Dün okuduğum gazetede “Skandal” başlıklı bir yazı vardı. Ne olmuş yine bizim buralarda diye merak ettim doğrusu, neler olmamış ki;
T.C.Sosyal Güvenlik Kurumu meğerse bilmeyerek kimlere ilaç yardımında bulunuyormuş… Düzenli olarak vergilerini ödediğimiz, sigorta ücretlerini yatırdığımız ve bu sayede verim aldığımız ya da almaya çalıştığımız hizmetlerimiz ve ilaçlarımız PKK terör örgütü üyelerine yardıma gidiyormuş. Meğerse biz çooooook yardımsever bir milletmişiz de haberimiz yokmuş.
Onlar yüzünden binlerce şehitler verdik o dağ başlarında, geride gözü yaşlı analarımız, babalarımız, kardeşlerimiz kaldı. Hangi ana evladını ateşe atmak ister ama görüyorum ki; bazı kesimlerde hiç çocuğuna acımadan eylemlere gönderen insanlar var onların canı can değil mi?
Şu soru aklıma gelmiyor da değil. Kimi analar evlatlarını yoksa eylemler için mi dünyaya getiriyor? Bunların kökenin de cahillik olduğunu da düşünüyorum. Nedir bu kör cahillik. Bu cahilliği kullanan insanlara karnımız tok ezdirmeyiz biz kendimizi. Bu olayların devam etmesi için mi, onları güçlendirdik, ilaçlarımızla hastalarını iyileştirdik. Hemen hemen önlem alınmalı! Gerçi yetkililerimiz (Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı bu haberi alır almaz olayı incelemek üzere Güneydoğu illerine 20 müfettiş göndermiş. Umarız aramızdaki hainler bulunur ve cezalandırılır. Olayı ihbar eden her kimse teşekkür ederiz. İhbarda ‘’Diyarbakır, Şırnak ve bazı Güneydoğu illerinde, aralarında doktor ve eczacıların bulunduğu bir çetenin, PKK ya katılan örgüt üyelerinin kimliklerinin kullanılarak, sahte evraklarla devletten ilaç alındığı ve bu ilaçlarında yine kaçak yollarla Kandil’e gönderildiği‘’ yer almaktaymış.
Biz bu suçluları er geç bulup ceza almalarını sağlamalıyız. Yoksa şehitlerimiz mezarlarında rahat uyku uyuyamayacaklar. Onlar ki o dağ başlarında canla başla ülkesini savunmuşlar ve gece gündüz aç kalmışlar, bitap düşmüşlerdir. Bunlar unutulup bir de açılım ortaya atılmıştır. Neyin açılımıdır bu Allah aşkına… Katiller, işlerini bitirdiler, ellerini, kollarını sallayarak büyük bir marifet yapmış gibi, kasıla kasıla bir de alkışlanarak, bayraklarıyla beraber gövde gösterisi yapmışlardır. Bu kime reva soruyorum?
Biz ayrımcılık istemiyoruz, biz birlik beraberlik içinde yaşamak istiyoruz. Kimin hakkı yeniliyor ki burada, birçok sanatçılarımız, zenginlerimiz doğu illerinden gelen insanlarımız değil mi? Kime çek git buradan denilmiş, kimseye tabii ki… Burası Türkiye Cumhuriyeti, Resmi Ana dili Türkçe‘dir. Tüm Kurumlarda Türkçe geçerlidir. Bunu öncelikle hepimiz kabul etmek zorundayız. Sorarım size hangi ülke kendi resmi dili haricindeki bir dili, resmi kurumlarda kullanır? Ancak, insanlar kendi aralarında konuşurken hangi dili kullanacaklarında özgürdür, ama resmi kurumlarda değil.
Diyeceğim o ki görüldüğü gibi bizler yardımsever milletiz, kapımız herkese açık lakin, bizi mahvetmek isteyenlerin, haklarımızı elimizden almak isteyenlerin, bizi ezip geçmek isteyenlerin her zaman her yönden karşısındayız. Bu böyle biline…
