Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Ömer Sabri KURŞUN

Hayatı Paylaşmak Güzeldir

Ömer Sabri KURŞUN Yazar Ömer Sabri KURŞUN
31 Temmuz 2020
Ömer Sabri KURŞUN
0
407
Paylaşma
5.1k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Gün/aydın dostlarım…
Yasamak sevmektir diyorsan… Yaşama sevincini yitirme…
Kollarını aç… ________________ Benim adım SABAH… Sevgiye başlangıcım ben…

Güneş bir gün daha doğurdu, gün geceyi evine yolladı
Gün/aydın-merhaba___
Sevgiyi yüreğinde hisseden, yalansız ve seviyeli adı geçtiğin de olması gerektiği yerde olabilen paylaşmayı bilen gönül dostlarıma kocamanından günaydın, içi gül rayihası dolu sevgi yüklü bir günaydınla aydınlansın gününüz, gülüşleriniz çoğalsın, mutluluk gözlerinize takılı dursun.
Bugün yaşamın nefis tadını hissettiğiniz, umuda hoş geldin diyen dudaklarınız da tebessüm, ruhunuzda barış, sevgi şiirleri/şarkıları takılı olduğu bir gün olsun.
Şimdi bu günaydını heceliyorum, eklerine köklerine ayırıyorum ve diyorum ki: Bugünde aydı, güne uyandıran Rabbime şükür…
Herkesin günü de aydın olsun diye diliyorum.
“GÜNAYDIN” Hayırlı ve mutlu sabahlar… Gününüz ve gönlünüz hep açık olsun.
Kalkıp bakın; Yeni bir gün daha geldi hayata, dağların ardından doğan vakti şafakta…
Herkese günaydın, hayırlı sabahlara… Hoş geldiniz yeni aydınlıklara… Mutluluk getirsin yeni gün ve Gün/aydın olsun, yüreği aydınlık, düşünceleri güneşli, kalbinde dostça dostluk, kardeşçe kardeşlik taşıyan dostlarım!..

 

Şair der ki sevdiğini düşünen yanar.
Mevlana cevap verir sevdiğini düşünmeyen neye yarar.
Ben de diyorum ki; dostlara, arkadaşlara, sevdiklerine içinde binlerce anlam ve bir o kadarda kelime yüklü “Gün – Ay – Dın,” yoksa bu bedende bu can neye yarar.
Yeni bir güne ‘GÜNAYDIN…’Dostluğa kardeşliğe, insanlığa ‘GÜNAYDIN…’
Bizleri sevene sevmeyene, anlayana, anlamayana ‘GÜNAYDIN…’
Sevenlere, sevilenlere, âşıklara, maşuklara, ‘GÜNAYDIN..’
’’GÜNAYDIN’ yerküredeki ‘TÜM’ canlılara, aramızdan ayrılanlara…
Ve o zaman ki şimdiki zaman, anmaktır Yaradanı şükürle her an… Gününüz aydın olsun, gününüze hep sabah ışığı vursun diyerek her zaman…
Bir günaydınla aydınlansın ki gününüz, gülüşleriniz çoğalsın, mutluluk gözlerinize takılı dursun…

 

Her sabah güne başlarken Gün/Aydın demek bir gülümsenin yanında ne kadarda güzel gidiyor değil mi? Tıpkı sıcak bir simitin yanında olması gereken bir bardak çay gibi, ya da sesini özlediğin sevdiğin bir dostla, arkadaşla, kardeşim deyip yüreğine kundakladığınla o simiti paylaşmak gibi.

 

Gün başladı, bir hayli zaman oldu başlayalı, bir mızrak boyu yükseldi güneş dünyanın üstünde… Her yanda bir telaş… Bir koşuşturmaca… Hiçbir şey durmuyor kıpır kıpır…
Duran ne var ki hayatta, hareket canlılıktır zaten, haydi uyanın ve canlanın ve aynaya bakın dudağınızın kenarına uyurken başucunuza koyduğunuz sevgiyi takın.
Özleyiş yalvarış gibidir sevgi, sevgisiz yaşamak ölmek gibidir. Her nerede olursa olsun Sizin gibi dostlarımın olduğunu bilmek benim için yaşayış gibidir. Sevmek güzel şey kıymet bilene.
Bırakın her şey dünde kırdıkları gibi kalsın, kırıklarına bakar bakar anarsın sokakta oyun oynarken taş atan koca koca kendini büyümüş sanan çocukları. Son durağının meçhul olduğu hayatın devam ediyordur, her şeye rağmen kırıklarınla yürüyeceksin…

 

Bir hayli zamandır dağların taşımadığını biz insanlar üstlendik. Şimdi bunu güçsüzlerin omuzlarında biriktirmenin gayretini taşıyoruz.
Böyle yaparak bu sorumlulukları üstümüzden attığımızı sanıp aldanıyoruz. Güçsüzlerin kaybedecek bir şeyleri yoktur Hanımlar, Beyler, çünkü güçsüzler bu hayatın öyle ya da böyle elbet bir gün biteceğini iyi bilirler.
Onlar buranın süsüyle ilgilenmezler. Hiçbir makam, hiçbir mevki ve buradaki hiçbir irade, o güçsüzü Allah’a giden yolundan döndüremez. Bu halleriyle de buradaki güçsüzlerden daha güçlü kimse yoktur. Onların üzerlerinden geçen tüm yollar uçuruma varır ve onları basamak hissiyatına kapılan adımlar daha hayatta iken kırılır!
Ve güçsüzlerde bu emaneti yere düşürürlerse, işte o zaman maazallah istisnasız hepimiz bunun altında kalırız.
Ve ben bundan dehşete kapılır Allah’a sığınırım. Güçsüzlerin hâkimiyeti ve kuvveti yalnız Allah’tandır! Ve Allaha sığının, her şey ona aittir, her hikmet ondandır…
Bakın gün yine, yeni fırsatlar devşirerek “MERHABA” diyor şehrin ufuklarına…
Haydi, o zaman bizde başlayalım yeni güne yeni bir hayatla ve diyelim hep beraber… ‘Gün / aydın,’ derken birbirimize, düşünelim kendi kendimize; yerin renkli çiçekleri kara topraktan, göğün aydınlık yıldızları karanlıktan çıkmıyor mu? Yıldız ve çiçeği buluşturan yakınlık, görmeyi “görmekle mümkün…
Karanlıkta hikmet ışıkları çakabiliyorsan yalnızlık gömleği vuslat elbisesine dönüşüyordur ve hayat yeniden başlıyordur… Ve devam eden hayat zamanı… İşte yeniden yeni bir gün başladı ve zamanı hızla topluyor hayat ağacımızın dallarından…
“İnsan bugün açan yarın solan kır çiçekleri gibidir, insanın zamanı ancak bir mevsimdir, gelir ve geçer…”

 

Unutmayın ki hayatta hep olduğunuz kadar varsınız…
Ve şairin şu sözlerine kulak verin;
“Senden bir tane daha yok bu dünyada. Gülümsemeyi, sevgiyi, sevmeyi unutmayınız…”
O nedenle vakit kaybetmeyelim kötülüklerle…
MERHABA diyelim, Gününüz Aydın olsun diyelim dostlarımıza, sevdiklerimize sevenlerimize, yaradanın yarattığı her kula, her canlıya, dağa, taşa, ovaya, börtü böcek, rengârenk çiçeklere, ağaçlara, yuvasına yiyecek taşıyan karıncaya yeni günde yeniden___ ” MERHABA ” demek yeni bir nefes gibi… Bardaktaki su gibi, fırından yeni çıkmış ekmek gibi… O kadar güzel ki ” gel hadi dostluğumuza dostluk katalım” der gibi… Olmalı işte insanın böyle dostları duygusunu duyguyla cevaplamalı… Bir noktadan girip yüreğine bakmalı ne yazılı içerisinde diye… Ne güzeldir insanın dostlarının olması, sevgiyi, hüznü, neşeyi, acıyı her türden duyguyu, gözlerini görmeden, nefesini doymadan, ellerini tutmadan ama sıcak yüreğini yüreğinde hissederek paylaşması…

