Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cumartesi, Aralık 6, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar M.Nihat MALKOÇ

Irkçılığın Hortlaması

M.Nihat MALKOÇ Yazar M.Nihat MALKOÇ
03 Ağustos 2018
M.Nihat MALKOÇ
0
400
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Mesut Özil Özelinde Almanya’da Ve Batı’da Irkçılığın Hortlaması-1

Irkçılık insanları ayrıştıran ve nefret duygularını besleyen lanetlenmiş bir kavramdır. Gelmiş geçmiş en etkili Amerikalı Müslüman siyahî siyasetçilerden Malcolm X’in söylediği gibi “Irkçılık ideolojik bir düşünce değil, aksine psikolojik bir hastalıktır.” Bu hastalığın yerinde ve zamanında tedavi edilememesi toplumlarda ciddi rahatsızlıklara sebep olur.

Belli gayeler uğruna dünyaya gönderilen insanlar Allah’ın şerefli birer mahlukudur. Rabbimiz bunu “eşref-i mahlukat” kavramışla dile getirmiştir. Onun için bütün insanlar Hakk nazarında özü itibariyle kıymetlidir. Fakat insanlar eylemleriyle “eşref-i mahlukat” mertebesinden maazallah “esfel-i safilin” çukuruna da düşebilirler. Demem o ki insanı değerli kılan bir ömür boyunca yapıp ettikleridir. “Ey insanlar! Biz sizi bir erkekle bir kadından yarattık. Birbirinizi tanıyıp sahip çıkmanız için milletlere, sülâlelere ayırdık. Şunu unutmayın ki Allah’ın nazarında en değerli, en üstün olanınız, takvada en ileri olandır. Muhakkak ki Allah her şeyi bilir, her şeyden hakkıyla haberdardır.”(Hucurat 13) ayeti de bunu vurgular.

Irk ayrımı bir ırkı üstün, başka bir ırkı aşağı görme küstahlığıdır. Aşağı görülen ırk, üstün görülen ırkın zorunlu hizmetkârı konumundadır. Bu da bir çeşit modern kölelik demektir. Üstün ırktan geldiğini iddia edenlere göre bu, yaratılıştan gelen (hâşa) ilâhî  bir durumdur. Kişinin çalışıp çabalamakla bu çirkin yaftadan kurtulması da mümkün değildir. Hakir görülen ırk ve bu ırka mensup olan kişi dünyanın en zeki insanı olsa bile bu insanlık dışı etiketi ömür boyu taşımaya mahkûmdur.

Üstün ırktan olan kişi deli bile olsa, aşağı görülen ırkın efendisidir. Aşağı görülen de kendisini üstün ırktan görenlerin bir çeşit paryası konumundadır. Bu, insanların temelde eşit olduğu prensibine de aykırıdır. Bunun biyolojik, antropolojik  ve ilmî hiçbir açıklaması yoktur. Tamamen öznel ve keyfî bir bakış açısıdır.

Rabbimiz biz kullarını dünyaya gönderirken bize kulluk gibi ağır bir sorumluluk yüklemiştir. Bunun sınırlarını da değişik zamanlarda gönderdiği kutsal kitaplarda çizmiştir. Son ilâhi kitap olan Kur’an-ı Kerim, kulluğun çerçevesini ortaya koymuştur.  O açıdan kulluğun derecesi insanlığımızın derecesini de belirler. İyi ahlâk ve kâmil iman dışında sonradan kazanılan hiçbir şey Hakk katında üstünlük göstergesi olarak kabul edilemez.

Bizi farklı dillerde ve renklerde yaratan Rabbimiz kendine yakın olma(takva) dışında aramızda hiçbir üstünlük gözetmemiştir. Dil, din ve renk farklılığı ırkçılığı gerektiren bir durum değildir. Hepimiz bu fâni dünyada insanca bir hayat yaşamanın derdindeyiz. “Gözlerimizin ve derimizin rengi ne olursa olsun, gözyaşlarımızın rengi aynıdır.” beylik sözü dertlerimizin ortak olduğunu gösteren güzel bir ifadedir. Durum bu iken bu kibir niye?

Hiç kimse ırkçı olarak doğmaz. Irkçılık sonradan öğrenilen kötü bir davranıştır. Aldığımız yanlış terbiye, edindiğimiz sakıncalı öğretiler ve kötü çevre bizi ırkçı yapar.  Bu bir yetişme tarzı ve anlayış meselesidir. Hangi milletten  olursa olsun, kime yapılırsa yapılsın ırkçılık ciddi bir insanlık suçudur, bunu yapanlar yalnızlaştırılmalıdır; hatta lanetlenmelidir. Eğer böyle davranılırsa bu hastalıklı ruha sahip olanlar etrafında taraftar bulamayacaktır.

Geçen zaman içerisinde insanlar maddî ve manevî her şeyi, bütün bilimleri öğrendi; ama sevgiyi, kardeşliği ve barış içerisinde dostça yaşamayı bir türlü öğrenemedi. Onun içindir ki dünyada silahlanma yarışı aldı başını gitti. Bütçelerin çoğu ölüm makinelerine ayrıldı.

İslâmiyet; dilleri, dinleri ve renkleri ne olursa olsun bütün insanlara kardeşlik nazarıyla bakmamızı öngörür. Sevgide de, nefrette de ileri gitmememiz gerektiğini öğütler. Çünkü bugün çok sevdiklerimiz yarın düşmanımız, bugün nefret ettiklerimiz de dostumuz olabilir. Müslüman, etrafındaki insanlara adeta bir renk körüymüş gibi bakar. Çünkü Hakk nazarında kişinin beyaz, siyah veya sarı ırktan olması bir şey ifade etmez. Mühim olan zarf değil, mazruftur. Bizler kişinin dışına bakarak içine yönelik hükümlerde bulunamayız.

Dünya devletleri geçen zaman içerisinde bilimde ve uygarlıkta çok büyük atılımlar gerçekleştirmiş olmasına rağmen ırkçılık ve ayrımcılık meselesi ne yazık ki bugün de tazeliğini koruyan bir mesele olarak karşımıza çıkıyor. Bu mesele aslında yeni değildir; belki insanlıkla yaşıttır. Zamanı biraz daha somutlaştırdığımızda 15. ve 16. yüzyılları bu meselenin başladığı, 17. ve 19. yüzyıl arasındaki süreci de bu meselenin daha da dikkat çekmeye bağladığı yüzyıllar olarak gösterebiliriz. Bunun esas nedeni de ırkların tasnifidir. Bunun yanında ideolojik yaklaşımlar ve emperyalizmin getirdiği sıkıntılar da tuzu biberi olmuştur.

İnsanların sırf derilerinin renginin ölçü alınarak tasnif edilmesi çağdışı bir yaklaşımdır. Çünkü insanı yaratan Allah hiç kimseye nasıl yaratılmak istediğini sormamıştır. Bu tamamen Allah’ın tasarrufundadır. Hem renklerin birbirlerine karşı herhangi bir üstünlüğü yoktur.

Irkçılık bencilliğin tezahürüdür. Fertlerin ve toplumların doğuştan getirdiği özel imtiyazları yoktur. En büyük üstünlüğümüz insan olarak doğmamızdır. Hepimiz insan olduğumuza göre hayatta birbirimize eşit mesafedeyiz. Köle de, efendi de yoktur.

Yüce dinimiz İslâmiyet ırkçılığa asla müsaade etmemiştir. İslâm sevgi ve hoşgörü dini olduğu için, yaratılan bütün canlılara merhamet nazarıyla bakılmasını emretmiştir. İslâm’ın millet anlayışıyla Batı’nın millet anlayışı istinat noktaları açısından farklılıklar arz etmektedir. İslâm’ın gözbebeği olan Türklerin millet anlayışları İslâm’la birebir örtüşmektedir. Zira İslâm’ın öngördüğü ve Türklerin benimsediği millet anlayışında esas olan ırk değil, kader birliği ve inançtır. Millet kavramına inanç çerçevesinden bakan milletimiz meseleyi İbrahimî çerçeveye oturtmuştur. Onun içindir ki Türkiye’de yaşayan insanlar Türk, Kürt, Arap, Laz, Çerkez, Abhaz, Zaza, Arnavut, Azerî, Gürcü ve Boşnak gibi ırkına inilmeden tek bir millet sayılmıştır. Aynı gaye uğrunda çalışanlar ve ülkesini sevenler baş tacı edilmiştir.

Kâinatın manevî güneşi olan Peygamberimiz Hz. Muhammed(sav), Hicret’in 10. yılında  büyük bir kalabalığa karşı irat ettiği Vedâ Hutbesi’nde, “Ashâbım! Dikkat ediniz, cahiliyeden kalma bütün âdetler kaldırılmıştır; ayağımın altındadır” buyurmuştur. Resulullah aynı konuşmasında ayrıca, “Ey insanlar! “Rabbiniz birdir. Babanız da birdir. Hepiniz Âdem’in çocuklarısınız. Âdem ise topraktandır. Arap’ın Arap olmayana, Arap olmayanın da Arap üzerine üstünlüğü olmadığı gibi, kırmızı tenlinin siyah üzerine, siyahın da kırmızı tenli üzerinde bir üstünlüğü yoktur. Üstünlük ancak takvada, Allah’tan korkmaktadır. Allah yanında en kıymetli olanınız ondan en çok korkanınızdır. Azası kesik siyahî bir köle başınıza amir olarak tayin edilse sizi Allah’ın kitabı ile idare ederse onu dinleyiniz ve itaat ediniz.” buyurarak bütün zamanlara şamil hakikat esaslarını İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi yayınlanmadan 1316 yıl evvel insanlara duyurmuştur. Bizler bu sese kulak vermeliyiz.

Bir zamanlar insanlığa adalet dağıtan bir cihan devleti olan Osmanlıyı parçalayarak tarih sahnesinden silmek isteyen düşman devletler, Osmanlıyı meydana getiren farklı milletleri milliyetçilik ve ırkçılık etrafında ayaklandırmaya çalışmışlar; ne yazık ki bunda başarılı da olmuşlardır. Bunu gören Mehmet Akif, oyuna gelen kitleleri şu sert mısralarıyla uyarmıştır:

“Ne Araplık, ne de Türklük kalacak aç gözünü!/Dinle Peygamber-i Zîşanın ilâhî sözünü!/Müslümanlık sizi gayet sıkı, gayet sağlam,/Bağlamak lâzım iken, anlamadım, anlayamam,/Ayrılık hissi nasıl girdi sizin beyninize?/ Fikr-i kavmiyyeti şeytan mı sokan zihninize?/ Birbirinden müteferrik bu kadar akvamı,/Aynı milliyetin altında tutan İslâm’ı,/ Temelinden yıkacak zelzele, kavmiyettir/Bunu bir lâhza unutmak ebedî haybettir…”

Paylaş
Önceki Yazı

Peyami Safa´nın Romanı Var mI?

Sonraki Yazı

Ticaret Savaşı Fabrikaları Yavaşlattı

M.Nihat MALKOÇ

M.Nihat MALKOÇ

İlişkili Yazılar

M.Nihat MALKOÇ

Tarih Milletlerin Hafızasıdır

24 Eylül 2023
5k
Öğretmek Yetmez, Eğitmek de Gerekir
Eğitim

Öğretmek Yetmez, Eğitmek de Gerekir

17 Eylül 2023
5k
Genel Eğitim

Önce Ahlak ve Maneviyat

10 Eylül 2023
5k
Sümela Kültür Yolu Festivaline Dair Notlar
Etkinlik

Sümela Kültür Yolu Festivaline Dair Notlar

10 Eylül 2023
5k
Sonraki Yazı

Ticaret Savaşı Fabrikaları Yavaşlattı

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Bebeğim

Bebeğim

06 Aralık 2025
Güvenlik Görevlisi

Güvenlik Görevlisi

06 Aralık 2025
Aklımda Bir Ses Var

Aklımda Bir Ses Var

06 Aralık 2025
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap