Balkonda süs süs begonvil ağaçlar
Bakımsız ve çıplak dağ ve yamaçlar.
Şerit şerit yağmalanmış sahili
Para ve güç baskın çıkmış besbelli.
Gençler şehit oldu bu vatan için
Halka yasaklanmış kıyılar, niçin?
Burda yapıların tamamı beyaz
Altyapılar yok, denecek kadar az.
Denizi masmavi, havası güzel
BLACK ANGEL turu Bodrum’a özel.
Muhsin DURUCAN
Metin Mercimek bir yazısında: “Bodrum’u her ziyaret ettiğimde, mutlaka bir sanat, müzik, ilim ve bilgi etkinliği ile karşılaşmaktayım. Demek ki Bodrum, sanatı, felsefeyi, müziği, bilim ve ilimi bünyesinde barındıran bir kenttir.
‘Sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından biri kopmuş demektir.’ Der, Mustafa Kemal Atatürk
Antik Çağ’daki adıyla Halkarnassos olan Bodrum, bu güne kadar birçok medeniyetleri içinde barındırmış ve tarihin tohumlarını ektiği tıbbın, felsefenin, sanatın rüzgârlarıyla yoğrularak günümüze kadar ulaşmıştır.
Bodrum, gerek doğa güzelliği, gerekse çivit mavisi denizi ile tüm ziyaret edenleri büyülemiş ve sanatçıların da vazgeçilmez beldesi haline gelmiştir.
Yüzyıllardan bu yana adını tüm dünyaya duyuran Bodrum, tarihi ve kültürel zenginliklerin kaynağı olmayı sürdürmüş ve sanatla içi içe bir toplum haline gelerek hoşgörü ve çağdaş medeniyetin izlerini taşımaya devam etmiştir.”
***
Planlamamız çerçevesinde 23 Haziran 2017 günü, serin mi serin bir öğle sonrası coşkubuyla yola koyulduk. Molamızı Susurluk’ta vererek havanın kararmasıyla Manisa’ya vardık. Önceden ayırttığımız bir kurumun konukevine yerleştik. Odalarımızda güzel geçen ve dinlendiren uyku sonrasının sabahında kahvaltımızı yaptık ve aracımızla yol almayı sürdürdük.
Bafa’da Kasap Ertan Hoca’dan kaliteli etimizi almayı da ihmal etmedik. Tatil süresinde lezzetini alarak yedik, diyebilirim.
Öğleye doğru Bodrum Club Dedeman Tesislerinde olduk. Kayıt işlemleri sonrasında görevli Öznur Tokuroğlu’nun ilgisi ve yönlendirmesiyle adımıza ayrılan apart otel evine yerleştik.
Club Dedeman’ı Murat Dedeman ve Behzat Aksaray’ın işlettiği bilgisini edindim. Hemşerim Behzat Aksaray, babası Ahmet Aksaray ve damatları Gürses ile kısa görüşme ve tanışmamız oldu.
Sosyal tesisin, havuzun ve evlerin işletmesini olumlu buldum. (Ancak denizden yararlanma için bunu diyemem!) F&B Müdürü İbrahim Şahbaz görevini başarıyla yürüten genç ve dinamik bir yönetici… HK Md Murat Ünal ve Sıraç Demir iz bırakan adlar…Çalışan öğrenciler de görevlerini gereği gibi yapmaktadırlar.
Bayram tatilinden yararlanarak buraya gelenlerin büyük bölümünün araçları İstanbul ve Ankara plakası … Özellikle bayram günlerinde yoğunluk da gözlerden kaçmadı!
İstanbul Emit Turizm Fuarı’nda tanıştığımız Black Angel Yat İşletmeleri Sahibi Enver Kantarmış ile kurduğumuz iletişim sonrasında sabah saatlerinde gezi turuha katılarak akşam saatlerinde noktaladık. Kantarmış, dört adet görkemli ve devasa deniz aracı ile nisan ayından beri dolu dolu turlar gerçekleştirdiğini ve katılanların çok memnun olduklarını belirtti. Gezimizin sonunda kendisine hak verdik ve alkışladık!
Bodrum’da gezdiğimiiz saatlerde beynimden dilime dökülen kimi sözcükleri de okurlarımla paylaşmadan geçimiyorum: Zeki Müren Müzesi’nde / Cevat Şakir gezisinde / Gençlik eğlenmeyi arar / O müziğin ezgisinde.
Enver Kantarmış’ın kaptanlığını yaptığı Black Angel’deki yerlerin dolu ve coşkulu olduğunu, yer yer Karaada Termal, Tavşanburnu, Kızılburun ve Poyraz Koyu gibi noktalarda molalar verildiğini, denize girildiğini zevkle izledim. Kimi etkinlikler gerçekleşti. Özellikle Alara ve Durucan, gönüllerince eğlendiler! Tarsuslu kaptan ve şovmen Serkan Demir gösterileriyle göz doldurdu!
Gezi ortamında yakınımızda olanlardan İstanbul Bilfen Dilkit’ten katılan Sabriye Akın; Tugay, Zekiye ve M. Ali Avcılar ailesiyle ve Tiflis Demirkol Lojistik’ten Ozan Emre Kolçak ile tanışmamız oldu.
***
RCI değişimiyle aldığımız ikinci haftayı Milas-Kıyıkışlacık Köyü yamacında zeytinlikler arasındaki Bodrum Konakları Tesisleri’nde geçirdik. Burada Seray Kaya ve yönetici konumundaki eşi, Genel Müdür Emin Cengiz, görevlilerden Erdinç Ülker ve Rüya Zileli tanıdığımız yüzlerdi. Özellikle Halil oğul ile teknik elaman Mehmet Aköz, tesisin en çok çalışanları ve kaliteli hizmet üretenleri olarak değerlendirilebilir.
FiniTolar sanatçıları Erkan Karadeniz ile rol arkadaşı Tuğçe Karabayır, yaptıkları animasyonlarla ve gösterileriyle tatilcileri eğlendirmeyi başardılar. Zaman zaman kendileriyle hoş sohbetlerimiz de oldu.
İki haftalık tatilimizin sonrasında güneşin doğayı kucaklayan ilk ışık ve ışınlarıyla Bodrum Konakları’na da veda ettik.
***
Manisa’nın içinde kısa bir tur attık ve öğleye doğru Akhisar yolu üzerinde Topbaş Ayakkabı Fabrikası karşısındaki “Bekir Bey’in Köylü Pazarı” sergeninde bu yıl da mola verdik. Bekir Baba, ana ve oğullarının yakın ilgisini gördük. Dinlendik, alış veriş yaptık. Çadırın gölgesinde yemek yeme fırsatımız oldu.
Pazarcı Bekir Terzi, içten ve candan bir insan… O gün eşi Meryem, evlatlarından Rıdvan, Ekrem ve Fatih, gelen müşterilerin isteklerine sergende yer alan; karadut, keçi peyniri, zeytin türleri, bal, pekmez, ceviz, köy yumurtası, toprak kaplar ve değişik armağanları satarak yanıt verdiler. “Yolcu yolunda gerek” sözünu anımsadım. İstemeyerek de olsa vedalaşarak ayrıldık.
Normal seyirde süren yolculuğumuz, olaylarıyla anılan Susurluk yakınlarında bir aracın kaza yaparak yolu üç saat kadar kapatması gerilim yarattı! Sonrasında yolumuza devamla Maltepe’de noktalandı. Ege’nin sıcaklığını gerimizde bırakırken İstanbul’un serinliği bizi rahatlattı!
