Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Kaan GÖKTAŞ

Mordehay Pasa

Kaan GÖKTAŞ Yazar Kaan GÖKTAŞ
17 Aralık 2012
Kaan GÖKTAŞ
0
401
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Bu ülkenin yakın geçmişinde yıktığı en büyük toplumsal tabu Kürtçeye ve Kürtler’e tanınan haklardır kuşkusuz…

Çok değil daha 10-15 yıl önce Kürtçe konuşan kişilerin maruz kaldığı linçler, Kürtçe yayınların başlarına gelenler ile bugünkü Kürtçe gazeteler, kitaplar, şarkıların yayınlanabildiği, televizyon kanalları, Kürt Dili fakültelerinin açılabildiği ‘normalleşme’ süreci karşılaştırıldığında, sıçramanın ne denli büyük olduğu görülebilir. Bunu anlamakta zorluk çekenlere, Ahmet Kaya için çekilen “Uçurtmam Tellere Takıldı” belgeselini seyretmelerini salık veriyorum.

Anadili Kürtçe olan seçmenlerle, onların temsilcisi olan Kürt politikacılara kendi dillerinde propaganda yapma serbestliği de tanındığı gün, bu tabunun son kalıntıları da yok edilecek…

Kürt hak mücadelesine terör, kan, anaların, babaların, eşlerin, evlatların gözyaşları, yıkılan ocaklar, faşist çığlıklar, intikam yeminleri, emperyalizmin vahşi emelleri, devletin, bürokrasinin, ordunun ve hükümetlerin zincirleme hatalı politikaları, Kürt aydınları ve kanaat önderlerinin yetersiz kalması -ya da bırakılması- , sidik yarışları, iki taraflı vampirlik ve çözümsüzlük bulaştı… Belki de bu yüzden, çözüme giden yolun her aşamasını yüreğimizde, iliklerimize kadar hissettik.

Oysa sosyal yaşamımızda, toplumsal tarihimizde başka ayıplar da gizli ve bunlar bastırıldıkları yerde hatırlanmayı, çözülmeyi bekliyorlar. Muhataplarının seslerinin cılız çıkması ya da özellikle susmayı tercih etmeleri, ilelebet böyle kalacakları, kalabilecekleri anlamına gelmiyor.

Ertuğrul Özkök, “Yedi Ölümcül Günah” isimli kitabında Türkiye’de lezbiyen bir Cumhurbaşkanı adayının çıkması ve -az daha- seçimi kazanacak olması senaryosunu anlatır…

Elbette LGBT fobisi, yıkmak için hepimizin birer ‘iç savaş’ vermesi gerekenlerin başında…

Ancak bir tablo daha var ki, onu görmeden “Türkiye demokrasiyle yönetilen, vatandaşlarının eşit olduğu, eşit yaşadığı bir ülkedir.” cümlesini kurmam mümkün değil;

Silahlı Kuvvetler içerisinde gayrimüslim, azınlık mensubu bir paşa!

Son bir kaç gündür elimde bir kitap var; “Gayrimüslim Mehmetçikler”. Geçtiğimiz yıl piyasaya çıkmıştı, ben okumaya yeni fırsat bulabildim. Yazarı; Rıfat N. Bali…

Türk vatandaşı olan ve askere giden Ermeni, Yahudi, Rum ya da Süryanilerin anılarından bir derleme…

Anlatılanlar baştan sona kötü değil elbet; hakarete uğrayanlar, Ermeni olduğu için sürgün edilen, başıbozuk takımlarına atılan, mutfağa patates soymaya yollananlar var ama ya kendi uyanıklıklarıyla ‘durumlarını’ çaktırmayıp ‘rahat ettiklerini’ ya da açık açık ‘pozitif ayrımcılık’ gördüklerini, halden anlayan üst rütbeli subaylar tarafından nasıl ‘kayırıldıklarını’ aktaranlar da var.

Ancak hepsinin söz birliği etmiş gibi değindiği tek bir konu var; “Gayrimüslim ya da azınlık mensubuysan, yedeksubay yapılman hayal, sınava da girsen, tüm soruları doğru da cevaplasan ‘kazanamadı’ diye sonuç gelir. İki-üç dili anadili gibi bilenimiz vardı, tercüman sınavını geçemedi… Normal er olarak gidenlerimizden onbaşı yapılmaz, çavuş sınavına sokulmaz, ‘birliği arkadan vurur, arkadaşlarına kurşun sıkar’ diye operasyonlara, harekatlara, tatbikatlara bile gönderilmez, geri hizmette bırakılır.”

Anlatılana göre, azınlık mensupları askere alındığında üniversite mezunu bile olsa yedeksubay olarak değil, kısa dönem er olarak görevlendiriliyor. Geçtim asteğmeni, teğmeni, er iken mucize eseri sınava girip de koluna ‘çavuş pırpırı’ takabilenler bunu öyle bir gönençle, gururla anlatmışlar ki, paşa olmuşlar sanırsınız…

Eskiden bu böyleymiş, şimdi de böyle… Özellikle kitap elinize geçerse, Er Bedros’un kıvrak bir kalemle anlattığı hikayesini okuyun, ağlanacak hale gülmeniz işten değil…

Konumuzun başına dönelim… Anne-babası Karaman göçmeni bir Yörük çocuğu kadar yasalar önünde Türk olan, herkes gibi Türkiye Cumhuriyeti yasalarına tabi tutulan, herkesle aynı cezayı alıp, aynı vergiyi veren, aynı haklara sahip olan bir azınlık mensubu ya da bir gayrimüslim Türk genci, askere alınıp da asteğmen, teğmen olursa; askeri okul sınavlarına girip de yüzbaşı, binbaşı hatta paşa rütbesine erişirse işte o zaman son tabu yıkılmış, demokrasinin, eşitliğin önündeki son engel çiğnenmiş olur!

Osmanlı’nın güzel oğlanları…

Başbakan Erdoğan Muhteşem Yüzyıl dizisinin hikaye bütününe ve bazı sahnelerine çatarak “Bizim öyle bir tarihimiz yok, biz ecdadımızı öyle bilmeyiz.” deyince konu gündeme oturmuş, popüler tarihçiler de epey kalem (ve de çene) oynatmışlardı… Taraf Gazetesi’nden Ertan Eltan konuyla ilgili çok güzel bir derleme kaleme almış. Osmanlı’nın seks hayatına dair, özellikle Murat Bardakçı’nın “Osmanlı’da Seks” isimli kitabı ve diğer kaynaklar üzerine eğlenceli bir seçki yapan Eltan, Hamamcılar Kethüdası’nın içoğlanı Yemenici Bali Oğlan’dan, Tokmakçı Kalyoncu Süleyman’dan, İstanbul’un namlı fahişeleri Arap Fatı, Giritli Narin, Kirteli Nefise’den, Sadaret Kaymakamı Osman Paşa’nın çingene bir rakkaseye gönül kaptıran lezbiyen karısından bahsetmiş…

Aslında ben ‘ecdat’ konusu açılınca Engin Ardıç’tan da iki kelam bekledim…

Zira kendisinin zamanında Erkekçe’de çıkan yazılarından bir araya getirdiği “Şengül Hamamı” isimli kitabı, eğlenceli üslubuyla ecdadın yediği herzeler konusunda güzel bir kaynaktır. Osmanlı devri İstanbul Hamamcılar Kethüdası yani İstanbul’daki tüm hamamlardan sorumlu olan “Derviş” İsmail Ağa’nın “Gönül Açan Tellaklar” kitabında anlattıklarını aktaran Ardıç, hamamların göbek taşlarında, odalarında dönen ‘muhabbetleri’ diline dolar.

Bu konuya muttalli olanların bildiği bir başka isim de Enderunlu Fazıl’dır. Sarayda delikanlılarla yaşadığı aşk maceralarını ve saraydan nasıl kovulduğunu Defter-i Aşk kitabında anlatan Fazıl, imparatorluğun çeşitli coğrafyalarında tanıştığı erkekleri “Güzel Oğlanlar Kitabı” isimli eserinde bir bir sıralar, Çenginame’de İstanbul’un köçeklerini yani erkek dansözlerini metheder… Eşcinsel olduğunu tüm eserlerinde açıkça dile getiren Fazıl’ın yine de bir “Kadınlar Kitabı” vardır, burada da Osmanlı kadınlarının ve yabancı kadınların “ayırt edici özelliklerini” sıralar…

Daha detaylara inmek isteyenler, Ahmet Rasim’in Fuhş-i Atik / Eski Fuhuş Hayatı ve Ergun Hiçyılmaz’ın Avrat Pazarından Hareme, Eski İstanbul Meyhaneleri ve Alemleri, Eski İstanbul Geceleri ve Kantolar gibi kitaplarını ya da işi abartıp kadı sicillerini (o zamanın mahkeme kararlarını, kayıtlarını) okuyarak ecdadımız hakkında detaylı bilgi sahibi olabilir…

Zonguldaklı gencin cesareti

Haberlerde izledim; Zonguldak’ta bir toplantı salonu… Lise çağındaki öğrencileri doldurmuşlar, büyük ihtimalle zorunlu olarak sürükleyip getirmişler, kasabanın Yeşilay Başkanı ve aklımda yanlış kalmadıysa “Uyuşturucuyla, Kumarla Mücadele Derneği” Başkanı konuşma yapıyor. Konu, sigaranın, alkolün, uyuşturucunun, internetin, özetle bağımlılık yapan her şeyin zararları…

Derken, konuşmacılardan biri sırasını beklerken koridora çıkıyor, bir sigara tellendiriyor. Bu hazin manzara, bu tiraji-komik çelişki zehir gibi gençlerin gözünden kaçmıyor. Salona dönünce biri “Siz deminden beri bizim kafamızı ütülüyorsunuz ama az önce koridorda gizli gizli sigara içiyordunuz.” diye kazan kaldırıyor.

Suçüstü basılan dernek başkanı önce mırın-kırın ediyor, bir iki beylik bahaneyle kendini aklamaya çalışıyor, yetmeyince “Sen neden ayağa kalkmadan konuşuyorsun bakayım büyüğünle?” diyerek topu taca atıyor, üste çıkmaya çalışıyor. Ama nafile… Ne yaparsa o gence ve arkadaşlarına meram anlatamıyor, sus-pus kalıyor.

İşte o gençler, bu ülkenin aradığı, ihtiyacı olan kahraman adaylarıdır. İster sigarayı emzik yapsınlar, ister alkolün dibine vursunlar!

Kaan Göktaş
twitter.com/kaangkts | facebook.com/kaangkts

Paylaş
Etiketler: kaan göktaşkaangkts
Önceki Yazı

Vefa!..

Sonraki Yazı

Sizin ‘Müzâkerenizi’ Sevsinler E mi!

Kaan GÖKTAŞ

Kaan GÖKTAŞ

yazarportal-com-bilgiagi-net-tasviriefkar-com

İlişkili Yazılar

Kaan GÖKTAŞ

Twitter’da Spam Savaşları

26 Ağustos 2013
5k
Kaan GÖKTAŞ

Derin internet : Deepweb (Bölüm 1)

18 Ağustos 2013
5k
Kaan GÖKTAŞ

İnternetten Kitap Satışları Yükselemiyor

15 Ağustos 2013
5k
Kaan GÖKTAŞ

Basın Bülteni Nasıl Yazılır?

13 Ağustos 2013
5k
Sonraki Yazı

Sizin 'Müzâkerenizi' Sevsinler E mi!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap