık ve bütün güzelliklerin bir arada olduğu harika bir gün olsun hepinize…
Notalardan ayrılmışta gelmiş bir ezgi, bir kuş ötmesi onlarca kalan yaprak arasından, bir düş seslerin içinden çıkıp gelen, korkulukları yıkılmış evlerden, çamurdan asfalta dönmüş sokaklar arasından, paçası kirlenmiş çocuklardan, gölgelere sığınıp yüzünü güneşten kaçıran insanlardan, ifade edilemeyen kelimelerden, sıyrılıp gidemediğimiz ve bir türlü de varamadığımız yarınlarımızdan, binlerce güzellikten uzakta yaşadığımız “ Kendimize, “binlerce güzel ses ile eşlik ederek “GÜNE” katılmak dileğiyle “GÜNAYDIN…”
Her sabah şemsin sancılı doğumuyla yeniden başlar benim hayatım. İlk sabahım, ilk uyanışım gibi sanki. Çok şükür dedim sabaha uyandıran Rabbime, başladık bakalım, kısmette neler var?
Ben, ben ki; Toros dağları kokarım, Çukurova’dan yollanan… Karadeniz’de hırçınca soluklanan… Marmara’da dinlenen. Ege’den başlayıp Akdeniz’e el verip sevdalanan…
Bir sevdadır, Ege’nin mavi yeşil koynuna düşen yüreğim, bir martının kanat çırpınışları gibi şafakla birlikte doğup da akşama batacak gün güneşine yetişmeye çalışıyor aceleyle…
Kim ki acele etmiyor ömrünü tüketirken. Her gün bir gün daha bitiyor saatin tik takları altında saklı…
Bak istersen akrebin yelkovanın ucuna, tükenen ömür asılı durur orada…
Bak… durma hadi bak…
Gör bak…
Görmüyor musunuz?..
Üzmeyin kendinizi bir ara bakarsanız görürsünüz!..
Uyananlar şöyle bir bakın etrafınıza, eksik olanı gören mutsuzlardan mı, elde olanı gören mutlulardan mısınız?..
“Şu yalan dünyada elde olan da bitmez, eksik olan da…” “Hayatı, ömrü kadar değil, gönlü kadar yaşar insan….”
Gönlünüzdeki umut kapıları kapandıysa eğer doğan güneşe bakın ve hayata karşı olan savaşınıza kazanıncaya kadar devam edin. Yaşama sebebinizi hayallere bağlarsanız gerçekler ölüm sebebiniz olur inanın.
Şu üç günlük dünyada dertlere boğulmuş olmasına rağmen gülmeyi başaran dostlarım, arkadaşlarım zaten Dünya üç günlüktür; dün, bugün ve yarın…
Dün geçti, yarın ne olur bilinmez, öyleyse bugünün kıymetini bilin.
Eğer benim gibi zamanında büyüklerinizin nasihatlerini dinlemeyip gömleğinizin ilk düğmesini yanlış iliklediyseniz diğerleri de yanlış gider. Yanlış ilikleyenler size bir diyeceğim yok ama iliklemeye başlayanlar dikkat etsin gömleğinin düğmesine…
Ama dostlarım Rabbimin ihsan ettiği görme ve duyma organlarım öyle şeyler görür duyar ki şu yalan dünyadan gitmeden buralardan, bunu da söyleyip öyle göçüp gideceğim…
Bunca zaman sabrettim, yapmayın etmeyin dedim, beni buna mecbur etmeyin dedim, dilimde tüy bitti ama söz dinlemediler.
Alın bakalım o zaman şikâyet, gammazlık nasıl olurmuş görün…
Bilirim ki; Allah (c.c.) her şeyi görür, duyar, bilir ve Allah’ın terazisi şaşmaz..
” – Adaletinden hiç şüphem yok yüce Allah’ım ama aşağıda teraziyle fena oynuyorlar haberin olsun.”
Dediler ki 2024 yılı ‘EMEKLİLER YILI.’ haşa yalan Yüce Allahım 2024 ve girdiğimiz 2025 yılı “EMEKLİLERLE DALGA GEÇME YILI” yılı oldu…
2024, boş tencerenin siyaseti etkilediği, kemer sıkmanın emekçiyi zorladığı bir sene olarak hafızalara kazındı. Yasaklar ve düşük ücret politikası da emek dünyasını daha da karanlık bir tabloya sürükledi..
Emeklinin problemleri büyük. Emekli dertli, emekli üzüntülü. Emekli kızgın, Emekli kan ağlıyor, işçi düşmüş kira derdine, yokluk, yoksulluk sokakları inim inim inletiyor, millet soğan derdinde. Bazılarıda İtibardan taviz verilmez nehrine kaplıp gitti….
Yüce Allah, niyeti hayrolan hiç kimseye yürüdüğü yolda hayâl kırıklığı ve hüzün yaşatmasın…
Hiç kimsenin hakkı kimsede kalmaz. Bunu bilen ve inanan insan, hayattaki her adımını buna göre ayarlarsa hem dünyada hem ahirette gönlü ferah , vicdanı huzurlu olarak yaşar. Ama nerde; Belli bir kesim ‘Adaleti Dünyadan Attılar’ Yüce Rabbim…
Neyse, daha fala açmayım kutuyu, söylemeyim kötüyü. Ama bilinki hala nefes alıyoruz. Bu günün yarınıda var…
Sevdiklerinizin “Kıymetlisi” olmanız dileğiyle… Sağlık, huzur, bereket ve mutluluk dolu güzel bir Pazartesi günü diliyorum. Ve diyorum ki cümle âlem ülkemin vatandaşlarına, ülkemin komşularına ve Dünyaya, yeni bir güne başlarken mutlaka vardır dostların dostlara söyleyeceği sevgi sözleri, vardır güzel yüreklerinde dağıtacağı sevgi gülleri…
Yunus Emre’nin dediği gibi, ‘Sevelim Sevilelim Bu Dünya Kimseye Kalmaz…’
Haydi, o zaman dostlar bizlerde ‘Sevgiyle sevgi dağıtalım gül kokulu…’ Yunus sevgisiyle baksın gözler, konuşsun diller… Nice uzun ömürleriniz olsun sağlıklı, sevgi dolu, sevdiklerinizle sofranızda hep muhabbetle…
Sevgiyle… ve hep Sevgiyle… sevdiklerinizle tüm kirlenmişliklerden uzak, mutlu gülen bir yüzle, sevin, sevilin, hayat sevince sevilince güzel ve diyelim her bir cümleye; bu ülkenin sahipleri yalnızca bu ülkeyi karşılıksız seve bilenlerdir…
Gönül soframdan gönül sofranıza muhabbet olsun… Hoş kalın, hoşça kalın ama kalbinizde sevgiyle, hep dostça kalın…… Bir gün, bir yerlerde görüşmek ümidiyle…
#öskurşun#
