Küskünlüklerin kendisine uğramadığı insan var mıdır şu dünyada? Hiç sanmıyorum… Galiba küsmek elimizde değil. Fakat küsmeyi uzatmak, yıllara taşımak, ailece küskünler gibi yaşamak ve küsmeyi miras gibi sonraki kuşaklara aktarmak elimizde…
Sanmayın ki sadece maddi varlıklar miras olarak kalır. İnsanların amcalarına, halalarına, teyzelerine olan küskünlüklerini de çocuklarına miras bıraktıklarını görüyoruz. Belki siz onlardan olmayabilirsiniz, ama insanlık coğrafyasının küsmeyle ilgili bir problemi olduğu bir gerçek.
Bazen öfkenin sonucunda, bazen bir haksızlığa uğramanın sonrasında küsülür. Bazen de bir beklentinin karşılanmaması sonrasında… Birisi yan bakmıştır, birisi değersizleştirmiştir… Birisi hakkımızı yemiştir… Ve hiçbir şey yapamıyorsak küseriz, tüm ışıkları kapatırız. Hem biz, hem de diğerleri karanlıkta kalır böylece. Daha fazla canımız yanar, daha fazla hata yaparız.
“Küsen kişi mi sağlıksızdır, yoksa küsülen durum mu sağlıksızdır?” diye düşündüğümüzde, bazen durumun sağlıksızlığından dolayı kişinin küsmek dışında bir çaresi kalmayabilir. Durum semptomatiktir ve birey küserek kendini koruyabilir bazen. Mesela durmadan borç isteyen ve geri ödemeyen bir yakınınıza karşı küsmeyle duruma çare bulmuş olabilirsiniz.
Bazen kişiler arası yakınlık rahatsız edecek boyuta yakınlaştığında adı konulmamış bir küslükle mesafe tayin edilebilir. Sık görüldüğünde rahatsızlık oluşturulacak küslük, az görüşülerek belli bir aralık verilmesini ve bu aralıkta yaşanabilir olmaya hizmet edebilir. Aynı yere sığamayan insanların arasında oluşan küslük de ayrı yerlere sığabilmek içindir.
Bazen ana-babalarla evlatlar arasında yaşanan küslükler yıllar boyunca sürdüğünde, taraflar küs olunan kişiyi her gittiği yere taşımak zorunda kalır. Küskünlük ve onun doğurduğu suçluluk duygusuyla yapılan tüm savunmalar, sizi küs olduğunuz kişiye daha da yakınlaştırabilir.
Küsen kişi istese de uzağa gidemez, kırılmıştır ve küsmüştür çünkü. Sürekli güç kaybetmeye devam ettiği için de hızla uzaklaşamaz. Yani gerçekten uzaklaşmak istiyorsanız, bunu küsmeden yapmanız lazım. Çünkü küstüğünüzde her gittiğiniz yere küstüğünüz kişiyi de taşımak zorunda kalacaksınız.
Hatta boşanmalarda bile -durum ne kadar vahim olursa olsun- küsmeden boşanmak taraflar için daha sağlıklı olandır. Küsmek görüldüğünün tersine aralık koymaya da engel olur. Bazen küserek aralık koyduğunuzu zannedersiniz ama arada küslük olduğu için aralık koyamazsınız. Çünkü küslük sizi meşgul eder, kalbiniz aklınızı sürekli olarak küs olduğunuz kişiyle bağlar.
Bazen de ilişkileri küsmelerle yönetmek isteyenlerle karşılaşırım. Küsmeyle karşıdakini kontrol etmek veya kontrol ettiğini zannetmek, başka bir hastalıklı yapıyı doğurur. Sürekli küserek karşıdakini manipüle eden ve istediklerini yaptırmaya alışmış bireyler, gerçek bir ilişki kuramazlar.
Sonuçta küsmek, bir çaresizlik göstergesidir. Durumla baş edemeyişin bir ifadesidir. Güç toplamak ve durumu değerlendirmek için elinizden gelmiyorsa bir miktar küsebilirsiniz. Fakat uzatmayın, sonunda zararı size de dokunacaktır. Hatta sizinle bağlı olanlara da… Grip virüsü gibi küsmeyi yayan taraf olabilir ve tüm sisteminizi küskünlere dönüştürebilirsiniz. Hiç bir şey olmasa da ortada küsmeye programlı bir yapıyla yaşarsınız sonra benden söylemesi…
Nazlı Özburun / Aile ve Evlilik Terapisti
nazliozburun@gmail.com
