Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cumartesi, Aralık 6, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Edebiyat & Sanat Anı / Günce

Arkadaşım Şerafettin Aksoy

Hüseyin ERKAN Yazar Hüseyin ERKAN
12 Nisan 2021
Anı / Günce, Hüseyin ERKAN
0
Arkadaşım Şerafettin Aksoy
427
Paylaşma
5.3k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

“Hepiniz kral olmayın; bu dünyaya adam da lâzım.”                                     

Aksekililer için şöyle söylenir:

“Aksekili çocukların en zekileri ticarete atılır. Çerçicilik, işportacılıkla işe başlar. Zamanla tüccar, girişimci, işadamı, sanayici olur. Çok zeki olmayanlar da okur. Onlar da memur olur; bürokrat olur. Devletin vereceği üç beş kuruş aylığa talim eder.”

Ben, yeteri kadar zeki ve cesur olmadığım için ikinci yolu seçtim. Ah, ah Aksu Köy Enstitüsü mezunu köylümüz İhsan Öğretmen girdi benim kanıma!

Anlatayım; anlatayım, neden ve nasıl olduğunu:

Evimizin hemen önündeydi ilkokul. Üç-beş yaşındayken henüz girişleri, çıkışları, teneffüsleri, merakla izlerdim; evimizin çardağından.

Güzel giyinen, ince uzun boylu, saçları uzun ve taralı, ayakkabıları boyalı bir gençti; İhsan Öğretmen. Köyümüzde kadın, erkek, yaşlı, genç herkes saygı gösteriyordu O’na.

O yokken bağırıp çağıran, itişip kakışan öğrenciler, İhsan Öğretmen’i görür görmez, her şeyden vazgeçip hazır ol duruşunda başlarını eğerek selam veriyorlardı.

O’nun yerine koyuyordum da kendimi, çok mutlu oluyordum. Öyleyse, büyüyünce öğretmen olmalıydım ben de. Ve süre sonra,“Büyüyünce ben de öğretmen olacağım.” demeye başladım.

Büyükler, bunu bildikleri için olsa gerek, “Büyüyünce ne olacaksın?” diye  sorarlardı; sık sık. “Öğretmen olacağım.” diyordum; gururla.

1948 – 1949 ders yılında ben de öğrencisiydim artık. İhsan Öğretmen’in öğrencisi… Sınıf arkadaşlarımdan Mustafa Dönmez ve Hasan Çetinkaya, bir iki yaş büyüktü bizlerden. Şerafettin Aksoy, Saim Güngör, İbrahim Güngör ve Kemal İldeniz’le aynı yaşlardaydık.

Beş yıl hep birlikte oldum; bu beş arkadaşımla. Mustafa ve Hasan’ın matematiği bize göre daha iyiydi. Ayrıca yazısı da çok güzeldi Mustafa’nın. Geri kalan dört arkadaş, üç aşağı beş yukarı, hemen hemen eşit gibiydik birbirimizle.

Mezun olunca ilkokuldan, gidebileceğimiz tek okul, Aksu’nun kapısını tıklattık birçoğumuz. Nedendir bilmem, yalnız benim için açıldı o kapı. Benden daha başarılı ve daha çalışkan arkadaşlar, bir kez daha denemediler; o yolu.

Onların aklında, ticarete atılmak varmış demek ki. Gerçekten de, başarılı birer tüccar ve işadamı oldu her biri.

1959’da Aksu’dan mezun olunca, öğretmenim ve okulumuzun müdürü Enis Türköz’ün tavsiyesi ve ısrarı ile İstanbul – Çapa Eğitim Enstitüsü için yazılı sınava girip kazanınca, sözlü sınava çağırdılar.

Aynı yılın eylül ortalarında, bu sınav için ilk kez gittiğim İstanbul’da, birçok köylüm gibi, sınıf arkadaşım Şerafettin’le de görüştüm.

Sevgili arkadaşım, Kapalıçarşı’nın Beyazıt’a açılan giriş kapısı yakınlarında işportacı idi. Sınava girip kazandığımı öğrendikten sonra, kendisini ziyaret ettiğim bir gün,“Nerde kalıyorsun?” diye sordu. “Sirkeci’de bir otelde.” dedim.

“Bak, söylediğine göre, okulun on gün sonra açılacakmış. On gün otele niçin para ödeyeceksin? Biz, Âdil Ergüven’le birlikte kalıyoruz. Bir apartmanın altında depo gibi bir odada… Gel, gör. ‘Küçüktür, karanlıktır, rutubetlidir’ demezsen, misafirim ol” demesin mi?

O sert görünüşlü, uzun boylu ve yakışıklı cüssenin içinde, böylesine bir yürek de taşır; benim sınıf arkadaşım.

Şerafettin Aksoy ile aynı mahalleden komşum Âdil’in birlikte kaldıkları bir yeri, ben kim oluyorum da beğenmeyecekmişim?

Üstelik Âdil köye gitmiş üç gün önce. Ailesini özlemiş. İki hafta sonra dönecekmiş. Boşmuş yatağı.

Fatih’in Vefa semtinde idi; arkadaşımın akşamdan akşama kaldığı yer. Sokağa açılan küçük bir kapısı vardı. Başımızı eğerek girebiliyorduk içeri. Depo olarak düşünülmüş sanırım. Penceresi yoktu. Yan yana iki ranza vardı içerde.

Elektrik vardı ama su, lavabo ve tuvalet yoktu. Dolap, masa, sandalye koyacak yer de yok… Ceket, pantolon, gömlek, duvardaki çivilere asılıyordu.

İyi ki, yakında bir cami ve onun bir tuvaleti vardı. Ya olmasaydı! Sık aralıklarla cami yapılmasına ben de karşıyım. Ama böyle bir yararı da var camilerin!

Okul açılıncaya kadar bir hafta yatıp kalktığım o depo hakkında ne yazsam, abarttım sanırsınız. O nedenle sözü sevgili arkadaşım Şerafettin’e bırakayım ben:

“Sekiz yıl işportacılık yaptım. Hayatımız zabıtayla boğuşmakla geçerdi. On – on iki civarında hemşeri Süleymaniye’deki bir bekâr odasında kalırdık. Yattığımız yatakların rengi kirden belli olmazdı. Yıkama imkânımız olmadığı için aylarca aynı yorgan ve çarşafla yatar, sonra bunları atıp yaz sonlarında köyden dönerken yenilerini getirirdik.”

Okusaydı, çok ünlü bir avukat ya da çok başarılı bir siyasetçi olacağına gönülden inandığım değerli arkadaşım, özellikle şunları söyleme gereğini de duymuş:

“Eskiden beri içimde hukuk okumak vardı. O yüzden sabahları işe giderken, beni gören insanlar, hukuk talebesi olduğumu sansın diye yolumu uzatıp İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nin önünden geçerdim. Çok zorlu günlerdi ama hayatı, hayatta kalmayı o yıllarda öğrendim. İktisadı, ticareti, dürüstlüğün ve sözün önemini öğrendim. Sonradan çok faydası oldu bu tecrübelerimin.” (*)

Çok doğru sözler bunlar. Gerçekten de öğrenmenin en güzel yolu, Köy Enstitüleri’ndeki gibi aynen, yaparak ve yaşayarak öğrenmektir. Okullarda, dört duvar arasında ezberlenen bilgiler kısa sürede unutulur ama önüne çıkan engelleri bin güçlükle aşarak elde edilen deneyimli bilgiler asla unutulmaz. O nedenle çekirdekten yetişen insanlar başarılı olurlar hep.

Nitekim sevgili arkadaşım daha sonraları Topkapı Plak firmasını kurup ünlü bir plak yapımcısı oldu. Bu konuda neler söylüyor bakalım:

“Bizim işte en önemli unsur sezgidir. Sezmeniz gereken de yalnızca iki şey vardır: Hangi şarkı tutar, hangi sanatçı söylerse daha çok tutar? Gerisi teferruattır.

Çok hırslıydım ve sıkı çalışıyordum. Sürekli bestekârların, söz yazarlarının, ses sanatçılarının evlerine gidip kayıt dinliyordum. Bunun dışında piyasada ne plak varsa inceliyordum. Sonra kendimce analizler yapıyordum. Hangi plak neden başarılı oldu ya da olmadı diye… Düşe kalka, sürekli çalışarak, başarısızlıklarımdan ders alarak işi öğrendim.” (*)

Hangi dalda olursa olsun, başarılı olanlar, kolay mı gelmiş sanırsınız siz, bulundukları yere?

Hüseyin Erkan

huseyinerkan.antalya@gmail.com

——————————————————————————————

(*) Ticaretin Başkenti Akseki: Bu eser, Aksekili ünlü işadamı Ömer Duruk’un oğlu Ali Metin Duruk’un destek ve katkılarıyla, Akseki Eğitim Hayatı Derneği İktisadi İşletmesi’nce yayınlanmıştır.

Hazırlayan: Murat Tokluca, Proje Müdürü: Attila Durak, Telefon: (0532) 282 99 10

Paylaş
Önceki Yazı

Sınırsız Para Basmak Yerine Vergi!

Sonraki Yazı

Buradayız

Hüseyin ERKAN

Hüseyin ERKAN

İlişkili Yazılar

Biz Ne Güne Duruyoruz Burada
Eğitim

Sevdiğim Öğretmenelerimin Pek Çoğu Köy Enstitülü Hep

30 Kasım 2025
5k
Dikkatlerim
Anı / Günce

Mikroskop

30 Kasım 2025
5k
Biz Ne Güne Duruyoruz Burada
Eğitim & Kültür

Tam 107 Yıl Önce, Ne Diyor Ziya Gökalp?

23 Kasım 2025
5k
Onlar Avrupa’daki Türklerin Sesi
Ahmet SARGIN

Okul Yolunda Bir Canavar Gördüm?

12 Kasım 2025
5k
Sonraki Yazı

Buradayız

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Bebeğim

Bebeğim

06 Aralık 2025
Güvenlik Görevlisi

Güvenlik Görevlisi

06 Aralık 2025
Aklımda Bir Ses Var

Aklımda Bir Ses Var

06 Aralık 2025
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap