Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Perşembe, Aralık 18, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Kamuran ELBEYOĞLU

Sokaklarda Yeşeren Sosyal Dayanışma Ekonomisi

Prof. Dr. Kamuran ELBEYOĞLU Yazar Prof. Dr. Kamuran ELBEYOĞLU
18 Mart 2021
Kamuran ELBEYOĞLU
0
401
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Küresel ticaret esaslı pazar ekonomisi ve kapitalizm altı yüzyıllık bir gelişim ve olgunlaşma süreci sonunda 16. yüzyıldan itibaren küresel dünyada egemen olmaya başlamıştır. Modern topluma özgü bir sosyo-ekonomik ve politik yapı olarak kapitalizm kendi iç çelişkileriyle sürekli olarak kendini yenilemek suretiyle varlığını sürdürmektedir. Modern toplum insanı fiziksel rahatlık uğruna kazanmak, harcamak, yine kazanmak döngüsüne itilmiş durumdadır ve bu döngüden memnun olmasında da kitle iletişim araçları son derece etkilidir. Sistem, çalışmanın yüceltilmesi ve çalışmamanın ya da sistem içinde kalıplara uygun bir şekilde çalışmayanın sistem dışı sayılarak ötelenmesi üzerine kurulmuştur. Kayıt dışı ekonomi kavramının altında yatan önyargı, sistem dışı emeğin değersizleştirilmesini öngörmektedir.

Sokakta yaşayanlar kategorisi psikolojik, ekonomik veya sosyal nedenlerden dolayı yerleşik hayattan koparak parklar, bahçeler, bankamatikler, kaldırımlar, köprü altlarını kendilerine mesken edinen evsizlerden, sokakta satış yaparak geçimini sağlayan seyyar satıcılar, işportacılar, simitçiler, atık toplayıcılara kadar geniş bir yelpazede ele alınabilir. Sokaktan geçimini sağlayan bu insanların suça yatkın, değersiz, psikolojik açıdan uyumsuz kabul edilmeleri Marks’ın 1850’lerdeki lümpen proletarya tanımlamasını çağrıştırmaktadır. Marx, The Eighteenth Brumaire of Louis Bonaparte adlı eserinde lümpen proletaryayı “burjuvazinin mahvolmuş ve maceracı yan kuruluşlarının ve kuşkulu geçim kaynakları ve kuşkulu kökenleri olan ahlak düşkünü kişilerin yanı sıra, serseriler, terhis edilmiş askerler, tahliye edilmiş hapishane kuşları, kaçan kürek mahkumları, dolandırıcılar, dağcılar, lazzaroni, yankesiciler, hileciler, kumarbazlar, genelev sahipleri, hamallar, cahiller, laternacılar, paçavralar, bıçak bileyiciler, tamirciler, dilenciler – kısacası, Fransızların la bohème olarak adlandırdığı, oraya buraya savrulmuş, belirsiz, parçalanmış bir kitle” (Marx, 1852, s. 38) olarak tanımlar.
Marks’ın lümpen proletarya olarak tanımladığı grup büyük oranda toprağını ekmeyi bırakıp daha iyi gelirle iş bulma umuduyla şehre gelmiş, ama şehirde de bir iş bulamamış, bir yandan sokaklarda ama sokaklarda bir emek yaratamayan ya da yarattığı emeği sistem içinde artı değer oluşturmayan, bir araya gelemeyen, örgütlenemeyen, belki de bir araya gelemeyecek veya gözden kaçacak kadar ufak olan bir kitle. Tam da kendinin ve emeğinin farkında olmaması anlamında, ya da sistemden sadece geçimini sağlayacak kadar verilen yardımlarla geçinerek ve dolayısıyla çalışmadan kıt kanaat sistem üzerinden geçinerek, emeğini satarak geçimini sağlayan işçi sınıfına da bir tehdit oluşturuyor.

Günümüzde lümpen proletaryanın belki de şekil değiştirdiğini söyleyebiliriz. Marks’ın sokaktan atık toplayanlar, hamallar, laternacılar dediği grup veya fahişeler ve diğer bütün sokak emekçileri yine kapitalizmin dışsallıklarında var oluyorlar ancak lümpen proletaryadan farklı olarak önemli bir ekonomik döngü sağlıyorlar. Bu ekonomik döngü her ne kadar kapitalist emek döngüsünün ve dolayısıyla piyasa ekonomisinin dışında ise de aynen emekçi proleterler gibi kapitalizmin çarkının dönmesini de sağlıyorlar. Yani günümüzün sokak emekçileri Marksın lümpen proleter tanımının dışına çıkmış, bir yanıyla sistemin içinde bir yanıyla da sistemin dışında yer alan örgütlü, kendi emeğinin farkında sokak emekçileri haline gelmiştir.

Artık bu tabaka 1980’lerden bu yana, 40 yıldır kendi emeğinin bilincinde olan, yarattığı katma değerin farkında olan, emeğinin hakkını isteyen, bu günkü post modern toplumun ayrılmaz bir parçası haline dönüşen ve kendilerine göre bir üretim, dağıtım, bölüşüm sistemini koordine eden, yöneten neredeyse yarı bağımsız bir kümedir. Bunların dernekleri, kooperatifleri, sendikaları var, örgütlüler, bugün Türkiye de de son 10 yılda gitgide artan bir şekilde görünür hale gelmeye başlamışlar ve hak arayışına girmişlerdir. Kaliforniya Los Angeles Sokak Satıcıları Hareketi, New York Sokak Satıcıları Projesi, Hindistan’da polisle çatışan ve hakları için mücadele eden sokak esnafları günümüzde sokak emekçilerinin görünürlüğünün ve kapitalizm karşısında hak mücadelesinin güzel örnekleridir. Türkiye’de de yaklaşık 6 milyon kişinin sokak esnaflığı yaptığı tahmin edilmektedir. Buna rağmen sokak çalışanlarının örgütlenmesi ve bilinçlenmesi dünyanın diğer ülkelerine nazaran daha geç başlamış ve son 10 yılda sokak esnafları arasında dernekler, kooperatifler şeklinde örgütlenmeler görülmeye başlanmıştır.

İster dernekler, ister kooperatifler veya birlikler şeklinde olsun, ister parti veya sendika üyeliği şeklinde olsun örgütlerin içinde yer almak veya herhangi bir şekilde bir örgütlenme durumunun içinde olmak bilinçlenme sürecine katkıda bulunuyor denebilir. Örgütün kuruluşunda yer almasa bile, bir örgüte girmek, o örgütün faaliyetlerine katılmak kişiye örgütle ilgili bir bilinç kazandırmaktadır. Örgütlenmiş bir grup kendiliğinden bir süreçle bir grup bilinci geliştirmekte ve bunu üyelerine aşılamaktadır ve bu kazanılan örgüt içi bilinçliliğin daha sonra farklı bilinçlilik şekillerine taşınması da mümkün olmaktadır. Hindistan veya ABD Los Angeles ve New York örneklerinde seyyar satıcıların ancak birlikte bir hareket başlattıktan sonra kendi güçlerinin farkına vardıklarını ve bu bilinçlenmeyle haklarını savunduklarını ve en sonunda haklarını garanti altına alacak bir yasanın çıkmasını sağladıklarını görmekteyiz.
Kapitalist finans sektörü genel şemsiyesi altında yukarıda sözü edilen sokak ekonomisi başta olmak üzere birçok gayri kapitalist çeşitlilik ekonomisi de varlığını sürdürmektedir. Kapitalizm ile gayri-kapitalist ekonomiler arasındaki hiyerarşik ilişkiyi yapıbozuma uğratmak ve kapitalist hegemonya söyleminin yerine çoğul ve heterojen ekonomi biçimlerini koymak olanağı vardır. Bu olanak bir sosyal ekonomi inşasını mümkün kılar. Sosyal ekonomi, kapitalizmin sürdürülemez, tekelci özelliklerinin aksine, dayanışma yaklaşımlarını işbirlikçi ve adil paylaşım vizyonuyla besleyerek sosyalist ve sürdürülebilir bir ekonomik sistem sunmaktadır.
İnsanın yalnızlaştığı sosyal ilişkiler, gerçek üretim süreçlerinde kişinin kendi doğasına, kendi varlığına, yani kendine ve emeğine yabancılaşmasını beraberinde getirir. Yeni bir sosyal ekonomi vizyonu oluşturmak, yeni bir siyasal vizyon ve tasarım geliştirmek ve sokaklarda hayatını kazanan, , atık toplayan, çeşitli ürünler satan insanlarla aynı kaldırımları paylaştıklarının, dolayısıyla da aynı kaderi paylaştıklarının farkına vararak onları ötekileştirmeden ilişki kurmakla mümkündür. Bunun da yolu ekonomiyle ilişkili birey olmaktan kurtulup yeni özneleşme tarzı geliştirmektir.

Paylaş
Etiketler: atık toplayıcılarişportacılarlümpen proletaryasendikaseyyar satıcılarsimitçilersokakta satış
Önceki Yazı

Yeşil ve Siyah Çaydaki Bileşikler Koronavirüsü Etkisiz Hâle Getiriyor

Sonraki Yazı

Açlık İnsanların Siyasi Tercihini Değiştirmez

Prof. Dr. Kamuran ELBEYOĞLU

Prof. Dr. Kamuran ELBEYOĞLU

İlişkili Yazılar

Kamuran ELBEYOĞLU

Ağustos Böceğine Yapılan Haksızlık

29 Haziran 2020
5k
Kamuran ELBEYOĞLU

Korona Krizinde Çaresizlikten Sosyal Dayanışmaya

09 Mayıs 2020
5k
Kamuran ELBEYOĞLU

Korona Günlerinde Akıl Ve Ruh Sağlığımızı Korumak

08 Nisan 2020
5k
Kamuran ELBEYOĞLU

Korona Salgını Baskısı Altında Psikolojimiz

02 Nisan 2020
5k
Sonraki Yazı

Özgürlük Üstüne..

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Kim Kırdı

Kim Kırdı

18 Aralık 2025
Korkuluk

Korkuluk

18 Aralık 2025
Yıllardır Süren Arazi Davası

Yıllardır Süren Arazi Davası

17 Aralık 2025
Karagöl

Karagöl

17 Aralık 2025
Bugünün Sorunları Geleceğin Ülküleri

Türkiye ve Doğu Sorunu

17 Aralık 2025
“Karşılaştırılabilirlik Yeknesaklık Değildir” Finansal Raporlamada Kavramsal Bir İnceleme

Hukuki Uyuşmazlıklarda Algı Yönetimi ve Somut Delil Yükümlülüğü Arasındaki Kavramsal Çatışma

16 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarımız, Sedayi ALTUN’dan,

“Bir Eğitim Yolcusu” adlı güzel bir eser. Yazarımızın eseri, yine bir yazarımız ve Karadeniz Şairler ve Yazarlar Derneği yönetim kurulu üyemizin sahibi olduğu Ateş Yayınlarından çıkmıştır. Kendilerini kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap