Ülkemizin sadece İç işleri bakanlığına bağlı kurumlarında değil, bütün kurumlarında ülkesi ve insanları adına sıttı sadakatle görev yapacak birer Hüseyin Çapkın’a ihtiyacı var.
Bu cennet vatan ülkede aklı başında herkes gibi bizlerde yaşıyoruz ve yaşananları Allahın görmek için insanlara ve bütün canlılara verdiği iki çift gözle görüyoruz.
Duymak için verdiği kulaklarımızla ne yazık ki duymak istemediklerimizi üzülerek te olsa duyuyoruz. Genellikle gördüklerimiz, güç kimin elinde ise onun rüzgârına takılıp nalıncı keseri gibi kendine yontarak bir üst makama nasıl terfi ederimin hesaplarını yapanlar.
Memleket batmış, gitmiş, insanlar kurumlardan rahatsızmış, kurum amirlerinin büyük çoğunluğunun umurunda bile değil! İşte bu nedenle tekrar ediyorum ve diyorum ki, bu güzel ülkemizin kıymetini bilelim ve ekmeğini yediğimiz vatanımıza ve insanımıza yakışır biçimde yanlışlar kendi içimizde dahi olsa İstanbul Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın gibi derhal gereğini yaparak önce kendi kapımızı, ardından da ülkemiz ve insanlarımızın kapılarını temizleyelim. Kendi kapısını temizlemekten aciz idarecilerin başkalarının kapılarına kapınız kirli demeye hakkı yoktur olamaz.
Kendinden emin ne yaptığını nasıl yaptığını bilerek yapan çapkın’ların güzellikleriyle toplum olarak birden heyecanlanıp atağa kalkıyoruz. Ama iki adım yürüdükten tembelliğe ve hazırcılığa alışmış ve alıştırılmış olduğumuz için derhal geri adım atıp, bu memleketi ben mi, biz mi düzelteceğiz diyerek işin ucunu bırakıveriyoruz. Böyle yapınca da ortalık dün ve bugün olduğu gibi kendini bilmez idarecilere kalıyor!
Temennilerimiz İstanbul Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın örneğidir. Ama ne yazık ki bugüne kadar bu ve benzeri nedenlerden dolayı ülkemizde, Bölgemizde ve memleketimizde pek Çapkın gördük diyemiyoruz.
Genellikle gördüklerimiz, güç kimin elinde ise onun rüzgârına yelken açanlardır.
Emniyet teşkilatı içersinde kanunsuzluğa adı karışmış olanlar ile yanlışlığa meyli olanları yine kendi arkadaşları vasıtasıyla tek tek tespit ederek tereyağından kıl çeker misali temizlemek için yoğum mücadele veren İstanbul Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın, devlet adına önemli makamlara atanarak millete hizmet ediyorum diyerek ülkesine ve insanına ihanet eden makam ve mevki sahibi kanunsuzlara kapak olsun.
Dünya Lideri Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarıyla Türk milletinin birlikte kurduğu Türkiye Cumhuriyeti Devleti adına, bu gariban Türk milletine hizmet etmesi için oluşturulmuş olan kamu kurum ve kuruluşlarında, insanlık ölmedi dedirtecek türden medeni cesaret göstererek ülkesini ve insanını her türlü iç ve dış tehdide karşı korumak ve kollamak adına yapılan yanlışların kanunsuzlukların üzerine gittiği, aynı kararlılıkla kendi teşkilatı içersinde kanunsuzluğa karışmış olan mesai arkadaşlarının da üzerlerine giderek müthiş bir insanlık örneği sergileyen İstanbul Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın gibi atanmış devlet adamlarının azda olsa var olmaları, ülkemiz ve insanımız adına büyük onurdur.
İstanbul Emniyet Müdürünün yaptığı yalnızca Emniyet teşkilatı için değil, devletin bütün kurumları için sonsuz önem arz eden bir örnek gelişme olarak algılanmalıdır.
Kendinden başkasını düşünmeyen İdarecilerin yüzünden insanların büyük çoğunluğunun devletine olan güveni kaybolmuştur.
Her kurum ve kuruluşun amiri Çapkın örneğinde olduğu gibi önce kendi içinden temizlik harekâtına başlayarak insanların devletine olan güven kaybını yeniden tesis etmelidir.
Bu önemli gelişme sadece Emniyet teşkilatı için değil, bütün kurumlar için örnek olmalıdır. Çünkü bu ülkede halkının güvenini kaybetmiş sadece emniyet teşkilatı yok. Daha nice önemli teşkilatlar var.
Hepimiz tarafından çok iyi bilinen, hepimizce“önce sağlık” diyerek kabul gören ortak bir doğrumuz var. Öyle ise işe sağlıktan başlayıp diğerlerine doğru doğruluk hareketini İstanbul emniyetinde olduğu gibi yaygınlaştıralım.
Ülkemizde milletimiz için var olan teşkilatların hepsinde İstanbul Emniyetinde yaşanan güzel gelişmelerin yaşanması en büyük arzumuz ve isteğimizdir.
Bu millet istediği ve liderine güvendiği için Türkiye Cumhuriyeti Devletini Dünyanın stratejik öneme haiz noktasına inşa ettiğine göre, bu gariban yani iyi niyetinden zerre kadar kuşku duymadığım ve duymak istemediğim Türk milleti, bugüne kadar sözde idarecilerin yüzünden yattığı veya yatırıldığı ölüm uykusundan uyanırsa ki bundan hiç kuşkum yok mutlaka uyanacak ve böylece Çapkın’ların sayısı hızla çoğalarak ülke er ya da geç düzlüğe çıkacaktır diyor, saygılar sunuyorum.
