Statin lobisinin “milyonlarca insanın kullandığı, dünyanın yan etkisi en az olan ilacı” diye reklâmını yaptığı kolesterol haplarının (statinler) şeker hastalığı riskini yüzde 87 oranında artırdığı tespit edildi.
Journal of General Internal Medicine’ de yayınlanan araştırma, askeri sağlık sistemi olan “Tricare” kapsamındaki 25.970 kişinin Ekim 2003-Mart 2012 tarihleri arasında takip edilmeleriyle gerçekleştirildi.
Hastalar statin kullananlar ve kullanmayanlar olarak iki gruba ayrıldı ve bunlarda diyabet, diyabet komplikasyonları ve fazla kilo/obezite gelişimi takip edildi.
Başlangıçta, kardiyo-vasküler hastalığı, diyabet dâhil Charlson Komorbidite İndeksi pozitif olan veya hayatı tehdit eden bir hastalığı olanlar çalışmaya alınmadı.
3982’ si statin kullanan, 21988’ i ise kullanmayan 25970 kişi başlangıçta sağlıklı erişkinlerdi.
Her iki gruptan propensity score matching yöntemiyle 42 sağlık ve demografik parametresi bakımından birbirine uyan 3351 kişi seçildi.
Buna göre, her iki grubun birbirlerinden tek farkı statin alıp almamalarıydı.
Analizlerde, statin kullananlarda diyabet riskinin yüzde 87, diyabet komplikasyonları riskinin yüzde 250 ve fazla kilo/obezite riskinin de yüzde 114 yüksek olduğu bulundu.
Bu araştırma çok önemli
Kolesterol haplarının diyabet riskini ileri derecede artırdığı saklanamıyordu ama statin lobisi, bu kişilerde diyabet riskinin zaten yüksek olduğunu, statin almasalar bile bunlarda gene de diyabet gelişeceğini iddia ediyorlardı.
BİR: Bu çalışma, herhangi önemli bir hastalığı olmayan sağlıklı insanlar üzerinde gerçekleştirilmiş olması bakımından çok önemlidir.
İKİ: Bu çalışma, daha önce hiç gösterilmemiş olan çok önemli bir riski daha statin lobisinin gözler önüne seriyor:
“Statin alan sağlıklı insanlarda diyabet komplikasyonları, ilaç almayanlara oranla yüzde 250 daha fazladır”
ÜÇ: Bu çalışma, statinlerin fazla kilo/obezite riskini de yüzde 114 oranında artırdığını ortaya koyuyor.
DÖRT: Bu çalışma, “statin dozu arttıkça” hem diyabet, hem diyabet komplikasyonları hem de obezite riskinin daha da arttığını gösteriyor.
BEŞ: Bu çalışma, öncekiler gibi birkaç senelik olmayıp dokuz senelik bir takibe dayanıyor.
Bu da ilaç kullanma süresi uzadıkça diyabet ve diğer risklerin artabileceğini gösteriyor.
Statin lobisinin yere göğe koyamadığı ve bu ilaçların diyabet riskini artırdığını gözler önüne seren JUPITER çalışmasının “uyduruk gerekçelerle” neden zamanından önce kesildiğini şimdi daha iyi anlaşılıyor.
Çalışma sürdürülseydi, statinlerin (rosuvastatin) diyabet riskini yüzde 27 değil çok daha fazla oranda artırdığı görülecekti.
Bu araştırma tabii ki bir sebep-sonuç ilişkisini ispatlamıyor, bir birlikteliği ortaya koyuyor ama araştırmanın uzun vadeli oluşu, kıyaslanan grupların birbirine benzer oluşu ve risklerin büyüklüğü statinlerin ne kadar “tehlikeli ilaçlar” olduğunu gösteriyor.
Bu ilaçların, kolesterol yüksekliği dışında hiçbir hastalığı olmayan “sapasağlam insanlara” şakır şakır yazıldığı düşünüldüğünde sağlıklarının nasıl büyük bir riske atıldığı açık ve net olarak ortaya çıkıyor.
Gelelim neticeye
BİR: Kalp-damar hastalıklarını önlemek için verilen statinlerin, bu hastalıklar için en büyük risk faktörleri olan diyabet, obezite ve diyabet komplikasyonları risklerini artırması yüzyılın tıp trajedisidir.
İKİ: Statinlerin diyabet riskini görmezden gelen, bu ilaçların koroner hastalığı olmayanlarda bile yararlı olduğunu iddia eden endüstriden nemalanan statin lobisi şimdi nasıl kıvıracak merak ediyorum.
ÜÇ: Önce zarar verme diyen Hipokrat’ ın da “Tıp tepti beni” diyen Neyzen Tevfik’ in de iyi ki statinlerden haberleri yok!
Kaynaklar
