Pazartesi sabahı telefonum erkenden çalmaya başladı. Karşı taraftan arayan şöyle diyordu. “Bugün Beylikdüzü'nde Kemal Şahin'in arazisi olan yerde bir protesto yapılacakmış. Bilgin olsun.”
'Kimler protesto edecekmiş, ne zaman, saat kaçta?' diyorum, sorularımın yanıtı yok. Çünkü bilmediğini söylüyor. Haber olarak değerledirebileceğimiz için aradığını söylüyor. Teşekkür edip telefonu kapatıyorum.
Kendi kendime 'neresi ulen bu Kemal Şahin'in arsası, neden protesto edeceklermiş?' derken sorularıma yanıtları, gazeteye gelince buluyorum. Aynı gün Beylikdüzü Belediye Meclisi'nde muhalefet meclis üyeleri, başkan gündeme bir madde ekletmek isteyince protesto ederek salonu terk etmişler. Gündeme alınmak istenen madde ise eskiden Kemal Şahin'e ait olan yermiş.
Uzun süredir Beylikdüzü Belediyesi'nin hemen yanında bulunan Çamlık Parkın yanında bulunan büyük arazi ile ilgili olduğunu öğreniyorum, telefondaki eksik bilginin.
Kabul edilen ve protesto edilen tadilatın piyasa değeri 1 milyar dolar
Daha önce de yerle ilgili defalarca haberler yapmıştık. Muhalefet yeni plan tadilatı ile kente büyük bir yoğunluk yaşanacağı gerekçesiyle, yerel iktidarın getirdiği değişikliğe karşı çıkıyordu. Bir görüşmeyi de izlemiştim, CHP ve MHP ortak hareket ederek AK Parti'nin getirdiği plan değişikliğine karşı çıkılmıştı.
Migros’un sırasında E-5’e cepheli Beylicium Alışveriş Merkezi’nin yanındaki 74 dönüm arazinin sahibi olan Kemal Şahin'in başında bulunduğu şirket, daha önce alışveriş merkezi yapmayı planlarken, daha sonra bölgenin yakaladığı hızlı gelişim ile karma bir gayrimenkul projesine çevirmişti. İşte kıyamet bu yeni projeden dolayı kopuyordu.
****
Daha önce projenin inşaatı ve satışlarına 2012 yılının ilk yarısında başlamayı planladıklarını açıklayan Şahinler Holding Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Şahin, bölgenin ‘meydanı’ ve‘alışveriş caddesi’ olan ilk karma gayrimenkul projesine imza atacaklarını, 74 dönümlük arazinin 20 dönümlük bölümünde halihazırda yeşil alan ile yürüme ve koşu yollarının bulunduğunu ifade ediyordu.
Şahin'in 20 dönüm olarak açıkladığı yeşil alan ise, belediyenin yanında bulunan koruluktu. Ağaoğlu, projesinde devletin ormanını projenin bir parçası gibi sunduğu için kıyamet kopmuştu. Ve Orman Bakanlığı sözleşmesini iptal etmişti. Koruluk da projenin bir parçasıydı.
Şahin, açıklamasında koruluğu kast ederek; “Burası Beylikdüzü halkının spor yaptığı geniş bir alan. Bu bölümü koruyarak geliştireceğiz. Yine halka açık olacak. İnsanlar buraya geldiğinde mağaza, restoran, kafe-bar gibi bölümlerin yer alacağı ‘alışveriş sokağı’ndan yararlanabilecek. Bölgenin alışveriş merkezleri haricinde açık alanda ilk buluşma noktası olacak. Adeta New-York’taki Central Park gibi bir yer olmasını hayal ediyorum” diyordu.
****
Yeni projede 300 bin m2 inşaat, 12-14 katlı 11 adet bloklardan birinde, çok katlı 5 yıldızlı bir otel bulunuyor. Toplam konut sayısı 1000 olan projenin piyasa değeri yaklaşık 1 milyar dolar. Defalarca gündeme gelen yeni proje, belediye meclisinde muhalefetin engellemesiyle geçmiyordu.
İki defa ret edilen yeni planlar pazartesi günü yeniden Belediye Başkanı Yusuf Uzun'un gündeme getirmesiyle kentin gündemine düşü-yordu. Muhalefet ise protesto ederek meclisi terk ediyor, Başkan Uzun da, iki genç üyeyi divana davet ederek, AK Parti gurubuyla uzun süredir geçmeyen Şahin'in yeni planlarını geçiriyordu. Şahin, projenin 1 milyar liralık satış değeri olacağını açıklıyordu. Anlayacağınız tüm kıyamet 1 milyar dolar piyasa değeri olan bir yer için kopuyordu.
****
Şimdi tartışma devam ediyor. Çoğunlukla toplanmış mecliste, çoğunluğu teşkil eden CHP ve MHP üyeleri meclisten çıkarlarsa, asil ve yedek divan üyeleri mecliste bulunmazsa gündem görüşülebilir ve kararlar alınabilir mi?
İktidar partisi alınan kararların yasal olduğunu, muhalefet ise gayri yasal olduğunu iddia ediyorlar. Ve bugün gazetemizde ilgili kanun maddelerini ve AK Parti, CHP ve MHP Gurup sözcülerinin görüşlerini okuyacaksınız.
Başından itibaren görüşüm: “Atı alanın Üsküdar'ı geçtiğidir.”
****
Muhalefet neden meclisi terk etmişti? Meclis Başkanının gündeme madde ekletemeyeceğini iddia ederek. Belediye Kanunu'nun ilgili 24. maddesi bu konuda ne diyor?
“Meclis toplantısını müteakip imar komisyonu en fazla on iş günü, diğer komisyonlar ise beş iş günü içinde kendilerine havale edilen işleri sonuçlandırır. Komisyonlar kendilerine havale edilen işlerle ilgili raporlarını bu sürenin sonunda meclise sunmadıkları takdirde, konu meclis başkanı tarafından doğrudan gündeme alınır…”
İşin özeti: Komisyonlar da 10 iş günü ve beş günü içerisinde kendilerine havale edilen dosyaları meclis gündemine getirmez iseler, meclis başkanları o gündemi meclis gündemine aldırabilir.
Muhalefet neden proteste ederek meclisten çıktı, hem de çoğunluk olmasına rağmen? Çünkü, muhalefet kararı ret etse, yönetimin; kararı Büyükşehir Belediye Meclisi'nden çıkartarak, yerel meclisi bay pas edeceğini düşünmüştü.
****
Şimdi ne olacak? Yerel Yönetimler Kanunu'nun ilgili 22. Maddesi: “Belediye meclisi, üye tam sayısının salt çoğunluğuyla toplanır ve katılanların salt çoğunluğuyla karar verir. Ancak, karar yeter sayısı, üye tam sayısının dörtte birinden az olamaz…” diyor.
Salt çoğunlukla toplanan meclisten kasıt 32 meclis üyesinin 17'si mi? Katılanların salt çoğunluyla meclis karar alıyorsa, salt çoğunluk meclis açılışında bulunanlar mı yoksa mecliste kalanlar mı? İşte burası tam bir muamma? İstediğin gibi yorumlayabilirsin.
Ya divandaki üyeler seçilmemişse alınan kararlar yasal olabilir mi? İşte burası da muamma.
Tabi yargı bu konuda karar verinceye kadar süreç nasıl işleyecek, orası da bir muamma?
Bir muammayı da noktalayalım:
Bir muammaya daha yanıt verelim. Biliyorsunuz Belediye Başkanı Yusuf Uzun tüm meclis toplantılarına başkanlık yapıyor. Çünkü muhalefetten olan meclis 1. başkan vekili ve 2. başkan vekilinin meclise başkanlık yapmasını istemiyor.
Ancak Yerel yönetimler kanununun 19. maddesine yönelik “Açıklamalı – içtihatlı Belediye Mevzuatı ve Belediye seçimleri Cilt 1, sayfa 142”de şöyle bir açıklama var: Meclise belediye başkanının başkanlık etmesi esastır. Ancak belediye başkanının meclis toplantısına katılamaması durumunda meclise, meclis 1. başkan vekili, onun da katılamaması durumunda ikinci başkan vekili başkanlık edecektir. Burada dikkat edilecek husus toplantıya katılamayan belediye başkanının durumudur. Belediye Başkanının yokluğunda meclis toplantısına durumuna göre birinci veya ikinci meclis başkan vekilinin başkanlık edebilmesi için belediye başkanının görevi başında bulunması, izin, hastalık gibi bir sebeple görevinden ayrı bulunmaması gerekmektedir. Yukarıda sayılan sebeplerle görevi başında bulunmayan belediye başkanına vekalete edecek olan belediye başkan vekili doğal olarak meclisi de de başkanlık edecektir. Meclis başkan vekilleri ise ancak belediye başkanının görevi başında bulunup ta herhangi başka bir sebepten dolayı meclis toplantılarına katılmadığı durumlarda meclise başkanlık edebileceklerdir.
Son söz: Başkan izin, hastalık gibi bir sebeple görevinden ayrı bulunuyorsa, meclise yerine bıraktığı Başkan Vekili Meclis başkanlığı yapar. Yani meclisin seçtiği meclis başkan vekilleri ancak başkan görevinin başında ve meclise gelmez ise meclisin seçtiği üyeler meclis başkanlığı yapabilir.
Muhalefet bu duruma da uzun süre itiraz etmişti. Görülen o ki, nasıl ki o gün de yanlış yapan muhalefet bence bir kez daha yanlış yaparak, karşı çıktığı plan tadilatının yapılmasına, salondan ayrılarak fiili olarak destek vermiş oldu.
