Şahtı Şahbaz Oldu Ekonomi

Koronavirüs…

Dünya markası olmuş bir virüs!

Girmedik yer bırakmayacak, çalmadık kapı kalmayacak, 

Adından, şanından, ününden ve gücünden nefretle söz ettirecek!

Şahtı şahbaz etti ekonomimizi!

Yazmaktan bıkmadınız mı diyenler olabilir…

Hayır. Ne kadar uyarabilir, dikkat çekebilirsek o kadar soru işaretleriyle mücadelede etkin olabilir, önlemler aldırabilir ve hayat kurtarabiliriz diye düşünüyorum!

Bakın uzun süre ülkeye sokulmayan (ki Sağlık Bakanımızı kutluyorum) ölümcül virüsten, şu ana kadar 3656 şüpheliye test yapılmış. 311 hasta pozitif çıkmış. Enfekte hasta sayısı 670 olmuş. Yaşlı ve direnci zayıf toplam 9 kişi vefat etmiş.

Bunlardan biri bizler, aileden biri veya komşumuz olabilirdi!

İşin ciddiyetinde olmayan varsa uyansın artık!

Ti’ye alan varsa vazgeçsin.

Dışarıda olmak zorunda olup da, eve gelirken ayağıyla neler getirdiğinin farkında olmayan varsa  olsun artık!

Hane halkını, aileyi komple karantinaya sokacağının, sonrasında ki gelişmelerin ise kişinin yapısı, mücadelesi ve imkânların el verdiği kadar direnebileceğini unutmasın!

Acı ama gerçek bu.

Elbette ki faturası ağır olacak!

Hiçbir şey güllük gülistanlık olmayacak.

İşini, aşını kaybedecekler olacak.

Sağlığını, hayatını kaybedenler olacak.

Maddi ve manevi zorluklarla karşılaşacaklarımız olacak.

Başta devletin maddi ve manevi desteği olmak üzere inançla, sabırla, azimle ve de önlemlerle bu aşamaları başarıyla atlatacağız inşallah.

Devlet almayı biliyorsa, böylesi zamanlarda da kesenin ağzını açacak ve mücadeleyi en üst seviyede tutacaktır.

Tabii ki kolay olmayacak.

Sancılı ve de acılı olacak.

Temennimiz hafif, hasarı az, ölüm oranı düşük bir şekilde atlatmak.

Ekonomik şartlarımızı fazla zorlamayacak, işsiz ve aşsız bırakmayacak, depresyona da meydan vermeyecektir umarız…

“İtibardan tasarruf edilmez” diyenlerin bugün; “Koronavirüs ile mücadeleden tasarruf olmaz” diyerek, tüm Dünya ülkelerinin sınava tutulduğu bugün kimin, nasıl ve ne kadar mücadele ettiği, ne ölçüde başarılı olduğu, devlet ve millet olarak nasıl önlemler alıp, sağlığın yanı sıra, ekonomik olarak ta nasıl bir hasarla kurtulduğunu görmek ve göstermek, İTİBARIN ta kendisidir ve de önemlidir! Çok önemli.

Hatta başka ülkelerin dikkatini üzerimize çekmekle kalmayıp, önlem, aşı, ilaç, disiplin, devlet – millet katkısı ile neler yapılabileceğinin gözler önüne serilmesi ve lider ülke olabilmesidir!

Bu ülke neden biz olmayalım?

Tarihe neden adımızı yazdırmayalım?

Kurtuluş savaşı ile yazdırdık mı, yazdırdık!

Asrın, kasıp kavuran ölümcül virüsü ile de yazdırabiliriz!

Ülkeleri hayran bırakabilir, örnek davranışımızla ekonomik girdi bile sağlayabiliriz!

İşte fırsatları değerlendirmek olacaksa, bu konuda olmalı.

İtibardan söz edilecekse, işte itibarımızı göstereceğiz.

Fırsat; Raflarda aylarca duran mala yüzde binbeşyüz zam koyarak kendi vatandaşını kazıklamak olmamalıdır.

Vatandaş ölümle cebelleşirken; itibar deyip hala lüks ve şaşaha içerisinde olanlar varsa frene basmalıdır.

Sözün Özü!

Bakınız artık beş duyu organımızı duyarlı kılmakla beraber, gönül gözünü, yüreğimizi, kalbimizi, midemizi, beynimizi harekete geçirmemiz gerekiyor!

Dünya nimetlerinden ne kadar faydalanıyor isek, onlara sahip çıkmak, gelişmelerini sağlamak, yok etmemek, onların da yaşam hakkı olduğunu kabullenmek, onlara da imkan tanımak, idareli kullanmak, hatta onları yaşatmak ZORUNDA olduğumuzu, bunun bir mecburiyet olduğunu kavramak, şans tanımak değil; HAK olduğunu beynimize yazmamız, iletmemiz gerekiyor!

İnsanın; en kötü canlı olmadığını, saygı ve sevgi dolu bir yüreğinin olduğunu, kanıtlamamız gerekiyor. Aksi halde bu ve benzeri hastalıklar kapımızı sık sık çalmaya, sevdiklerimizi alıp götürmeye bizi seyirci bırakacaktır…

Lütfen uyanalım.

gazete2000@hotmail.com