Kanlı katil 2017;
Bitmedi diyeceklerim, yarın devam edeceğim demiştim.
Sanır mısın ki; geleceğe dair umutlar bırakarak defolup gittin?. Aksine, tüm zilletin tohumlarını serpip umutları tükettin. Üç-beş satıra sığar mı ki mirasın, diyeceklerim sığsın?
“Kanı yerde kalmayacak!” boş tesellileriyle kandırmaya yeni fırsat sağlayan da sendin. Emekten, umut sömürüsüne kadar miras aldığın aralık kapıları ardına kadar açan da sendin!. “Atı alan Üsküdar’ı aştı!” nidalarıyla demokrasiye dair umutları kırıp karartan da, sen’din!?..
Ve hele giderayak toplumun kucağına bıraktığın o tersli yönetli 3 rakamlı (696) KHK bombası var ya “asla” unutturmaz seni, Tıpkı ‘50’li yılları unutturmayan DP’nin “Tahkikat Komisyonu” gibi!. Yoksa daha da mı beteri demeli?
Kime gözdağı bu? Dünyanın hangi ülkesi hem “demokratik, sosyal hukuk devleti” ilkesini anayasasına koyacak hem de; “Resmi bir sıfat taşıyıp taşımadıklarına, veya resmi bir görevi yerine getirip getirmediklerine bakılmaksızın” diye başlayıp, “…eylemlerin bastırılması kapsamında hareket eden kişiler hakkında, soruşturma açılamayacağını, cezai işlem uygulanamayacağını” hükme bağlayan net ifadeyi, en baskıcı yöntemle yasa adıyla uygulamaya koyacak.??
Yok mu bu ülkenin kolluk kuvvetleri, jandarması, polisi… de “kime bağlı olduğu bilinmeyen // ya da bilinen” milis güçlerini demokratik yasaların tüm hükümlerine aykırı olarak göreve çağırır?… Bununla taşların bağlanıp “kimlerin” sokaklara salınacağı sorusunu akla getirmez mi?
Hele bir de “hüküm öyle değil” diyerek yeni aldatma mekanizması yaratanlara ne demeli!. Ben öğretmenim, işte size yemin: bu hükümden demokrasi adına tek olumlu hüküm çıkaranları, izan yoksunluğundan, sittin sene sınıfta bırakırdım!.
Bizler; “ANTİDEMOKRATİK HER DAVRANIŞI, İNSANLİĞIN EN BÜYÜK AYIBI SAYAN YURTSEVERLER… 696 Sayılı KHK ile ÇOK BÜYÜK BİR OYUN OYNANIYOR, DEMOKRASİ, HUKUK, İNSAN HAKLARI HEPTEN RAFA KALDIRILIYOR, ÜLKE BİLİNMEZLİKLERE SÜRÜKLENİYOR!. “ diye feryat ederken; sen sessiz sedasız çekip gittiğini mi sanıyorsun eyyy 2017?!…
Aldanıyorsun!…
Sen de senden önceki 2012’ 13’14’ 15’ 16’lar gibi aldattığını sanarak çekip gitsen de bu ülkenin sevdalıları unutmayacak seni ve bıraktığın o rezil, o rüsva miraslarını….
Yürek varoldukça, umut da varolacaktır. Umut kılıçtan da, baskı ve zulümden de hem daha keskin, hem daha güçlüdür. Çünkü inanç vardır umudun ucunda. İşte bu nedenledir “2018 UMUTLU YÜREKLERE KUTLU OLSUN” diyoruz..
Yine bitmedi diyeceklerim…. Yarın da devam edeceğim!.
02 Ocak 2018
Mehmet Halil Arık
Emekli eğitimci – DENİZLİ
mehmethalilarik@gmail.com
Tel: 0535 202 11 61




















