Sertap Erener’in Eurovision da ki üstün performansı ile elde ettiği başarı, Eurovision’ a yeni bir ivme kazandırmış, Türk halkı olarak eskiden olduğu gibi Eurovision a odaklanmamızı sağlamıştı.
Geçen yıl da Hadise ile müthiş bir heyecan fırtınası yaşadık. Hadise’nin düzgün fiziği, ses rengi, şarkısının ritmi ve sözleri “Eurovision’da bu yıl birincilik kesinlikle bizim” nidalarını kopartmıştı hepimize. Ancak, Hadise’nin sahne performansı da bir o kadar hayal kırıklığına uğratmıştı bizi.
Bu yıl Manga’nın bizi Eurovision’ da temsil edecek olmasına ise çoğunlukla sevindik. “Manga Eurovision için nasıl bir şarkı hazırlayacak”? diye, heyecanla beklemeye başladık. Manga’nın Avrupa’ da ki başarısı da sanırım hepimizi büyük bir beklentiye sürükledi. Kafamızda; “Manga mutlaka muhteşem bir şarkı hazırlayacak” düşüncesi hakimdi. Ve nihayet bugün, Eurovision temsilcimiz Manga’nın şarkısı belli oldu.
Manga’nın ’We Could Be The Same – (Aynı Olabiliriz)’’ adlı Eurovision şarkısını dinlerken şokları yaşadım ve beklentimin ötesinin ötesinde, hatta sınır dışında bir şarkıyla karşılaştım. ’We Could Be The Same” maalesef çok sıradan ve kulakta kalıcılığı olmayan bir şarkı olmuş. Hani şarkının geneli güzel değildir ama bazı yerleri vardır ki sizi alır götürür, farklı bir ritim yakalarsınız arada bir yerlerde ve şarkıya bütünüyle vurulursunuz.
Maalesef Manga’nın “We Could Be The Same” şarkısında ufacık da olsa kulağa hoş gelen ve kalıcı olan hiçbir melodi yakalayamadım. Manga’nın çok daha iyi şarkı yapacağına inancım sonsuzken, hayal kırıklığına uğradığımı söyleyebilirim. Manga’nın bu şarkı ile Eurovision da başarılı olacağını düşünmüyorum ve işi çok zor diyorum. Hatta ilk sıralarda olabileceğine hayal gözüyle bakıyorum.
Türkiye ve Avrupa’ da başarı grafiğini yükseltmiş Manga için, Eurovision büyük bir şanstı. Manga bu şansını iyi kullanabilir, hem kendi adına hem de ülkemiz adına büyük başarılara imza atabilirdi. Sizi bilmem ama bende; Eurovision’da ki Manga heyecanı esti ve geçti bile. Manga’ ya bu şarkı yakışmadı.
Bizi şarkısıyla değil ama sahne performansıyla en iyi şekilde temsil edeceğine inandığım Manga’ya, Eurovision da başarılar diliyor ve “We Could Be The Same” konusunda yanılmak istiyorum.
Manga son albümündeki hangi şarkıyla giderse gitsin ilk beşi zorlardı. Ama bu şarkı bir kere Manga şarkısı değil. Manga ruhuna aykırı… Kabul edilebilir gibi değil. Manga’yı duyduğumda sevinmiştim ama şimdi üzüldüm. Açık ve net söylüyorum, şarkı rezalet…
Aynı fikirdeyim.
İşin doğrusu diğer eserlerini de pek beğenmemiştim ama bu tam bir sıradanlık örneği. Kendi içinde düşük bir performansla dünyaya nasıl çıkmayı düşünüyoruz. Dramatik bir durum.
Sanki bu ülkede başka sanatçı yok ya da sanki ön plana çıkarılması gereken başka tema yok.
Haberi duyunca şaşırdığım kelime de şu oldu. Geleneksel çizgilerin de yer aldığı…..
Parçayı dinledim geleneksellikle bir ilgi kuramadım. Belki ben kaçırmışımdır diyeceğim ama…
Yazık demekten başka bir diyeceğim yok.
Şöyle anlatayım…
Geleneksel çizgiler var. Darbuka tınıları vs.. birtakım enstrümantal tınılarımız var. Sanki biz darbukadan ibaretiz ya… Zaten şarkının şarkı olamamasında başlıca etkenlerden biri bu. İlle de araya bir şeyler sokuşturulma hatası yapılmaya devam ediyor. Avrupa’nın en iyi sanatçısı unvanlı bu grup, bu aykırı grup, çok daha iyi bir şarkıyla çok daha iyi bir iş çıkarmalıydı ortaya. Manga kadar belki de daha fazla suçlu olan T-R-T’dir…
Saygılarımla…
Haklısın emre,
Şunu da söyleyeyim, manga (bence imkansız ama) dereceye bile girse kişisel görüşlerim değişmeyecek.
bunda en büyük sorumluluk veya hata TRT dedir.