Diyarbakır Emniyet Müdürü Recep Güven geçen haftalarda, Diyarbakır Polisevi’nde bir sabah kahvaltısı sırasında; ulusal, yerel gazeteler ile televizyon temsilcilerine şunları söyledi.
“Dağda ölen teröriste ağlamıyorsanız insan değilsiniz. Ama eline silah alıp çoluk çocuk demeden insan katleden canavarlaşmış bir teröristi de enterne edemiyorsanız devlet değilsiniz. Ben bu iki cümle arasında gidip geliyorum. Benim yitik evladım dağa çıkmış keşke ulaşabilseydim, keşke ona normal bir hayat sunabilseydim.”
Bu sözler bir emniyet mensubunun basın önünde kesinlikle söyleyemeyeceği ifadelerdir. Arkadaşları arasında, sohbetlerinde bunları konuşabilir ama basın önünde değil. Ne demek “ Dağda ölen teröriste ağlamıyorsanız insan değilsiniz “ cümlesi ? Ben şimdiye kadar ölen hiç bir teröriste ağlamadım. Demek ki ben insan değilim.
Dağda ölen teröriste ağlayanlar yok mu? Var elbette. Onun annesi, babası, kardeşleri, akrabaları ağlarlar. Gayet normaldir. Ama ölen bir teröriste, Türkiye topyekün olarak niçin ağlasın? Biz şehitlerimize ağlarız, ağlıyoruz da. Ama teröriste hiçbir namuslu vatandaş ağlamaz. Teröriste daha başka kimler ağlar biliyor musunuz? PKK yanlıları, Türklük düşmanları, bölücüler, ayrılıkçılar ağlar. Ben bunlardan yana olmadığım için hiç ağlamadım, hatta hiç üzülmedim bile. Demek ki ben bu emniyet müdürüne göre insan değilim.
Niçin ağlamadım? Çünkü bunlar benim düşmanım, benim ve benim gibileri gözünü kırpmadan öldüren, bu emniyet müdürünün ifadesiyle canavarlaşmış teröristtirler. Böyle canavarlara ağlanır mı?
Evet! Onu canavar yapan sistemi ve hataları eleştirelim. Neden bunlar eli kanlı canavar haline geldiler? Sorgulayalım. Hataları olanları suçlayalım. Canavarlaşmış teröristlerin ortaya çıkmamasına gayret gösterelim. önlemler alalım. Bunlara tamam. Ama, teröristin başına durup ağlamak da neyin nesi ? Emniyet müdürüne göre eğer ağlamıyorsanız insan değilsiniz. Emniyet müdürünün o günkü konuşmasını tümüyle ve defalarca okudum. Söylediği haklı cümlelerinin yanında; “Dağda ölen teröriste ağlamıyorsanız insan değilsiniz” ifadelerini mazur gösterecek hiçbir cümleye rastlamadım. Bu cümleyi bu konuşmaların içinden alıp atın; geriye emniyet müdürünü suçlamamız için bir sebep kalmayacaktır. Ben bunları gayet safiyane söylemiş hatalı sözler olarak kabul ediyorum.
Yoksa; bizlerin, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak canımızı, namusumuzu, şerefimizi emanet ettiğimiz güvenlik güçlerine güven kalmayabilir; Yöneticilerimiz var diye biz evlerimizde rahat uyumaya çalışıyoruz. Emniyet güçlerimizin zaafiyete düştüğünü görünce uykumuz kaçıyor. Bizi, bu ve bunun gibi emniyet müdürleri mi koruyacak?
Zaten yöneticilerimizin çelişkili ve farklı uygulamaları ile ve farklı söylemleri bizi fazlasıyla üzüyor. Başbakan R. Tayyip Erdoğan “Biz evlatlarımızı katleden ve mücadele esnasında ölen terörist için ağlamayız” derken; onun yardımcısı Bülent Arınç “Emniyet müdürünün bu düşüncelerini, bu ifadelerini çok değerli buluyorum” gibi çelişkili ifadeleri huzurumuzu kaçırıyor. Bilerek veya bilmeyerek PKK paralelinde konuşanlar, ağızlarına ve dillerine hakim olsunlar. Söyledikleri sözleri kulakları da duysun. Şahsen ben kendimizi emanet ettiğimiz insanlardan böyle şeyler duymak istemiyorum. Benim ailemin ve mensup olduğum yüce milletimin moralini bozmasınlar. Zaten yeteri kadar moralimiz bozuk. Bu moral bozukluğumuzu katmerleştirmesinler.