 

Ne güzeldir paylaşmak. Acıyı, sevinci. Biri azalır, biri çoğalır. İyi günde sevinci, kötü günde üzüntüyü, ihtiyaç anında derdi ve tasayı paylaşmak vardır. Paylaşmak mutluluğun bereketidir! Kalpler sevgiyi paylaşmak için vardır. Paylaşmak huzurdur, kardeşliktir, cömertliktir, yardımseverliktir. Paylaşmak, erdemli bir davranış olduğu gibi aynı zamanda bir ihtiyaçtır.
Peki, neden paylaşmıyoruz? Neyi paylaşamıyoruz?
Yüreklerimize çok mu zor geliyor paylaşmak?
Sadece bir malı veya eşyayı ya da bir yiyeceği değil duyguları da kapsar paylaşmak.
Paylaşmanın olduğu yerde insanlar birbirine güvenir ve bir birine sevgi ile yaklaşır.
Paylaşmak, karşılık beklemeden olur.
Ama bilmiyoruz paylaşmayı diye düşünüyorum çoğu kez etrafıma bakınca…
Bakın Güneş bile bizle ışığını, ısısını paylaşıyor. Gece yıldızlar gökyüzünü paylaşıyor. Toprak bereketini paylaşıyor. Bir tane buğday bizimle otuz tanesini paylaşıyor… Bakın ben yazarak duygularımı paylaşıyorum sizlerle. Maksadım yalnızca Gün/aydın demek mi? Ben demesem de Rabbim günü aydınlık yapacak…
Ya biz, biz ne yapıyoruz? Neyi paylaşamıyoruz üç günlük dünyada… Düşünün haydi…
Ve şöyle iki nefes arası durup düşünürüm ben; İşte hayatın acı gerçekleri derim…
Ama hayat bu!.. Bazen düşler kurarsın, hayallerle yola çıkarsın, kalbin pır pır atar, “Susarsın.”
Bazen düşlerine çelme takar karanlığa düşürürler, “Susarsın.”
Bazen hayal kırıklıkların ummadığın bir elden hançer gibi saplanır kalbine, “Susarsın.”
Bazen öyle kanar ki yüreğin aldırmazsın, ”Susarsın.”
‘HELAL OLSUN!’ demek istersin de “Susarsın.”

 

Ama değiştiremezsin hayatı, okun yaydan çıktığı gibi, söz çıkmıştır zehirli dilden, yüreğine oktan daha hızlı yayılır bedene zehri, sarar yuvanı bir karabasan gibi…
Temize çekebilir misin hayatı?..
Silebilir misin alın yazısını?..
Gözler, görmemişken yarını, düşler kovalanır mı ömür boyu… Karalama defteri değil hayat… Sayfalarını yırtıp atamazsın… Yaşadığın her anı yok sayamazsın… Dün, asla dediğin gerçeği, gün gelir yaşarsın… Sabır, damla damla işlendiğinde ruhuna, kelimeleri yutkunur, susarsın. Silgisi yoktur hayatın ve sayfalarını da yırtıp atamazsın. Alın yazısıdır bu, ancak kendin yaşarsın…
Doğumla başlayıp ölümle biter, meçhule yolculuktur hayat dediğin… Bazen mutluluktur, bazen de keder, gül diken misali hayat dediğin… Gülücükler için sahte maske takarız, yalanlar üstüne hayal kurarız, özümüz biçare, kimlik ararız… Eğri-büğrü bir yol hayat dediğin… Kimi cehaletin koynuna düşmüş, kimisi isyankâr dünyaya küsmüş, bir köşede mahzun boynunu bükmüş… Gözyaşı, metanet hayat dediğin… İki kapılı han, gelen gidiyor… Kuruyan yapraklar yere düşüyor… Zaman acımasız, kesip biçiyor… Kalanlar diyarı, hayat dediğin… Hayatı paylaşmadıktan sonra ne tadı vardır hayatın…
Karanlıkta kaybolan gölge misali silinmiş hayattan, ayrılmak zor ama sonu bilmek daha zor… Hazan mevsiminde dökülen yapraklar gibi, tek atımlık kurşunu kalmış kovboy gibi, ölümün soğukluğunu hisseden gladyatör gibi, hızlı adımlarla çıkan ve yine hızlı adımlarla düşen başarısızlıktan korkan, başarınca başarısızlığı unutan, başarısız bir başarılı gibi… Sonsuz başarıya ulaşmak paylaşmaktan geçer. Paylaşmadığın şeyler seni nasıl başarıya taşısın ki. Toprak altından çıkmayan hazine toprağındır…
Üç şeye dikkat etmek gerekir yaşamda… Göz, dil ve gönül… Göz ve dile hâkim olmak zor ama gönül’e hâkimiyet daha güç… Gönlü sakınmak lazım; kin nefret ve kıskançlık yatağı olmaktan… Tereddütte kalmamak, ne istediğini bilmek veyahut neyi isteyeceğimizi bilmek…

