Türkiye’deki Amerikan askeri ve siyasi varlığının ve etkinliğinin sürdürülmesi, ancak ve ancak faşizm ile mümkündür.
Faşizme, sadece Amerikan desteği yetmez. Belli bir kitlenin ya da zümrenin desteği de gereklidir.(Cemaat)
Sanmayalım ki, faşizme bu iki destek yetecek.
Hayır.
Savaş desteği de gereklidir. Bu savaş hem iç hem de dış savaş şeklinde sürer.
Faşizm istese, de istemese de, bir iç veya dış savaşa mahkûmdur. Bizde olduğu gibi, halka karşı, ya da onun savunucusu olan orduya karşı.
Faşizmin dış savaşı da iç savaşı da; bağlı bulunduğu emperyal gücün adına savaştır.
Gündemimize giren İran ve Suriye savaş söylentileri bunun başlangıcıdır.
Gelelim faşizmde ikinci adam yoktur iddiamıza…
Zaten her şey tek adama bağlı olmasa, o rejime faşizm denmez.
Türkiye’de uygulanmak istenen faşizm üç başlıdır.
Pensilvenya,
Çankaya,
Eşbakan.
Bu durumda, hem Amerika’nın, hem Çankaya’nın, hem Eşbaşkanın, hem de Cemaatin sorunu var demektir.
Cemaatten başlayalım, cemaat kendisini, aydınlanma ve laikliğe karşı garanti altına almak ve varlığını sürdürülebilir kılmak için devlet içinde daha fazla örgütlenme ihtiyacındadır.
Daha çok örgütlenmek, daha çok kuvvetlenmek demek, faşizmin tek gücü ben olacağım demektir. Amerika’nın Türkiye’deki tek kuvveti ben olacağım demektir.
Bu durumda Cemaat ile RTE’nin çatışması kaçınılmazdır.
Cemaat ile RTE arasındaki iktidar ilişkisinin, çatışmalı bir noktaya doğru ilerlemesi, doğal bir sonuçtur.
Gelelim Çankaya’ya; Çankaya her ne kadar Cemaatin tam desteğini de alsa, gerek Türkiye’nin tarihten gelen yapılanması, gerekse RTE’nin mevcut kuvveti( Meclis, hükümet ve kurumlar) Gül’ü bitireceği yönündedir. Nitekim Gül, kendisi ile ilgili Mecliste alınan kararı, CHP vasıtası ile Anayasa Mahkemesine taşınması istemiştir. Yani kendi işinin bittiğini, kendi ilan etmiştir.
Bu çizdiğim resim doğruysa, Amerika’nın RTE’den vazgeçmesi bu aşamada imkânsızdır.(Sağlık şartları hariç)
Obama dün yaptığı bir değerlendirmede, Erdoğan’ı dünyada değer verdiği beş liderden birisi olarak takdim etmiştir.
Öyle görünmektedir ki, Amerika orta doğudaki bu kritik aşamada, mevcut durumu korumak etmek istemektedir.
Bu sebepten, CIA, Pensilvanya’daki adamının, kulağını çekmesi çok muhtemeldir.
Yani Obama’nın bu açıklamasından sonra, Cemaatin RTE’ye olan saldırısının duracağını beklemek yanlış olmaz.
Peki, bu durumlar karşısında, Türk halkı nerede derseniz? İşte o da bizim görevimizdir.
Amerika’yı ülkemizden atmadan, kendi kaderimize el koyamayacağımız ortadadır. Amerika’yı Türkiye’den atmak, işbirlikçileri atmaktır.
Halkının %95’nin, Amerikan karşıtı olduğu bir ülkede, Amerika’nın atadıklarının iktidar olması, Türk halkının meselesidir.
22.1.2012, bulentesinoglu@gmail.com
