Günlük hayatta hepimizin kullandığı sayısız üründe bulunan bisfenol A yani BPA’ nın sağlığımız üzerine pek çok olumsuz etkisi var.
Circulation isimli muteber tıp dergisinde yeni yayınlanan bir araştırma yüksek miktarda BPA’ ya maruz kalanlarda kalp hastalıkları riskinin de yüksek olduğunu ortaya koydu (1).
İngiltere’ de gerçekleştirilen bu araştırmada kalp damar hastalığı ve diyabetleri olmayan ve yaşları 40 ile 74 arasında değişen 1.619 kişi idrarlarında BPA seviyeleri ölçüldü ve 10 sene süreyle takip edildi.
On sene sonunda yapılan değerlendirmede 758 kişide kalp hastalığı geliştiği ve bunların idrarlarındaki BPA miktarı arttıkça kalp hastalığı riskini de arttığı belirlendi.
Araştırmanın başı olan Melzer “BPA’ nın kalp ve damar hastalıkları için sigara ve obezite kadar önemli bir risk faktörü olduğunu söyleyemeyiz ama BPA ile kalp hastalıkları arasında bir ilişki olduğu da ortada.
2008 ve 2010’ da yaptığımız çalışmalarda da kalp hastalığı olanların idrarlarındaki BPA miktarının böyle bir hastalığı olmayanlara göre daha yüksek olduğunu belirlemiştik.
Bu çalışmaya dayanarak BPA kalp hastalığı yapıyor demek elbette mümkün değil ama böyle bir riskle karşı karşıya olduğumuz da şüphesiz” diyor.
İsveç’ de binden fazla kişi üzerinde yapılan bir araştırmada kan BPA ve fitalat seviyeleri ile boyun atar damarında ateroskleroz yani damar sertliği gelişimi arasında ilişki olduğu belirlendi (2).
Tıbbi fetva kurumu ne diyor?
Tıbbi fetva kurumu (FDA), daha önce BPA’ nın emniyetli bir kimyasal olduğunu bildirmişti ama BPA’ nın sağlığa olan olumsuzluklarını belirleyen araştırmaların sayısının her geçen gün artması üzerinde internet sitesinde şu açıklamayı yaptı:
“Yeni çalışmaların sonuçları, özellikle bebek ve çocuk sağlığı bakımından endişe yaratıyor. BPA’ nın yiyecek ve içecek kaplarında yasaklanıp yasaklanmayacağına dair kararımızı bu ayın sonunda bildireceğiz” diyor.
FDA düşüne dursun, Kanada bu kimyasalın bir “toksin” yani zehir olduğunu ilan etti. Fransa yiyecek paketlerinde BPA kullanılmasını yasakladı. Dünyanın birçok gelişmiş ülkesinde biberonlarda BPA bulunmasına izin verilmiyor.
Gelelim neticeye
BPA’ dan uzak durmak için bence yeterinden fazla bilimsel veri var. Biraz daha düşünelim, biraz daha veri toplansın demek milyonlarca insanın sağlığının tehlikeye atılmasından başka bir işe yaramayacak.
BPA’ yı sayısız üründe bulunduğu için hayatımızdan hemen ve tamamen çıkarmamız mümkün değil ama en büyük risk BPA’ lı yiyecek ve içecek kutuları ile termal kâğıtlarda. Bunları asla kullanmamamız gerekiyor.
Tüketicilerine saygıları olan birçok firma kanuni bir zorunlulukları olmadığı halde BPA’ yı terk etmeye başladı.
Bizler tüketici olarak bu tür ürünlere karşı çıkar ve bunları satın almazsak üreticiler de bunları kullanmaktan vazgeçeceklerdir. Sesimizi çıkarmazsak bu ense daha çok tokat yer.
KAYNAK
http://circ.ahajournals.org/content/early/2012/02/21/CIRCULATIONAHA.111.069153