 

Neyse boş verin tüm buraya kadar dediklerimi; her rüya güneşle sona eriyor… Güneş batmadan paylaşmanın hazzına erişin… Belki geç kalmamışınızdır “HAYATI PAYLAŞMANIN GÜZELLİĞİNE…”

 

Ve işte bu sabah da karanlığı yırtıp gelen güneşle sona erdi gece rüyaları. Haydi gün aydınlığın gürültülü kalabalığına, kalabalıklarda ki yalnızlığına merhaba de yalnızlığıma saklı yaşlı yüreğim!. Dedim ki kendime, aynaya bakıp ta kendine diyemediğin, demediğin “GÜN/AYDIN” nı söyle sevdiklerine, can dostlarına…
Koca bir MERHABAYLA yeni güne, geride kalmış, bunca yitik yıla da merhaba, kırgınlıklarım olsa da benim “MERHABA” der ”Susarım.”
Susarım susarım ama!.. Neyse__________… der yine susarım…

 

Anılmak gönül dağlarındaki gül kadar güzelse, unutulmak hüzün dağlarındaki diken kadar acıdır.
Unutmayacak ve unutulmayacak dostlara selam olsun, keyifli sabahlar ve sağlıklı, huzurlu, mutlu günler… Sevgiyle, sevdiklerinizle tüm kirlenmişliklerden uzak, mutlu gülen bir yüzle, sevin, sevilin, hayat sevince güzel ve diyelim her bir cümleye; atalarımızdan emanet aldığımız bu Vatanın sahipleri yalnızca bu Vatanı karşılıksız seve bilenlerdir…

 

Hoş kalın, hoşça kalın ama hep dostça sevgiyle kalın…
Gönül soframdan gönül sofranıza sevgi ve muhabbetler gönderiyorum…

#öskurşun#

Paylaş
Etiketler: cömertlikgünaydınkardeşliktebessümtelaş
Önceki Yazı

Dijital Oyuncak

Sonraki Yazı

Cahit Yetgin’den Gerçek Bayram Mesajı

Ömer Sabri KURŞUN

Ömer Sabri KURŞUN

İlişkili Yazılar

Hayat
Edebiyat

Hayat

21 Şubat 2025
5k
Sadaka Taşı
Eğitim & Kültür

Sadaka Taşı

20 Şubat 2025
5k
Bir Anne
Edebiyat

Bir Anne

19 Şubat 2025
5k
Hayat ve Paylaşmak
Edebiyat

Hayat ve Paylaşmak

18 Şubat 2025
5k
Sonraki Yazı

Cahit Yetgin'den Gerçek Bayram Mesajı

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap