Yaşadığımız toplumda birbirimizin hassasiyetlerini bilmiyoruz.
Birbirimizin hassasiyetlerini önemsemiyoruz. Ait olduğumuz yere bir hakaret yapıldığında ya da söyleneni hakaret kabul ettiğimizde ortalığı yıkıyoruz.
Ötekinin hassasiyetine karşı ise üç maymunu oynuyoruz. Hatta içimizden 'oh olmuş' bile diyebiliyoruz.
Avcılar'da rahibe afişinden sonra yaşanan 2. afiş krizi de bunun bir kanıtı.
Ve 1. afiş krizi yaşadığımız topluma yabancılaşmanın adıysa, 2. afiş krizi de yabancılaşmanın bir o kadar başka adı.
****
Avcılar AK Parti İlçe Başkanı Bayram Şenocak'ın kentin değişik yerlerine astırdığı “Tüm halkımızın Hicri yılını ve Muharrem ayını kutlar, hayırlar getirmesini dilerim” afişi astırmış. Aslında bakıldığında masum bir afiş gibi. Hatta herhangi bir olumsuzluk da göremiyorsunuz. Tabi nereden baktığımızla alakalı olduğunu biraz düşününce ve araştırınca hiç de masum olmadığını görüyorsunuz.
****
Kutlama afişleriyle ilgili CHP Genel Başkanı Gürsel Tekin, İl Başkanı Oğuz Kaan Salıcı, İlçe Başkanı Bayram Acar ve bir grup partili ile beraber basın toplantısı düzenlediğinde dakikalarca gazete merkezinde kendi aramızda CHP'lilerin düzenledikleri basın toplantısında afişle ilgili kınama yapmalarının doğru olup olmadığını tartıştık.
Tekin'in basın toplantısında, “Alevi açılımı yapan Tayyip Erdoğan'ın ilçe başkanı böyle bir pankart yaptırıyor. Bu pankart cehaletin bir örneğidir. Alevi yurttaşlarımızı ve tüm Müslümanları üzmüştür. Müslümanlardan özür dilenmelidir” demesinin anlamını çözmeye çalıştık.
****
Gürsel Tekin'in basın toplantısında söylediklerini, Muharrem Ayı’nı, Matem Orucu’nun neden kutlanamayacağına yönelik tartışmalar yaptık.
Ramazan Ayı kutlamaları yapılıyorsa, neden Muammer Ayı kutlamaları yapılamıyordu? Sorularımızın yanıtlarını ararken, Gürsel Tekin'i aradık, basın toplantısında söylediklerini bir kez daha sorduk. Ve söylediklerini tekrarladı.
****
İslam dünyasının aykırı yazarı, kendisini “anti kapitalist Müslüman” olarak tanımlayan İhsan Eliaçık’ın da dün twiter'dan attığı mesajda, “Bugün (15 Kasım) başlayan ve 26 Kasım’da sona erecek olan Kerbela yası ve Muharrem orucu için Alevi dostlarımıza tebriklerimi sunarım” demesi, CHP Genel Başkanı Tekin'in ise afişle kutlama yapan AK Partili ilçe başkanını kınaması ise dikkat çekici.
Müslümanların aykırı sesi ve vicdanı diye gördüğüm yazarı Eliaçık bile Muharrem Orucu'nu tebrik ediyorsa, AK Partili ilçe başkanının kutlama mesajı ve onlara benzer kutlamalar, Şii ve Alevi yurttaşlarımızın dünyasında nasıl okunuyordu? Ve biz soruların yanıtlarına bile yabancıydık.
****
“Muharrem, Hicri takvimin birinci ayı, onuncu gününde ismi Aşure olan, tarihi kaynaklara göre milattan çok önce Arap, İsrail ve Fars milletlerince Aşure günü, kutsal kabul edilen ortak bir değer olarak kabul edieni, bütün peygamberlerin refaha, kurtuluşa ve başarıya ulaştıkları gündü.”
Aynı zamanda, Hz. Muhammed'in ölümünden 48 sene sonra, Muharrem ayında Miladi 10 Ekim 680 tarihinde Kerbela'da, Hz. Muhammed'in torunlarının ve Ehl-i Beyt'ten de tek kalan Hz. Hüseyin'in katledildiği süreç olan Muharrem Ayı’nda Matem Orucu tutulurken, Aleviler ve Şiiler için kutlama olamazdı. Acılar paylaşılarak, tarihsel acılar paylaşılarak öteki diye görülenler anlaşılmaya çalışılabilir ve yeni bir toplumun inşası ancak böyle yapılabilirdi.
****
Kerbela katliamının yaşandığı o gün bugündür aradan geçen yüzlerce yıldır Şiiler ve Aleviler için Muharrem ayı denildiğinde yas ve matem ayı akla geliyordu. Ve ondan dolayıdır ki, Sünnilerin bu ayla ilgili kutlama mesajları yayınlamaları, afişler asmaları Şiiler ve Alieviler tarafından hakaret olarak algılanmasına yol açacağının hassasiyetini bile bilmiyorduk.
Muharrem ayı denince, Aleviler ve Şiiler için yas veya matem ayı akla gelirken, Sünni olanlar için ise kutlamanın akla gelmesi asıl incitici durumdu. Ve büyük çoğunluklar bunun farkında bile değildik.
Son söz: Ben, yıllarca değiştirmeye çalıştığımız toplumun değerlerine, inançlarına yabancı olmanın ve bilmemenin bir kez daha farkına varmanın derin üzüntüsünü yaşıyordum.
