Yalnız Osmanlı’nın belli dönemlerinde değil, Cumhuriyetin de kimi dönemlerinde Alevilere katliamlar yapıldı. Ve her iki dönemde de Aleviler devlet açısında ikinci sınıf insan, Sünni toplum için ise Aleviler, mekruh insan sayıldılar.
Daha acısı şudur: Sünni kesimin aklıselimlerinden dahi bir özür gelmedi!
Gelmediği gibi, örneğin Sivas’ta Madımak otelini neredeyse PKK’lıların yaktığını yazacak kadar fütursuzlaştılar!
Vicdan nerede, vicdan!
Sonra da Dersimliler neden CHP’ye oy veriyormuş?
Tabii bütün bu çatışmanın içerisinde Aleviler de Sünnilere karşı bilendiler, onlara hiçbir zaman güvenilmeyeceği gibi bir düşünceye sahip oldular. Ve sorunsuz gibi gözüken bu alanda gerek Osmanlı’da, gerekse Cumhuriyet döneminde derinden derine bir yarılma hep oldu.
Aleviler devlet, Cumhuriyet, Atatürk, CHP konularında müthiş bir yanılsama içerisindeler.
Ancak o tarihsel ve toplumsal korku var ya; işte bu yanılsamanın temeli budur.
Cumhuriyet, Alevilerin durumunu iyileştiren hiçbir girişimde bulunmadı. Cumhuriyet, Sünni çoğunluğun Alevilere bakışını düzeltme yolunda da hiçbir adım atmadı.
Tersine Cumhuriyet, Türk ve Sünni kimlik üzerinde inşa edildi. Diyanet İşleri Başkanlığını kurdu vs.
Bu mesele öyle basit bir konu değil.
Dersimliler BDP’ye de oy veriyorlar.
Ancak Dersimliler uzun yıllar boyunca daha çok CHP’ye oy veriyorlar.
CHP ne mi yapıyor?
Onların Alevilerin sorunlarına çözüm üretme diye bir dertleri hiç olmadı ve olmuyor da.
Ne ilginç bir siyasal kompozisyon, daha doğrusu denklem değil mi?
Ey üniversiteler, alın size müthiş bir sosyolojik ve siyasi konu; çalışın üzerinde!
Şu son seçim dönemini hatırlamanızı istiyorum.
Dersimliler ve genel olarak Alevilerin neden CHP’ye oy verdiklerinin gerekçesini bu seçim döneminde Erdoğan’ın bir çift lafında görebilirsiniz!
Bugün Dersim katliamından dolayı özür dileyen Başbakan Erdoğan (Ki, teşekkür ediyorum), CHP lideri olan Dersimli Kılıçdaroğlu için seçim meydanlarında ne diyordu: “Biliyorsunuz Kılıçdaroğlu Alevi…”
Ve mitingden “Yuh” sesleri yükselmedi mi?
Erdoğan bu “Yuh” seslerine tepkisiz kalmadı mı?
Erdoğan böyle yapmakla Kılıçdaroğlu’nun Alevi kimliğine sahip olmasının yuhalanmasını onaylamış olmuyor mu?
Bu durum, zihniyetin bir tarafında depo edilmiş anlayışın dışa vurumu değil mi?
Tamam, CHP kötü!
Aleviler kime güvenecek?
“Yargıda Alevi egemenliği var, onları darmadağın edeceğiz” diyenlere mi?
Yargı olgusunu oligarşik bir yapının uzantıları olarak görmeyip salt bir Alevi kimliği ile değerlendirmeyi hangi kaba koyacağız?
Hep böyle olduğu için Aleviler, devletçi kanada savruldular.
Şimdi siz bir Alevi olsanız, siz bir Dersimli olsanız kime oy verirdiniz?
Siz Alevileri salt körlüğünden dolayı mı CHP’ye oy verdiğini sanıyorsunuz?
AKP’ye çok iş düşüyor.
Bu Alevi sorunu devletin demokratikleşmesinden çok, Sünni çoğunluğun vicdanında ve zihniyetinde çözülür ancak.
O vicdan ve o zihniyet için zaman var daha!
Çünkü bu durum siyasaldan çok, sosyolojik ve inanç sorunudur.
Maalesef siz şurda hata yapıyorsunuz
BU SOSYOLOJİK VE İNANÇ SORUNUDUR diyorsunuz.
Bunu dedikten sonra da sorumluluğu ve kabahati sünnilere ve devlete yıkıyorsunuz. İŞTE TAM BURADA HATA YAPIYORSUNUZ. Çünkü sosyolojik ne inanç sapkınlıklarını dışardan düzeltemezsiniz. Aleviler kendilerinde önce açılım yapmalıdır.
HZ ALİ ATATÜRK ÜN SURETİNDE DÜNYAYA GELMİŞTİR diyen bir kişideki reenlarnasyon inancını siz dışardan düzeltemezsiniz.
İslam inancına tam ters olan uygulamaları benimsemiş bir topluluk dışardan düzeltilemez.
Zaten durumu yıllardır çıkmaz sokağa sokan da bu berbat karmaşadır.
İslam dini vahye ve Kurana Rasul uygulamalarına temel alır.
Aleviler şu durumdaki felsefeleriyle HZ ALİYE DAHİ İHANET EDER DURUMDADIRLAR. Bu durumu düzeltmek sünnilere ve devlete düşmez. Aleviler kendilerini düzeltmek ve düzenlemek zorundadırlar.
Keşke aleviler yargıyı ve askeri bu kadar ele geçirmiş ve istismar eder olmasalardı.
CHP kürtlerin ve alevilerin yanlışlarının ceremesini çekiyor.
Aleviler ve kürtler hem chp yi hem askeri mahvetmişlerdir. Din düşmanlığı görüntüsünden chp ve asker bir türlü kurtulamadı gitti.
Aleviler aynada kendi yanlışlarını da görebilmeli bence.
Uğur Bey,
Yorumunuzun yazımla pek bir ilgisi yok.
Yazımın anlamını çarpıtarak eleştiriyorsunuz. Ve dahası, söylemediğim şeyleri sanki söylemişim gibi eleştiri yapmaktasınız.
Ben hiçbir inanca ‘sapık’ demedim, demem de!
Herkes kendi dinince yakarır tanrıya veya tanrıya yakarmamakta bir inançtır. Ben kendimde bunlara sapık deme hakkını görmüyorum. Çünkü sen birisine sapık diyorsan, o da senin için sapık deme hakkına haiz olur. Çünkü kişinin tanrı inancı ve yoluna sen sapık deme hakkını nereden alıyorsun? İslam dininden ve onun kitabından değil mi? o da sana sapık deme hakkını kendi dininden ve varsa kitabından alma hakkına sahip olamaz mı?
Böyle tartışmaları sevmiyorum ve beni de çok ilgilendirmiyor.
Türkiye’de Alevilerin orduya ve yargıya hâkim olduklarını nereden çıkardınız?
Bunun herhangi bir dayanağını, en azından istatistikî olarak bana gösterebilir misiniz?
Bu ulvi bilgiden okuyucuyu mahrum bırakmayın lütfen!
Alevileri inanç olarak kime, neye nasıl ihanet ettikleri beni ilgilendirmiyor. Bu senin görüşün!
Yazımının içeriğinde, insanların inançlarından değil, inanç grupları arasındaki husumetten ve devletin demokratik bir hukuka sahip olmamasından dolayı doğan sorunlarından söz edilmekte.
İslam inancına ters düşen uygulamalarda bulunan bir topluluk dışarıdan düzeltilemez gibi bir ifadeyle ne demek istiyorsunuz?
Asimile edilmeli, olmuyorlarsa kesilmeli mi?
Reenkarnasyon Alevilere özgü bir inanç değildir!
Farklı inançlara ait bir topluluktaki kimi insanlarda reenkarnasyon inancı mevcuttur.
Bu inanç, Şamanizmin de özünü oluşturur.
Her neyse, sonuç olarak siz zaten tarihi ve siyasi teşhisinizi koymuşsunuz: “CHP kürtlerin ve alevilerin yanlışlarının ceremesini çekiyor.”
Görüşünüz de, imlanız gibi!
“Yargıda Alevi egemenliği var, onları darmadağın edeceğiz” diyenlere mi?
Yargı olgusunu oligarşik bir yapının uzantıları olarak görmeyip salt bir Alevi kimliği ile değerlendirmeyi hangi kaba koyacağız?
Yukardaki satırlar sizin yazınızdandır ve yargıdaki alevi egemenliğini kendinizde kabullenmiş durumdasınız
Sizin yazılarınızı yorumlama gafletine düştüm çok özür dilerim. Sizi ilgilendirmeyen konularda yazdığınız yazınızı son olarak yorumluyorum teşekkürler