Saygıdeğer okurlar bu hafta 24 Kasım öğretmenler gününde yaşananları içine sindiremeyen öğretmenlerden gelen özel, bir o kadar da manidar, bir maili noktasına virgülüne dokunmadan Ünye ve ülke kamuoyu ile paylaşmak istiyoruz.
24 Kasım 2013 öğretmenler günü nedeniyle Ünye cumhuriyet meydanın da saat 10.00 da tören yapıldı. Törene Ünye deki öğretmenlerin yaklaşık %70’ i katılmadı. Ayrıca saat 12.30’ da Ünye kültür sarayında ilçemizde göreve yeni başlayan stajyer 12 öğretmen için yemin töreni düzenlendi. Yemin törenine 12 stajyer öğretmenden sadece 2’si katıldı. Bunun yanında emekli olan öğretmenlere kültür sarayındaki aynı törende onur belgesi verilip veda edilecekti. Çoğunluk katılmadı. Bunların hepsi olurken, Ünye kaymakamı ve Ünye ilçe milli eğitim müdürü törene katılmayan mevcut okul müdürlerinden törene niye katılmadıkları konusunda savunma istedi.
Gerçekten kanunları ve yönetmelikleri iyi bilen bu eğitimciler törene niçin katılmamışlardı. Günlerden pazar olduğu için mi, yoksa tepki için mi. Eğer tepki içinse neye veya kime tepkileri vardı! Yok, kanunlardan ve yönetmeliklerden bihaberlerse, bunlarla Ünye de eğitimin bir yere varması mümkün değil. Evet, ikilemse, ikilemin babası burada hadi bu ikilemi beraberce çözelim…
Bu bağlamda bir okul müdürü veya öğretmen resmi törenlere katılmamanın ilgili kanunlardaki ve yönetmeliklerdeki karşılığını çok iyi bilmektedir. Peki ya o zaman niçin söz konusu törenlere katılmamıştır? Olaya biraz psikolojik yönden bakmak istiyoruz. İnsanların yaşamları boyunca temel içgüdüleri vardır. Bunlardan biriside güven içgüdüsüdür. Ne demek güven içgüdüsü, kendisi için düzenlenmiş bir törene katılmama ile güven içgüdüsünün ne alakası var demeyin. Evet, çok alakası var. Bir kere, birey kendini dahil olduğu toplumda güvende hissetmez ise verimli olamaz!.
Ülkemizin siyasi yöneticileri çıkacak öğretmenlerin yarım gün çalıştığını söyleyecek, isimsiz ihbarlarla soruşturmalar açılacak, oy alma hevesi ve seçmenine şirin görünme hevesi ile tele ihbar hatları kurulacak, diğer memurların hak ettiği iyileştirme adı altındaki maaş zamları, öğretmenlerin hak etmediği söylenecek, öğretmenin yolu veli tarafından kesilecek, meydan dayağı çekilecek, hatanın hala öğretmende olduğu söylenecek, kısacası öğretmen toplum karşısında itibarsızlaştırılacak, ötekileştirilecek, sonrada ondan verim beklenecek. Senede bir gün 24 Kasım günüde siz bizim baş tacımızsınız denecek.
Biz baş tacı olmak istemiyoruz ,senede bir günün bizim olmasını da istemiyoruz.! Biz itibarımızı geri istiyoruz. Devlet babamıza güvenmek istiyoruz. Güven içgüdüsü ile verimli çalışmak istiyoruz. Sabah evden çıktığımızda acaba bugün başımıza neler gelecek korkusu ile göreve gitmek istemiyoruz. Biz bu yazıyı yazarken yazıp yazmama konusunda çok düşündük. Sebebi de 05.12.2013 günü aldığımız sarı zarf, devlet memuru olanlar sarı zarfın ne anlama geldiğini iyi bilirler. İçimiz acıdı, bizim gibi öğretmen olup şu an Ünye de eğitim adına yöneticilik makamını işgal edenlerin geldikleri yeri unutmuş olduklarından dolayı içimiz acıdı. Öğretmenlik mesleğinde değişmeyen bir kural vardır. Hangi makamı işgal edersen et, değişmeyen tek doğrunun öğretmen olduğun doğrusudur’
Şimdi bize o sarı zarfı gönderen meslektaşlarımıza sesleniyoruz. Biz kendimizi güvende hissetmediğimiz için tepki olsun diye o törene katılmadık. İtibarımızı geri istediğimiz için o törene katılmadık. Bizi yıldıramayacaksınız. Bunu biliniz diye o törene katılmadık. Tüm bunlar yaşanırken biz yinede sizi seviyoruz. Ama siz bizleri sevmiyorsunuz.Bizi fark edin diye katılmadık…!
Saygıdeğer okurlar ve değerli Ünye kamuoyu, sizce sorgulanması gereken öğretmenler mi, yoksa törenle öğretmenleri bir araya getiremeyen Ünye ilçe milli eğitim müdürlüğü yöneticilerimi diyor, saygılar sunuyorum.
Ahmet Yenin
Meydan Dayağı Çekilecek.!
