Sovyetler Birliği henüz yıkıldığını resmen ilan etmemişti. Azerbaycan’da Ebül Feyz Elçibey’in etrafında toplanan yüz binlerce insandan oluşan Halk Cephesi önderliğinde Rus zulmüne karşı büyük bir isyan başlamıştı.
Yıl 1989–90 arası olması lazım. O yıllarda ortaokulda okuyorduk…
Akşamları TRT 1 ve TRT 2’den haberlerde Azerbaycan’da yaşanan katliamları izleyip kahroluyorduk…
Bakü’de sonradan adı Azadlık Meydanı olarak değiştirilen alanda milyona yakın insan toplanmış, “Azadlık, azadlık” diye bağırıyor, işbirlikçi kukla hükümet ise kendi halkını,
“bağımsızlığın ne kadar da kötü bir şey olduğuna (!)” ikna etmeye çalışıyordu.
Günler süren oturma eylemi ardından bir gece vakti meydanda bütün ışıklar aniden sönüverdi, binlerce insanın çıkardığı uğultu, makineli tüfek sesleri ile feryat ve acı haykırışlar birbirine karışıvermişti. Ardından Rus tanklarının homurtusu duyuldu…
Bakü’nün en karanlık günü yaşanıyordu…
Zifiri karanlığın içine dalan Rus tankları; insanca, özgür yaşamak isteyen Azerbaycan Türkleri’nin arasında ilerliyordu. Açılan ilk yaylım ateşinde yaralanan ve şehit olan binlerce insanın üzerinden geçen tank paletleri arasında annesi kaybetmiş bebelerin feryatları, evladını şehit vermiş anaların çığlıkları birbirine karışmıştı…
Ancak “Toprak uğurunda ölen varsa vatandır” sözü gerçekliğini bir kez daha ispat etmiş, kukla Sovyet hükümeti devrilmiş, Elçibey’in % 63 halkoyu ile ilk cumhurbaşkanı olarak seçilmesi sonucu Azerbaycan Devleti yeniden bağımsızlığına kavuşmuştu.
Azerbaycan’ın kurucu cumhurbaşkanı rahmetli Mehmet Emin Resulzade’nin “Bir kere kalkan bayrak, bir daha inmez!” sözü kendini ispatlamıştı.
Bugün bile o görüntüleri izlediğimde tüylerim diken diken olur…
Ardından gelen Ermeni işgali ve Karabağ’da yaşanan ‘Türk Soykırımları’ unutulmayacak olaylar olarak tarihe geçti. 600 binden fazla insan hayatını kaybetti…
Şimdi çok şükür dost ve kardeş Azerbaycan çok güçlü bir orduya ve ileri bir gelir düzeyine sahip. Ancak vatan topraklarının hâlâ beşte biri Ermeni işgali altında, bir milyondan fazla kardeşimiz ‘kaçkın’ olarak Bakü’nün dışında oluşturulmuş olan geçici barınaklarda yaşamaya çalışıyor. Dört gözle memleketleri Karabağ’a dönecekleri günü bekliyorlar…
Ve…
22 Ağustos, büyük Devlet Adamı rahmetli Ebül Feyz Elçibey’in vefatının yıldönümü. Kendisini saygı ve hürmetle anıyoruz…
