Esenyurt Belediye Meclisi’nde geçtiğimiz günlerde, AK Parti Meclis Üyesi Hüseyin Topçu’ya ait bir arsanın, başka bir arsa ile trampa yapılmasıyla ilgili Belediye Başkanı Necmi Kadıoğlu’na yetki verildi.
Yetki verilmesinin ardından CHP ve BDP Gurubu gazetemize ve Değişim
Gazetesi’ne açıklamalarda bulundu.
Haberi gazetemizin sayfalarından okudunuz. Kısaca bir anımsatayım, haberin detaylarını.
Esenyurt Devlet Hastanesi’nin yapımını gerçekleştiren Belediye Başkanı Necmi Kadıoğlu o dönemde belediyenin parası olmadığı için, inşaat için bartır anlamına gelecek bir anlaşma yapar.
Ve bugün büyük inşaat firmalarında hayli yaygın olan yöntem, o gün hastane inşaatında bir yöntem olarak belediye tarafından kullanılır.
Müteahhit hastaneyi anahtar teslim yapacak, belediyeden bunun karşılığı olarak arsa alacak.
Müteahhit de aldığı arsaları hastane inşaatında yüklenen taşeron firmalara teklif ederek, kabul edenlerle yoluna devam eder.
Anlayacağınız ilkel dönemin alışverişi gerçekleşir. Sen bana armut ver, ben sana elma vereyim. Sen bana lahana ver ben sana ekmek vereyim gibi… Para yok, takas yöntemi ile sorun çözülür. İşçilik parası mı, canım o kadar parası olmayan adamın da müteahhitlikte ne işi var?
*****
Tabi aklınıza şöyle bir yol gelebilir. Belediye de elindeki arsaları ihaleyle satışa çıkarsa, satsa hastane inşaatının yapımını karşılayabilir. Belki de kar edebilir denilebilir. Ancak sonuçta bulunan yol da bir yöntem. Neyse sorgulayacağımız bu değil.
O dönem meclis üyesi olmayan Hüseyin Topçu da hastane inşaatının hafriyatı karşılığında belediyenin müteahhite verdiği arsalardan birini alır. Aldığı arsa Evren Sanayi Sitesi’nin altında, iddialara göre değersiz bir yerdir.
Ancak, bu değersiz yer müteahhite verilirken, hangi değer üzerinden veril-miştir? Müteahhit de hangi değer üzerinden Topçu’ya vermiştir? Topçu gibi ticareti bilen cin bir adamın, hafriyat bedelinin altında değeri olan bir arsayı alması mümkün değildir.
Babasının hayrına iş yapacak bir adam da değildir tanıdığım kadarıyla…
*****
Yapılan arsa trampası ile ilgili konunun muhatabı Hüseyin Topçu ile gazetemizin Genel Yayın Yönetmeni Ata Akdoğan konuşmak istemiş, ancak telefonu kapatarak konuşmamış. Sonuçta kendi bilir.
CHP’liler dersinize
daha iyi çalışın
Konuyla ilgili açıklama yapan CHP’lilere de haberden sonra şu soruları sorduk.
1- Hüseyin Topçu’ya ait arsanın imarı var mı?
2- Arsanın piyasası değeri ne kadar?
3- Şayet belediye yönetimi Topçu’nun arsasını sosyal donatı alanı, park vs. gibi kullanacaksa zamanında neden sattı?
4- Topçu’ya arsasının karşılığında önerilen TEM otoyoluna cephe arsanın imarı var mı?
5- Piyasa değeri ne kadar?
6- Her iki arsanın da imarı olabilir, imar durumları ne?
7- Kamu zarara uğratılıyor diyorsunuz, elinizde imar bilgileri olmadan, piyasa değerleri olmadan nasıl karar verdiniz?
8- Topçu’ya ait hastane hafriyatını yapma karşılığında aldığı arsasının değeri ya yüksekse? Ya bilmediğiniz başka bir nedenden dolayı trampa yapılacaksa?
*****
BDP’lilere sormuyorum. Onları bugün yaşadıklarıyla ilgili anlamama rağmen yerelle ilgili ilgilenmiş gözükse de aslında bir dertleri yok. Onlar o kadar etnik kimlik meselesine dalmışlar ki, etraflarını bile görmüyorlar.
*****
AK Parti Meclis Üyesi Hüseyin Topçu, meclis üyesi olmadığı dönemde bu arsayı yaptığı işe karşılık almıştır. Sonra 2009 yılında Topçu AK Parti’den Esenyurt Belediye Meclis Üyesi seçilir. Sonra, belediyeye bir yazı yazar. Bu arsayı size vereyim, siz de bana başka bir yerde arsa verin.
Durup dururken mi oluyor? Zannetmiyorum.
Hani bu teklifi belediye yapsa anlayacağım. O arsayı kullanacaktır, bunun karşılığında aynı değerde başka bir yerdeki arsayı teklif eder. Ancak, Topçu’nun teklifini kabul eden belediye yönetimini, AK Parti Meclis Gurubunu anlamak mümkün müdür?
CHP’lilere sorduğum soruları, onlar İmardan Sorumlu Başkan Yardımcısına sormuşlar mıdır?
Ondan da kuşkuluyum… Çünkü bunu sorabilecek bir meclis üyesi olduğunu da düşünmüyorum.
Neden mi? Çünkü meclis üyelerinin çoğu ilçede inşaat işi yapıyorlar? Ortak oluyorlar, iş takibi yapıyorlar, para kazanıyorlar. Hele ilçenin merkezinde yanındaki inşaatlara, imara rahmet okutacak büyüklükte bir inşaat yapıyorlar ki! Allah Belediye Başkanı’na sabır versin.
Tekliflerin, isteklerin arkası kesilmiyordur. Ne yapsın Başkan, teklifleri ka-bul etse bir dert, etmese bir dert… Burası Esenyurt, buradan çıkış yok… Çünkü, her yer Esenyurt… (Trabzonlu-lardan çaldık sloganı o kadar olsun…)
*****
Başkan Kadıoğlu’na buradan çağrı çıkarıyorum: Meclis’in size yetki vermiş olması, bu kararı onaylamanız anlamına gelmiyor. Kentin çıkarlarını, kamunun çıkarlarını koruyun.
1- Topçu’ya ait arsayı, hastane inşaatı karşılığında vermişseniz, bugün neden geri alıyorsunuz?
2- O gün orayla ilgili bir tasarrufunuz varsa neden sattınız?
3- TEM Otoyoluna cephe araziyi satsanız, kaç para eder?
4- Topçu’nun yerini satarsanız kaç para eder?
5- Şayet trampa yapılacak belediyeye ait arsanın değeri yüksekse, fark almadan vermeyin. Ya da Topçu’ya ait arsanın gerçek değeri ne kadarsa, onun karşılığında o kadar arsa verin.
6- Başkan Kadıoğlu’na: Trampa ile ilgili vicdanınıza lütfen sorun. Bu trampa hakkaniyetli mi? Yanıtınız ‘evet’se trampayı gerçekleştirin. Yok vicdanınız ‘hayır’ diyorsa, aldığınız yetkiye rağmen trampaya onay vermeyin. Kentin çıkarlarını koruyun.
Son söz: CHP’lilere… Bir konuda açıklama yapıyorsanız, detaylarını araştırarak açıklama yapın. Sorulan sorulara yanıtlarınız yoksa, açıklama yapmış olmak için açıklama yapmayın. Ve gerçekten kamunun zarara uğratıldığına inanıyorsanız, kentin çıkarını korumak için ne yapılması gerekiyorsa yapın…
Takipçisi olacağız…
