Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Özkan KARACA

1. Dünya Savaşı Öncesi Osmanlı Devletinde Durum

Özkan KARACA Yazar Özkan KARACA
06 Haziran 2017
Özkan KARACA
0
401
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

 

Avrupa’nın büyük güçleri, Almanya’nın da devreye girdiği 1871’den sonra büyük bir sömürge yarışına giriyorlardı. Milyonlarca kilometre karelik topraktan, 25 milyon kilometre karelik toprak alanının sömürgeleştirilmesi sadece 30 yılın içinde gerçekleşiyor. Afrika’nın toprakları 1870’de sadece %10’u sömürge halindeyken, 1899’a gelindiğinde %90’dan fazlası sömürgeleştirilmiş duruma geliyor.

Sadece İngiltere, bu süre içinde kendisine 12 milyon kilometre karelik bir alan sağlıyor. Fransa dokuz milyon kilometre kare, Almanya yaklaşık 12 milyon kilometre kare civarında alan elde ediyor ve bir anda inanılmaz bir sömürge patlaması yaşanıyor. Çünkü bu ülkeler endüstriyelleşiyorlar, sanayi üretimine geçiyorlar ve hammaddeye ihtiyaçları vardır. Bu hammadde açlığı ve bulabildikleri her yeri sömürgeleştirme yarışının neticesinde zaman zaman birbirleri ile didiştiği bir rekabet doğuruyor.

İngiltere, o dönemdeki dünya imalatının %35’ini yapıyor. Dünya topraklarının %20’sine sahip olan İngiltere, bunu 1870 ve 1900’lu yılları arasında maksimize ediyor.  1870- 1900 yılları dünya tarihinin en önemli dönemlerinden biridir. Aslında Birinci Dünya Savaşı’nı ortaya çıkaran şartlar, kaynayan kızgınlık ve menfaat çatışmaları bu 30 yıllık süreç içerisinde yaşanıyor. Büyük bir iştahla her yere saldırılan bir 30 yıldan bahsediyoruz ve 1900’e gelindiğinde artık ortada sömürgeleştirilecek doğru düzgün bir alan kalmamıştır. Almanya sistemini değiştirmek ve dönüştürmek istiyor. Büyük bir deniz gücüne karşı sistemi dengeleyecek şekilde büyük bir kara gücü oluşturmaya ve aynı zamanda Berlin-Bağdat demir yolunu inşa etmeye çalışıyor.

Balkanlar aniden çok önemli bir hale geliyor. Bir yandan Rusların sıcak denizlere inme stratejileri, bir yandan Almanların kara hâkimiyeti stratejileri, bakıldığı zaman da bir yandan ulusçulukla, Sırp ulusçuluğuyla güçlenen bir ortam ve Balkanlar bölgesinde başlayan büyük bir çatışma, Bosna-Hersek buhranından sonra Balkan Savaşları ve onun arkasından gelen Birinci Dünya Savaşı.[1]

Birinci Dünya Savaşı ile birlikte zengin petrol yataklarına sahip olan Orta Doğu ve Mezopotamya savaşın önemli alanları haline gelmiştir.[2] Savaş modern teknolojiyle donatılmış kendi endüstrisini çok hızlı bir şekilde geliştirmiş; denizler savaş gemileri, gökyüzü ise bombardıman uçaklarıyla dolmuştur.[3] Devletlerin ordularını yoğun bir şekilde motorize etmesi sebebiyle, petrol elde etmek için petrolün yoğun biçimde kullanıldığı savaş, dünya petrol tüketiminin de eskiye oranla birkaç kat artmasına sebep olmuştur.[4]

 PETROL

Edward Drake tarafından 1859 yılında Pennsylvania’da yapılan sondaj sonucu yeraltında bulunan petrolün yeryüzüne çıkarılıp insanların kullanımına sunulabileceği dünya tarafından görülmüştür. Petrolün endüstri için önemi artmış ve ardından 19. yüzyılın sonlarına doğru petrolün yakıt olarak kullanıldığı içten patlamalı motorlar üretilmeye başlanmıştır. Özellikle ulaşım sektöründe kullanılan araçlarda yerini almasından itibaren petrol[5] ve petrole sahip olma isteği, devletler arasında yaşanan büyük politik, ekonomik ve askerî mücadelelerin başlıca sebebi olmuştur.

Petrolün ulaştırma ve endüstri sektöründe yaygın olarak kullanımı neticesinde ön plana çıkan petrol şirketleri, mensubu olduğu ülke hükümetlerinin gerek diplomatik, gerekse askerî desteğini alarak uluslar arası pazarlarda etkin bir güç olmaya başlamışlardır.[6] Bu şirketlerin o dönemde büyük rezerv barındırdığı bilinen petrol kaynaklarından en üst düzeyde yararlanmaya yönelik girişimleri neticesinde petrol piyasası genişlemiştir. Bu genişleme de önemli miktarlarda petrol rezervi bulundurduğu düşünülen Orta Doğu coğrafyasının siyasi ve idari olarak yeniden şekillenmesinde önemli bir etken olmuştur.[7]

  1. yüzyılın ikinci yarısından itibaren Osmanlı İmparatorluğu toprakları üzerinde Alman ve Fransız uzmanlar tarafından yapılan araştırmalar sonucunda, bölgede önemli petrol yataklarının olduğu ispat edilmiştir.[8] Bunun üzerine Osmanlı İmparatorluğu tarafından petrol de dâhil olmak üzere madenlerden gelir elde etmek ve konuyla ilgili yasal düzenlemeleri sağlamak amacıyla, 1861 yılında ilk “Maden Yasası” çıkarılmıştır.[9] İlerleyen zamanlarda yapılan çeşitli incelemeler sonucunda petrol bulunma olasılığı en yüksek olan yatakların özellikle Musul ve Bağdat vilayetleri çevresinde yer aldığının belirtilmesi üzerine, dönemin padişahı 2. Abdülhamit tarafından 1888 ve 1889 yıllarında çıkarılan fermanlarla bu vilayetler padişahın şahsi arazisi haline getirilmiştir.[10]

27 Nisan 1907’de tahtan indirilen 2. Abdülhamid’in tahttan indirilmesini takiben, 1904 yılında imzalanan anlaşmayla “Anadolu Demiryolu Şirketine” demir yolu yapımı ve petrol arama konularında verilmiş olan imtiyazların geçerliliğinin kalmadığı da ilan edilmiştir.  “Anadolu Demiryolu Şirketi” yetkilileri bu kararın tek taraflı olarak alındığını öne sürerek imtiyazların geçersizlik kararını kabul etmeyeceklerini belirtmiştir.[11]

1909 yılının Şubat ayında 2. Abdülhamit’in özel mülkiyeti olan toprakların hazineye devredilmesi konusunda karar alınır. Alınan karadan yaklaşık altı ay sonra İngilizler, D’Arcy grubu aracılığıyla Osmanlı yönetiminden Musul ve Bağdat vilayetlerinde kendilerine petrol imtiyazı verilmesi konusunda yeni bir başvuruda bulunmuştur. Bir süre bu başvuruya padişah Sultan Reşat tarafından yanıt verilmemiştir.[12] Kısa süre sonra da istediklerini alabilmişlerdi.

Petrol, 19. yüzyılın sonlarından itibaren artan önemiyle birlikte, uluslar arası politikalar üzerindeki temel şekillendiricilerden biri olmuştur. Birinci Dünya Savaşı’nın başlamasının asli nedeni olmasa da, bu savaşın dünyada yaşanmış en kanlı savaşlardan biri durumuna gelmesinin temel nedeni petroldür. Savaşın bu denli yıkıcı olmasındaki en büyük sorumluluk, petrole ve petrol yollarına hâkim olma isteği ile hareket eden dönemin güçlü devletlerine aittir. Bu devletler, savaş esnasında kullandıkları petrole bağımlı modern savaş araçları sayesinde daha savaş zamanında petrolün önemini tüm dünyaya göstermişlerdir.

Petrolün savaş sonrası dönemde devletlerin refahının ve güvenliğinin sağlanması için daha da önemli hale geleceğinin sinyallerini vermişlerdir. Petrolün bulunmasıyla enerji kaynaklarının hâkimi durumunda olan Osmanlı Devleti’nin paylaşılması savaşın Avrupalı güçlere göre ana esaslarından biri olmuştur.

Savaşın başlangıcında Rusya, İngiltere ve Fransa itilaf devletleri grubunu oluşturmuş, Almanya ve Avusturya–Macaristan ile Bulgaristan ise ittifak devletleri olarak karşı grupta yer almışlardır. Osmanlı Devleti ise başlangıçta hiçbir safta yer almamıştır. Ancak daha sonra Rusya’nın tehditlerine karşı Almanlar ile ittifak yapan Osmanlı Devleti de ittifak grubuna dâhil olmuş ve böylece savaşa katılmıştır.

[1]     Deniz Ülke Arıboğan, Birinci Dünya Savaşını Anlamak Sempozyumu, Açılış Konuşması, Harp Akademileri Yayınları, İstanbul, 2014. s.26

[2]     Halil Nebiler ve Suat Parlar, Petrolün Ekonomi Politiği, Sarmal Yayınevi, İstanbul, 1996. s.35

[3]     Volkan Ş. Ediger, Osmanlı’da Neft ve Petrol, ODTÜ Yayıncılık, Ankara, 2006. s. 337.

[4]     Antoine Zischka, Petrol Savaşının Kirli Tarihi, çev. Fatma Zehra Arslan, Selis Kitaplar, İstanbul, 2007. s.79

[5]     İçten patlamalı motorların keşfinden önce petrol, genellikle aydınlanma ve ilaç yapımı amaçlı olarak kullanılmıştır.

[6]     Valerie Marcel, Oil Titans: National Oil Companies in the Middle East, Chatnam House/Brookings Institution Press, Washington D.C. 2006. s. 14.

[7]     Veysel Ayhan, İmparatorluk Yolu: Petrol Savaşlarının Odağında Ortadoğu, Nobel Yayın Dağıtım,  Ankara, 2006.  s.123.

[8]     Veysel Ayhan, a.g.e. s. 125.

[9]     Yakup Kepenek ve Nurhan Yentürk, Türkiye Ekonomisi, Remzi Kitabevi, İstanbul, 2005. s.15.

[10]    Raif Karadağ, Petrol Fırtınası, 3. Baskı, Truva Yayınları, İstanbul, 2004. s.74.

[11]    Veysel Ayhan, a.g.e. s. 256.

[12]    Volkan Ş. Ediger, a.g.e. s. 258.

Paylaş
Etiketler: 1. Dünya SavaşıBüyük OsmanlımakaleOsmanlı Devletipetroltarihyazar
Önceki Yazı

Bilgi, Algı, Medya, Hukuk

Sonraki Yazı

Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına Dair Tebliğler

Özkan KARACA

Özkan KARACA

1977 Malatya doğumludur. İlköğrenim, Ortaokul ve Lise öğrenimini İstanbul’da tamamlamıştır. Lise öğreniminden sonra tahsili sürdürmeyerek iş hayatına atılmıştır. Kanal 7 televizyon kuruluşunda aktüel kameramanlığı yapmış, askerlikten sonra da bir süre bu kuruluşta çalışarak iş değişikliği dolaysı ile ayrılmıştır. Daha sonra televizyon ve dizi filmlerin setlerinde önce kameraman asistanlığı, ardından kameraman olarak prodüksiyon çalışmalarında aktif olarak yer almıştır. Küçük yaşlarından bu yana ara vermeden yazı denemeleri karalayarak üslubunu geliştirmiştir. İlk makalesi 18 yaşlarında yerel bir gazete (Karadeniz Gözde) köşe yazarlığı ile başlamıştır. Şiir ve makaleleri; Aktüel, Ay Vakti, Çorum 2000, Fikir Yolu, Güllük, Hece, Hicran, İlkadım, İslami Edebiyat, Kara Kalem, Kumru, Küskün Akasya, Maki, Mavera, Sarı Çiğdem, Şiir Merdiveni, Yüz Akı dergilerinde yayınlanmıştır. 2007 yılında İki Kanat Yayınları’nı kurmuştur. Can Suyu, İHH, Yardımeli gibi sivil toplum kuruluşlarının yurt dışı temaslarında yer alarak yardım ve hizmet faaliyetlerini görüntülemiş ve belgesel haline getirmiştir. Sinema diline vakıf olarak, kamera plan ve acı tekniğini kavrayarak hikâye tasvirini birleştirmesi ile film senaryoları da yazmaktadır. Tarihsel duygu ve günümüzün yaşamsal kodlarını açarak ülkemizin tarihi ve kültürel zenginliklerini tanıtmaya yönelik çeşitli belgesel filmleri üretirken, bir yandan da kaliteli teknik altyapı oluşturan “Atlantik Medya ve Prodüksiyon” şirketinde; belgesel, dizi, televizyon filmlerine yönelik yapımcı - yönetmen olarak faaliyetini sürdürmektedir. Yine Atlantik Medya ve Prodüksiyon şirketinin bünyesinde bulunan ve 2016 yılında kurulan MSN Yayıncılık’ın Genel Yayın Yönetmenliğini yapmaktadır. İlim ve Edebiyat Eseri Sahipleri Meslek Birliği (İLESAM), Edebiyat Sanat ve Kültür Araştırmaları Derneği (ESKADER), Türkiye Gezginler Derneği ve İzollu Vakfı üyesidir. Yayınlanmış Kitapları: Aynalar (2007), Kanlı Şarap, Küflü Ekmek: Sömürgecilik (2017), Dövüştüler, Götürüldüler, Dönemediler: Esarette Kalanlar (2017), Dinlerde, Mitolojilerde, Savaşlarda: Kurban (2017)

İlişkili Yazılar

Özkan KARACA

Tarihte Birbirinin Kurdu Olan Avrupa

01 Temmuz 2017
5k
Özkan KARACA

İstanbul Şehir Kültürü ve Bilinci (II)

22 Haziran 2017
5k
Özkan KARACA

İstanbul Şehir Kültürü ve Bilinci- (I)

17 Haziran 2017
5k
Özkan KARACA

Aynalar

03 Haziran 2017
5k
Sonraki Yazı

Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına Dair Tebliğler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap