Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cumartesi, Aralık 6, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Sripad Ramaray DAS

Neden Bilmek İstiyor, Durmadan Araştırıyoruz…

Sripad Ramaray DAS Yazar Sripad Ramaray DAS
31 Ekim 2012
Sripad Ramaray DAS
0
402
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

HİÇ BU AÇIDAN BAKTINIZ MI?

Hatırlarsanız, bir önceki yazımda, gerçek doğamızın temel özelliklerinden ilki üzerinde durmuştum: Bizler ruhuz ve Tanrı'nın bir parçası olarak ebedi ve sonsuz varlıklarız. Bu özelliğe bağlı olarak da günlük yaşantımızda yaşanan çelişkilerin hayatımıza nasıl yansıdığını bir önceki yazımda açıklamıştım. Bugünkü yazımda ise, ben'in ikinci özelliğine odaklanacağım. Aynı zamanda da "Neden bilgili olmamıza rağmen bilgisiz kalırız?”, “Bilgi türleri nelerdir?”, “Hangi bilginin peşinde olmalıyız?" gibi sorulara da cevap vereceğim.

RUH/BEN BİLGİLİDİR (CHİT'TİR); BEN BİLGİLİYİM, HER ŞEYİ BİLENİM

Tanrı her şeyi bilendir. Dolayısıyla ruh da, yani ben de, Tanrı’nın bir parçası olduğundan dolayı, bilgili ve bilinçlidir. Fakat şu anda bizler gerçekten bilgili miyiz? Bu sorunun cevabı “hayır” ise, bilgisizliğimizin asıl nedeni nedir?

Özümüz bilgili olmasına rağmen, bizler bilgisiz kaldık, çünkü ruh (ben), yanıltıcı olan bu dünyaya (maya'ya) girip maddi bir beden aldığında bilgisi de, bu maddi örtünün altında gömülü kalmakta. Yanıltıcı olan bu maddi dünyanın ürünü olan zihin, doğası gereği kişiyi yanıltır ve onu cahil tutar. Sonuç olarak, içinde bulunduğumuz bu çelişki, yani içsel olarak bilgiliyken dışsal olarak bilgisiz kalmamız, bizi bu eksik yönümüzü kapatmaya zorlar. Bilinçsiz bir şekilde özümüze dönme çabası kendisini merak, öğrenme isteği ya da araştırma güdüsü olarak gösterir; çünkü özümüz, yani ruh, bilgilidir/chit’tir. Bu nedenle beş duyumuzu (görmek, duymak, koklamak, tat almak ve dokunmak) ve zihnimizi kullanarak etrafı inceler ve bilgi toplarız. Fakat bu beş duyu ve zihin, maddi doğanın ürünü olduklarından dolayı, sadece maddi olan şeyleri algılayabilir. Maddi dünyanın ötesine geçemez, manevi/ruhani dünyaya giremez ya da bu dünyayı algılayamaz. Kendi gerçek kimliğimizle ilgili bilgi sahibi olmamamızın nedeni de budur.

Maddi bir beden aldığımızdan dolayı, dış dünyayla ilgili bilgi toplamak ve konu ile ilgili eğitim almak şarttır. Fakat buradaki önemli nokta: maddi eğitimin bir yere kadar devam etmesi gerekliliği ve maddi bilginin içine fazla girilmemesidir. Çünkü maddi dünyanın içine ne kadar fazla girersek, o ölçüde de kendi gerçek özümüzden uzaklaşırız. Oysa ben (ruh) dışarıda değil, tam zıt yönde, yani içeridedir. Ve iç, maddi değil, manevidir. Bu nedenle içe dönmeliyiz, çünkü gerçek bilgi dışarıda değil, içeridedir.

Peki hangi bilgi gerçek bilgidir? Ya da başka bir deyişle, bilginin sonu ne olmalıdır? Bu önemli soruya cevap verelim. Hangi bilgi sizi özünüze, Tanrı'ya yaklaştırıyorsa,, o bilgi, gerçek olan bilgidir. Yani bilgi, sonuçta kişiyi kendisine ve Tanrı'ya yaklaştırmalıdır. Ancak bu tür bir bilgi, gerçek bilgidir. Tam tersi de doğrudur. Sizi özünüzden ve Tanrı'dan uzaklaştıran bilgi gerçek bilgi değildir. Buna ek olarak, şunu da biliniz ki, teorik bilgi tek başına yeterli değildir. Bunun yansıra pratik bilgi almak da şarttır. Çünkü teorik bilgi (felsefe) ya da pratik bilgi (tecrübe) tek başına yetersizdir. Ancak her ikisinin birlikteliği mükemmelliği oluşturur. Yani sadece kitabi bilgi değil, aynı zamanda pratik bilgi de şarttır.

Şimdi bu konuyu farklı bir açıdan ele alalım. İki tür bilgiden bahsetmiştik; dış bilgi ve iç bilgi, yani maddi dünyaya ait bilgi ve manevi/ruhsal dünyaya ait bilgi. Dikkat edersek, bütün eğitim sistemimiz, okullarda ve üniversitelerde hep dış (maddi) dünya ile ilgili bize bilgi vermektedir. Fizik, kimya, matematik, biyoloji, sanat… Tüm bu bilimler, dış dünya, maddi dünya ve madde ile ilgili bilgileri içermektedir. Peki, hangi eğitim ya da öğreti bize ait olduğumuz dünyayla ilgili bilgi verir? Hangi eğitim bizi iç/manevi dünyamızla tanıştırarak, kendimiz, yani ruh (ben) hakkında bilgi verir?. Hangi öğretmen bizi iç dünyamıza götürerek bize kendimizle, gerçek özümüzle ilgili bilgi aktarmaktadır? Kim,

1. Ben nereden geldim?

2. Bu dünyaya geldiğime göre, ne yapmalıyım? Yani benim yaşantımın amacı nedir?

3. Bedenimi terk ettikten sonra nereye gideceğim?

gibi soruların cevaplarını bize verecek? Dikkat ederseniz, bize verilen tüm bilgiler, hep maddeyle ilgilidir. Yaşadığımız, içinde bulunduğumuz dış, yani maddi dünya ya da madde hakkında çok şeyler bilmemize rağmen, maalesef iç dünyamızın zenginliğinden tamamen habersiziz. Dış bilgi olarak çok zenginken, iç bilgi olarak yoksunuz. Bu durum bizi tamamen şaşkınlığa sürüklemektedir. Hâlbuki biz içiz, dış değil. Bu nedenle kendi gerçek özümüzü bulmak, sonsuzluğun [sonsuz varoluş (sat), sonsuz bilgi (chit) ve sonsuz mutluluk (ananda)] kapısını açmak için gerçek bilginin peşinde olmalıyız. Doğru bir eğitmen eşliğinde alınan eğitim ve öğrenilen gerçek bilgi bizi kendimiz ile tanıştıracak ve maneviyatın kapısını aralayacaktır.

 

Paylaş
Etiketler: ruhun özelliği
Önceki Yazı

Vırrek Genel Başkan Olabilir

Sonraki Yazı

Roche Hakkında Müthiş Suçlama

Sripad Ramaray DAS

Sripad Ramaray DAS

yazarportal-com-bilgiagi-net-tasviriefkar-com

İlişkili Yazılar

Sripad Ramaray DAS

Yemek Yerken Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar. Gıda-besin kombinasyonu…

31 Ocak 2013
5k
Sripad Ramaray DAS

Neden Bilgi Peşindeyiz…

20 Ocak 2013
5k
Sripad Ramaray DAS

Hey Zihnim Neredesin?

10 Ocak 2013
5k
Sripad Ramaray DAS

Tahta Olmayalım, Hortum Olalım

20 Aralık 2012
5k
Sonraki Yazı

Roche Hakkında Müthiş Suçlama

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Bebeğim

Bebeğim

06 Aralık 2025
Güvenlik Görevlisi

Güvenlik Görevlisi

06 Aralık 2025
Aklımda Bir Ses Var

Aklımda Bir Ses Var

06 Aralık 2025
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap